Süleyman Karan
Sandıktan zübük çıktı!
Herhangi bir ilkokulda sınıf başkanlığı seçimi yapın, bu denli kargaşa, bu kadar ergence tutum, bu kadar şımarıklık ve bu denli zevzeklik yaşanmaz. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin binası, tarihi boyunca hiçbir zaman bu denli mülevveslik görmedi. Umalım ki, bundan sonra bir daha da görmez. Tabii bu boş bir temenni, zira oraya gönderdiğimiz vekillerin karatı, kumaşı net olarak belli...
Bir müptezellik seli ki sormayın
Bir bakan çıkıp, meclisin tüzüğüne aykırı biçimde, göstere göstere oyunu zarfa koyuyor. Bunun tüzüğü çiğnemek olduğunu hatırlatan diğer vekillere, “Sana ne lan?” diyecek kadar seviyesizleşebiliyor. Bir diğeri, parti ileri gelenlerine yaranmak, akrabalarının bağlantılarından dolayı okka altına gitmemek için şaklabanlık üstüne şaklabanlık yapıp, bir de utanmazca ona buna çemkiriyor. İktidar partisinin koltuk değneği olma görevini cansiperane üstlenmiş sözde milliyetçi partinin vekilleri, ‘evet’ oyunu iktidar partisindeki vekile göstererek, itaat mı, biat mi, artık nasıl bir insanlık ayıbı hareketi, alenen gerçekleştiriyor ve pişkin pişkin sırıtıyor.
Bu kapkaç anayasasının eğilip bükülmüş, anayasa hukuku ve siyaset biliminin hiçbir kıstasına uymayan maddelerini, laubalice, cahilce, vatanı umursamazca oyluyorlar. Bunların gözünde vatanın hiçbir değeri yok. Bunlar için vatan, olsa olsa bir konserve markası!.. Tek bir amaçları var, birilerine yaranmak, biraz daha vekilliğin olanaklarından sebeplenmek ve bunun için akla gelebilecek her türlü dalkavukluğu yapmak.
Gecekondu anayasası, büyük olasılıkla, üç aşağı beş yukarı benzer oy sayılarıyla bu meclisten geçecek gibi görünüyor.
Tam kabin üç kişilik markaj
18 madde görüşülecek ve oylanacak! En sonunda geçen maddeler TBMM’nin oyuna sunulacak.
İşte o oylama, rejim değişikliği oylaması olacak. Bu yüzden kabinde üç AKP’li erkek vekil bir arada suç işliyor. İşte o yüzden AKP’li AKP’liye adam adama markaj yapıyor, üç kişiye bir meclis ağabeyi veriyor... Sebep, çünkü bu parti parti değil, bu parti garip bir koalisyon, bir çıkar ilişkileri yumağı ve hastalıklı ve sığ bir ideolojik öbeklenme... İttifak bile değil öbeklenme... Zira birbirlerini bir kaşık suda boğabilecek tipleri bir arada tutan tek çimento, herkesin bir diğeri hakkında önemli bilgilere sahip olması... O bilgiler ki, pek çok insanı doğrudan hapse götürür. Yine bu koalisyon en küçük zaafta çatlayabileceği, çatladığında ise tuz buz olacağ için, kabine üç kişi birlikte girmek dışında bir imkânları yok! Tek bir maddede bile 330’un altına inerlerse, tepe taklak gitme ihtimallari var. Ve işi sıkı tutacaklar ve 330’un altına düşmeyecekler.
Unutmayın ki, iki partinin blok hareket etmesine rağmen tasarı ancak sekiz oyla geçebildi. Bu AKP ve MHP kurmaylarının uykularını kaçırıyor. Uykuyu kaçıran meclisteki oylamalar değil, uykuyu kaçıran eğer referandum yapmaya cesaret edebilirlerse işte orada kitle tabanından verecekleri fireler...
Zaten şu anda ‘hayır’
Şu anda kafalarında 40 tilki dolaştığından eminim. Referanduma gitmeden bu anayasayla ülkeyi yönetmek için her komployu deneyeceklerine bahse girerim. Zira AKP’nin kendisi için yaptırdığı ankette bile ‘hayır’ net biçimde çıkıyor. Bundan iki yıl öncesinde halkın yüzde 70’inin zaten başkanlık istemedeği alenen ortadaydı. Hadi diyelim ki, bu süreç içerisinde muhalif medyanın önemli bir bölümü susturuldu, pek çok komplonun ekmeğini yediler, demagojinin dozunu artırdılar, ama yine de halk diyor ki; “Al sana hayır”...
Sandıktan kaçmaya kalkacaklar
Referandumda başkanlığın geçmesi mümkün değil, eğer ki trafoya kedi girmezse, eğer ki sanal ortamda büyük bir dolandırıcılık yapılmazsa, eğer ki sandıkların başında terör estirilmezse... Biliyoruz ki bunu yaptılar ve yaparlar da... Siz boş verin bu müptezel oylama görüntülerini izleyip sinirden hop oturup hop kalkmayı... Şimdiden referandum için ‘hodri meydan’ çağrısı yapalım ki, fos kabadayılar mecburen çıksın meydana... Meclis; yasaların hiçe sayıldığı, hokkabazlığın yapıldığı bir ortamsa artık eğer, bu millet onurunu kurtarmayı referandumda bilir. Çünkü bu millet, vatanını sever, vatana hıyanet edeni geç de olsa tanır!
Referandumda ‘hayır’ vardır!
Her vatansever için yeni bir kurtuluş savaşı gibi olsun referandum... Bırakın, vatan elden giderken çay saatinde şakalaşsın, tokalaşsın birileri... Onun da hesabı referandumda olmazsa da, sonraki seçimde sorulur. Bırakın mecliste oyun oynasınlar, referandumda ancak kumda oynarlar. Yeter ki bastıralım, sandıkları boş bırakmayalım, bilen bilmeyene dönen dolabı anlatsın, vatanı bunlardan kurtaralım!