Dış Politika her ne kadar içerinin aynası dense de aslında çoğu anları farklı düzey ve görüntü sergiler. Önce sanal bile olsa çok büyük bir beklenti içine girmek bir yana göstermek bile çok sakıncalı- dır. Bir de öyle asılıp kesilmez  dış politikada.  Söylediğin bir kelime mızrak olur saplanır kalbine. Karşılıklılık esastır uluslararası münasebetlerde. Demek ki, Amerikan Başkanı geldiğinde Ankara’ya onu Protokol genel müdür yardımcısı karşılayacak. Aksi takdirde o güzelim yatak odalı salon salamanje yeni uçağımızı ucuz Amerikan benziniyle doldurup derhal uçağa binip dönmemiz gerekmez miydi? Ama Beyaz Saray’ın bina giriş kapısında sözde ‘sıcak’ bir karşılamayla yetinmek de bir siyasi duruştur (!) Hele önceden hazır metne rağmen yapılan kritik tercüme hataları (!) tuzu biberi oldu Amerika Gezisi senaryosunun.

22 dakikalık bir görüşme, bunun yarısı zaten karşılıklı tercüme.  Heyette Genel Kurmay Başkanı’mız, MİT Müsteşarımız, ama karşı heyette muadilleri yok. Çok hoş olmayan bir heyet toplantısı bence! Zaten zorunlu ve çakma protokol şaşası dışında ne PYD-YPG  silah sevkiyatı engellenebildi, ne de eski deyimle Fethullah Hocaefendi hazretleri, ama aslında tescilli CIA ajanı olan FETÖ çete başının iadesi konusunda bir ilerleme kaydedildi.

Ya, Amerikalı hiç kendi ajanını teslim eder mi? Hastalıktan öldü der, bir yerlere kaybeder, yine teslim etmez! Ama en kötüsü bizimkiler oradayken, Amerika Başkanı Trump’ın Brett Mc Gurk gibi özel temsilcileri ve generalleri YPG ve kırmızı bültenle başına 4 milyon lira ödül konmuş Abdi Ferhad Şahin gibi PKK temsilcileriyle Kuzey Suriye’nin ve Irak’ın ve dolayısıyla Türkiye’nin sınır haritalarıyla nasıl oynarız diye bir araya gelip bir güzel de poz veriyorlardı. Suriye’nin toprak bütünlüğüne dokundurtmayız söylemleri artık yerini  orayı fiilen bölenler için ‘bize ateş edilirse angajman kuralları uygularız, karşı ateş açarız’ şeklindeki defansif ama fiyakalı açıklamalara bıraktı. Dış Politika ‘da algı siyaseti anlıktır.  Vurur yıkarsın.  Uzun roller yoktur orada.  Aksi halde ortada kalırsın. 3.sınıf figüranlar kapıverirler rolleri. IŞİD/DAEŞ denilen en cani uluslararası terör örgütünü Amerikan- İngiliz-İsrail v.d. servislerin niçin kurdukları  daha iyi anlaşılıyor şimdi. Eğer Büyük Ortadoğu Projesi Eş Başkanlığı görevi halen  sürmüyorsa, Avrupa Birliği, Rusya, Çin başta olmak üzere İran, Bağdat ve Şam ile güvenilir, şeffaf ve dostça ilişkiler sistemi olan AVRASYA POLİTİKASI yapmaktan başka seçenek yoktur.

Suriye’nin bölünmesi, ülkemizin güvenliğinin dibine kadar tehdit edilmesi demektir. Irak bölündü, Kuzey Irak’ta kendine özgü Amerikan –İsrail-İngiliz kırması  bir aşiret/terör devleti kuruldu. Maalesef ülkemizin de Ortadoğu’nun bu yeni huzursuzluk ve fitne kaynağı oluşumda tuzu yok diyebilir miyiz? Son yıllardaki Dış Politikamız bizi uçuruma sü- rüklüyor…

19 Mayıs yasağı da ne demek?

Bazı akıllara şaşmamak elde değil.  Yazıklar olsun 19 Mayıs etkinliklerine sudan bahanelerle yasak koyanlara.  Atatürk’e hakaret etmenin en sinsi yoludur 19 Mayıs’ı çeşitli bahanelerle engelleme çabaları. Milletin sabrını daha fazla test etmeyin! Unutmayın, 19 Mayıs olmasaydı, siz olamazdınız! Olsanız olsanız, onun, bunun torunları veya çocukları olurdunuz! Alışmayacağız! 

Size inat kutlayacağız, yaşatacağız  19 Mayıs Bayramımızı!

Bugün 19 Mayıs!

Bayramımız kutlu olsun!