Cami avlusundaki musalla taşında yatan mevta için, hakkınızı helal etseniz ne olur, etmeseniz ne olur? Acaba o kişinin bu helallikten haberi olabilir mi? Ve
Geçen gün televizyon ekranlarından Kenan Evren’in cenaze törenini izlerken bu soru takıldı aklıma. Ki o “Sözde tören” sırasında, “hakkımı helal etmiyorum” diye bağıranlar da vardı.
Bu tepkiyi verenler çok haklı olabilir. Kenan Evren, “bir cunta lideri olarak” çok insanı mağdur etti. Elbette ki bu tepkiyi vereceklerdi, verdiler de? Yazılıp, çizildi… 12 Eylül döneminde yapılan haksızlıklar, hukuksuzluklar, işkenceler, hepsi doğru… 17 yaşındaki Erdal Eren’in yaşının büyütülüp idam edilmesi, en trajik olaylardan biriydi…

***

Kenan Evren’in vefatı ile 12 Eylül döneminin izleri silinmiş değil. Siyaseten “12 Eylül darbe dönemini sorgulamak” ta bu yarayı onarmaz.
Benim sorgulamak istediğim; cenaze ritüelindeki helalaşma sahnesidir. Bu hellaşma sahnesinin, girişte de belirttiğim gibi musalla taşında yatan mevtadan ziyade, cenaze törenine katılanlarla ilgilidir. Cenazeyi kıldıran imamın “Bu mevtadan sağlığında razı mıydınız?” sorusu, aslında yaşayanlara yöneliktir. Ve bu ritüelin mesajı şudur: “Ey cemaat, siz de bir gün bu musalla taşına konacaksınız. Ve sizin için de aynı soruyu sorulacak. Dolayısıyla hayatınızı buna göre düzenleyin!”
Birincisi bu…
İkincisine gelince… Evren’in cenaze töreninde, devlet adına bir “taziye mesajı” bile  yayınlanmadı.
Neden?
Çünkü Kenan Evren bir darbeciydi! Bu nedenledir ki taziye mesajı bir yana, devlet katından kimse (Cumhurbaşkanı, Başbakan, bakanlar v.s…) cenaze törenine katılmadı. Sadece ailesinin bulunduğu sıradan bir askeri törenle defnedildi.
Peki, Evren 10 yıl önce ölmüş olsaydı yine aynı fotoğraf mı çıkardı ortaya? Acaba Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, hükümet ricali, askeri ve sivil erkan bu törende yerini alır mıydı, almaz mıydı?
Hiç endişeniz olmasın ki herkes orada olurdu! Ve Evren, büyük bir “devlet töreni” ile defnedilirdi. Göstermelik ve kanımca hukuki hiçbir geçerliliği olmayan bir darbe soruşturması ile suçlu bulunduğu için kimse o törene katılmadı.

***

Demem o ki; kimse karnından konuşmasın! Bu iki yüzlülükten kendimizi arındırmalıyız. Rüzgara göre yelken kullanmayalım. Ayı görüp aya, güneşi görüp güneşe tapmasın kimse. Darbeci darbecidir! Suçu kanıtlansa da kanıtlanmasa da…! Hesabına gelince darbeci, gelmeyince, vatan kurtaran şaban! Yok öyle şey.
Hele hele bugünkü AKP iktidarının mensupları hiç konuşmasın! Kendi demokrasi anlayışları ile kimseyi kandırmaya kalkmasın. Amiyane tabiriyle, bunu kimse yemez. Zira Evren, sizin varlık nedeninizdi. Kaldı ki 12 Eylül darbe sürecinde siz hangi sıkıntıyı, hangi mağduriyeti yaşadınız? Dürüst olun! Riyakarlık yapmayın! Varlık nedeninize, haksızlık ve saygısızlık etmeyin!