ALLAH, KİMİN KABRİNİ ATEŞLE DOLDURSUN?

Bir zamanlar Hıristiyan dünyasından önde olan İslam dünyası neden şimdi o dünyanın kölesi durumuna düştü?

Müslümanların içine mezhepçilik fitnesini soktular, onları birbirlerine düşürüp zayıflattılar ve sonra da köleleştirdiler.

Kim yaptı bunu?
Saltanat sahibi padişahlar-halifeler ile onların iktidarından faydalanarak halkı sömüren hoca-hacı takımı. O yüzden halkımız ne demiş:

“Evi yıkan delikle baca; milleti yıkan hacıyla hoca!”

Bugün Türkiye işte böyle hoca görüntülü İslam düşmanı zındıklarla dolu. Bunlar, dün İngiliz emperyalizmine hizmet eden satılmışlar idiler. Bugün ise Amerikan sömürgeciliği için Türk milletini zehirliyorlar.

AMERİKANCI HALİDİLER

Bunların babaları dün, Dolmabahçe’ye demirleyen Amerikan 6. Filosu’nu kıble yapıp şükür namazı kılıyordu.

Bugün de ABD’nin bölgemizdeki kanlı operasyonlarını alkışlıyorlar. Bu alçaklığı mezhep ve din savunuculuğu gibi gösteriyorlar.

ABD Başkanı katil Trump, İranlı generel Kasım’ı suikastla öldürttü. Bunu öğrenen Halidi kafalı sözde hocalar ile bu AKP iktidarının nimetlerini yiyen sözde yazar gazeteciler sevinçten coştular.

Bunların içinde Halidi tarikatından olmakla övünen bir sözde hoca, Cübbeli Ahmet denilen zat çıldırdı. Yalan ve iftiralarla dolu açıklamasında diyor ki: İran’a bağlı Haşdi Şabi (el-Haşdü’ş-Şa‘bî) milislerinin kurucusu ve yöneticisi, Suriye’deki savaşta milyonlarca Müslümanın katline sebep olan, çoluk-çocuk ve kadın demeden bütün Müslümanlara işkence eden, ırzlara tasallut eden Kâsım Süleymânî ve Haşdi Şabi’nin üst düzey yedi büyük komutanının gebertilmesi bütün Müslümanları sürûra gark etmiştir. Allâh-u Te‘âlâ kabirlerini ateşle doldursun. Âmîn!”

Ben de diyorum ki: Allahü teala yalancıların, iftiracıların, Amerika’ya uşaklık yapanların kabirlerini ateşle doldursun! Amin!

Çünkü Cüppeli Ahmet denilen adam, IŞİD’in diğer Müslümanlara yaptıklarını General Kasım’ın üstüne yıkıyor…

ŞEYHİNİ ALLAH YAPAN VE ALLAH’LIĞA KALKIŞAN MÜFTERİ

Cüppeli Ahmet denilen adamın eğer bugün şeriat hükümleri olsa, zinadan  en az 80 değnek yiyeceğinden söz edecek değilim. Bu Halidi yobazın ve örgütünün (İsmailağa Örgütü) ne olduğunu “TARİKAT KUŞATMASINDAKİ TÜRKİYE/Halidi Cehennemi” adlı son kitabımda ayrıntılı biçimde ortaya koydum. Bu adam, kendisini kutsallaştırmak için şeyhini bir Allah’mış gibi anlatmaktadır. Kutsal nalın(!) Cehennem ateşinde yanmayan kefen (!) pazarlayan bu tüccarı, kendi müride de  öyle övmektedir. Belgelerini merak edenler yukarıda adını verdiğim kitaba bakabilirler. Yani bu adam, baştan ayağa şirke batmış bir örgütün elemanıdır.

Bu örgütün temel özelliği Amerikancı olmasıdır. 1925’te hain Şeyh Sait liderliğinde cumhuriyete karşı silah çeken Halidiler tepelenmişler, sinmişlerdir. Bunları ABD 1950’den itibaren yeniden devreye sokmuştur. En önemli hocaları da İskenderpaşa Camii imamı olan  Mehmet Zahit Kotku idi.  

Ülkemizde Amerikancı derin devletin elemanı konumunda çalışan  Halidileri darbeci Kenan Evren de kuvvetle korumuştur. Ve daha önce Refah Partisi ile yarı yarıya, AKP ile de tam olarak Halidiler Türkiye’nin yönetimini ele geçirmişlerdir.

İRAN KARŞITLIĞI

Bölgemizdeki ABD işgaline karşı direnen en kararlı devletin İran olduğu ortada. İran, işgalci İsrail ile ve IŞİD ile mücadele içinde. İşte Kasım Süleymani’nin suçu bu idi… Amerika’ya, İsrail’e ve IŞİD’e karşı mücadele ediyordu.

Bugün Türkiye’yi yöneten Halidi tarikatı ise işte bu üç güce bağlı… Halidi Cübbeli  Ahmet’in İran düşmanlığı, Amerika adına yürütülen bir ideolojik savaştır. Cübbeli ve benzerleri İslam’ı savunuyor görünerek Amerikan sömürgeciliğine hizmet ediyorlar.

ALEVİ DÜŞMANLIĞI BURADAN

Türkiye’de Alevi ve Sünni Müslümanlar arasında tarihte bir düşmanlık olmadı. Öyle ki 16. Yüzyıl’da ortaya çıkan ve Celali İsyanları diye bilinen ayaklanma döneminde bile Sünni halkın Alevi kesime düşmanlığı görülmemişti. Halbuki padişah Yavuz Sultan Selim ile oğlu Kanuni Sultan Süleyman Sünni kesimi şiddetle Aleviler aleyhine kışkırtmışlardı.

Bugün de iktidar kaynaklı bir kışkırtma yürütülüyor. Bunun merkezini de işte bu Halidi örgütler oluşturuyor. Alevi evlerini, tıpkı 41 yıl önce Maraş’ta olduğu gibi işaretleme hainliği görülmeye başlandı.

Şehit olan Alevi askerlerin ikinci sınıf bir işleme tutulduğu yönünde ayrıştırıcı haberler sıklaşmaya başladı. Alevi şehidi inatla camiye sokmaya kalkışan bir kadro Türk Silahlı Kuvvetleri’ni ele geçirmiş durumda.

Bunlar yanlıştır, tehlikelidir. İnsan haklarına da inanç özgürlüğüne de aykırı bu tutumun merkezi ne yazık ki bugünkü AKP yönetimidir.

AKP Lideri Erdoğan’a soruyorum: Mısırlı kıza, Filistinli  oğlana ağıt yakıyorsun; iyi, yak! Hadi kendi vatandaşın olan Alevi şehidin cenazesine gitmiyorsun; bir başsağlığı mesajı da mı yayınlayamazdın be arkadaş?

Önceki ve Sonraki Yazılar