Anlaşılır gibi değil!

Geçen sene TEOG tercih süresince yaşananları biliyorsunuzdur! Evinden kilometrelerce uzaktaki okullara ve istemedikleri halde imam hatip liselerine yerleştirilenler, ‘kaptı kaçtı’ mantığı ile haksız, hukuksuz bir şekilde nakillerde (aylarca süren) köklü, saygın okullara yerleşenler ve dahası…

Günlerce gazetelere, televizyonlara konu olan TEOG tercih ve nakil süreci öğrencileri ve velilerini adeta çileden çıkartmıştı. Ama anlaşılan Milli Eğitim Bakanlığı, yaşananlardan yine ders çıkartmamış! Şimdi de özel okulların kayıtları ile devlet okullarının tercihlerinin farklı tarihlere konması öğrencileri ve velilerini zor durumda bırakmışa benziyor. Tercih yelpazesi daralan öğrenciler ve velileri çaresizlik içerisinde ne yapacaklarını bilemez durumdalar.

Aynı ülkede eğitim verilecek, aynı müfredat uygulanacak, aynı sınavlara girilecek ama puanlamalar farklı hesaplanacak, kayıt ve tercih süreçleri ayrı tarihlerde yapılacak. Bu durum, gerçekten anlaşılır gibi değil. Yine söylüyorum; tıpkı üniversite yerleştirmelerinde olduğu gibi özel-devlet ayırt edilmeden aynı formülle puanlamalar hesaplansa, aynı listede tek seferde tercihler yapılabilse ve daha sonra sıralamasına göre tercih ettiği okuldan bir tanesine yerleşenlerin kayıtları alınsa fena mı olur?

***

Yaşananlar sadece bu kadarla mı sınırlı? Hayır, tabii ki de… Bir de her özel okulun keyfine göre hesaplayarak açıkladığı taban puanlar var ki; tam bir kafa karışıklığına neden oluyor. Örneğin, Robert 1000 puan üzerinden öğrenci alırken, Fransız liseleri 900, Üsküdar Amerikan, Tarsus Amerikan 400 üzerinden öğrenci alacak. Hatta aynı yabancı okul grubunda bile farklı puan sistemi uygulayanlar var. Komik ama gerçek herkesin elinde bir hesap makinesi, puan hesaplamakla meşguller.

Türk özel okulları ise kontenjanlarını doldurmak için yabancı okullara yerleşemeyecek durumda olan öğrencileri kapma derdindeler. Öğrenci bulma sıkıntısı yaşamayacak bir kaç özel okulun dışında diğer okulların açıkladığı taban puanlar pek de işe yaramayacak gibi… Bütün bunların üstüne, bir de 24 Haziran’da yerleştirme puanları açıkladığı zaman ‘şişirme notlardan’ kaynaklanan haksızlıklara ne demeli. Görünen o ki; asıl hengâme o zaman yaşanacak!

Öğrenci ve velilerine; ‘ya devlet ya da özel okul’ diyerek ikilemde bırakmak ve onlara esnek bir tercih süreci yaşatmamanın mantıklı gerekçesi ne olabilir ki? Ya hiçbir okula yerleşmeyenlere ‘açık öğretime git’ demek hangi hakka hukuka sığar?..Geçen sene TEOG tercih süresince yaşananları biliyorsunuzdur! Evinden kilometrelerce uzaktaki okullara ve istemedikleri halde imam hatip liselerine yerleştirilenler, ‘kaptı kaçtı’ mantığı ile haksız, hukuksuz bir şekilde nakillerde (aylarca süren) köklü, saygın okullara yerleşenler ve dahası…
Günlerce gazetelere, televizyonlara konu olan TEOG tercih ve nakil süreci öğrencileri ve velilerini adeta çileden çıkartmıştı. Ama anlaşılan Milli Eğitim Bakanlığı, yaşananlardan yine ders çıkartmamış! Şimdi de özel okulların kayıtları ile devlet okullarının tercihlerinin farklı tarihlere konması öğrencileri ve velilerini zor durumda bırakmışa benziyor. Tercih yelpazesi daralan öğrenciler ve velileri çaresizlik içerisinde ne yapacaklarını bilemez durumdalar.

Aynı ülkede eğitim verilecek, aynı müfredat uygulanacak, aynı sınavlara girilecek ama puanlamalar farklı hesaplanacak, kayıt ve tercih süreçleri ayrı tarihlerde yapılacak. Bu durum, gerçekten anlaşılır gibi değil. Yine söylüyorum; tıpkı üniversite yerleştirmelerinde olduğu gibi özel-devlet ayırt edilmeden aynı formülle puanlamalar hesaplansa, aynı listede tek seferde tercihler yapılabilse ve daha sonra sıralamasına göre tercih ettiği okuldan bir tanesine yerleşenlerin kayıtları alınsa fena mı olur?

***

Yaşananlar sadece bu kadarla mı sınırlı? Hayır, tabii ki de… Bir de her özel okulun keyfine göre hesaplayarak açıkladığı taban puanlar var ki; tam bir kafa karışıklığına neden oluyor. Örneğin, Robert 1000 puan üzerinden öğrenci alırken, Fransız liseleri 900, Üsküdar Amerikan, Tarsus Amerikan 400 üzerinden öğrenci alacak. Hatta aynı yabancı okul grubunda bile farklı puan sistemi uygulayanlar var. Komik ama gerçek herkesin elinde bir hesap makinesi, puan hesaplamakla meşguller.

Türk özel okulları ise kontenjanlarını doldurmak için yabancı okullara yerleşemeyecek durumda olan öğrencileri kapma derdindeler. Öğrenci bulma sıkıntısı yaşamayacak bir kaç özel okulun dışında diğer okulların açıkladığı taban puanlar pek de işe yaramayacak gibi… Bütün bunların üstüne, bir de 24 Haziran’da yerleştirme puanları açıkladığı zaman ‘şişirme notlardan’ kaynaklanan haksızlıklara ne demeli. Görünen o ki; asıl hengâme o zaman yaşanacak!

Öğrenci ve velilerine; ‘ya devlet ya da özel okul’ diyerek ikilemde bırakmak ve onlara esnek bir tercih süreci yaşatmamanın mantıklı gerekçesi ne olabilir ki? Ya hiçbir okula yerleşmeyenlere ‘açık öğretime git’ demek hangi hakka hukuka sığar?..

Önceki ve Sonraki Yazılar