Süleyman Karan

Süleyman Karan

Sandık darbesine karşı boykot en temel haktır

Büyük olasılıkla bu hafta sonu, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) İstanbul yerel seçimleri ile ilgili kararını açıklayacak. YSK’ya iktidarın baskısı o kadar büyük ki ve yine kurulun içinde öyle yandaş yargıçlar var ki, büyük bir rezalete imza atmaları olasılık dışında değil. Yani Türkiye Cumhuriyeti’nin kalbi İstanbul’da seçilmiş Büyükşehir Belediye Başkanı'na karşı bir darbe yapılması muhtemel... Eğer böyle bir karar çıkartırsa bu yoz iktidar, demokrasi düşmanlarının da takkesi bir kez daha düşecek ve gerici faşistler kabak gibi ortaya çıkacak.
Peki ilk kez bu denli konsolide olan Türkiye’nin demokrasi güçleri ve bu gerici iktidara karşı olan tüm muhalif kesimler böylesi bir karar alınırsa ne yapmalı? Başta TBMM’de grubu olan partiler olmak üzere, tüm partilerin yenilenen seçimi boykot etmesi en mantıklı ve en demokratik karar olarak öne çıkıyor kanımca. Zaten bu gayrimeşru iktidarın da en büyük korkusu bu. Zira dünya alem hem sandık darbesi yaptıklarını görecek hem de yenilenecek bu saçma sapan seçimin bir anlam taşımadığını...

Tüm muhalefet birleşirse...

İşte bu yüzdendir ki iktidarın maaşlı memuru tetikçiler, bunun önünü almak için manipülatif propagandalara başladılar. Nagehan Alçı, zaten bir süredir hükümet sözcüsü gibi ahkam kesip duruyordu. Bu kez de Barış Yarkadaş’ın bir tartışma programında dile getirdiği ‘boykot’ yaklaşımını hedef almış. Yarkadaş, resmi olarak dile getirilmeyen bazı CHP yaklaşımlarını ortaya atan isim. Bu açıdan söyledikleri parti içinde önemli bir ağırlığa kavuşan bir görüş olarak ele alınabilir. Ne demiş Yarkadaş? Özetle; sandıktan çıkan sonucu tanımayacak bir iktidarın yenileyeceği seçim boykot edilmeli... Yani bu rezil oyuna gelinmemeli ve bu iktidarın her türlü pisliği yapacağı sandık darbesi gölgesindeki bir seçim geniş kitlelerce boykot edilmeli, yoz rejime karşı olan tüm Türkiye güçleri aday çıkarmamalı ve tekrar sandığa gidilmemeli... Bunun adı tam da demokrasi mücadelesidir işte!

Darbecinin boykot korkusu
Sözde liberal özde faşist Alçı’ya göre ‘açık bir isyan’ çağrısıymış bu! Sivil itaatsizliğin en etkin mekanizmalarından birini böyle değerlendiren biri net demokrasi düşmanıdır zaten! Tabii milleti provoke etmekten de geri durmamış iktidarın bozuk plağı: Yarkadaş’ın dile getirdiği sandık darbesine karşı seçimleri boykot önerisini, ‘tıka basa insan dolu bir sinema salonunun ortasında durup dururken, ‘Bomba var’ diye bağırmaya’ benzetmiş.

Sandığı sandığa gömmek
İşte bu demokrasi düşmanlarının boykottan nasıl çekindiklerinin bir göstergesi. Eğer bu vatan hainleri ‘boykot’un adından bile bu kadar paniğe kapılıyorsa, demek ki en doğru karar budur. Eğer ki YSK faşizan baskılara dayanamaz ve İstanbul seçiminin yenilenmesine karar verirse, demokrasiyi korumak, darbe sandığını boykot etmekten geçer. Tabii ki bu boykot, birkaç kişiden oluşmuş sol örgütlerin fantezisiyle karıştırılmamalı, seçmenlerin en az yüzde 55’inin sandığa gitmeyeceği, sadece birkaç göstermelik iktidar yandaşı partinin aday gösterdiği bir maskaralık olmalı... Ki bunu başarabiliriz! Demokrasi düşmanı gayrimeşru gerici yoz rejimi sandığa gömmek bazen de böyle olur işte...
 

Önceki ve Sonraki Yazılar