CHP, Parti Meclisi sonuçta aday belirleme yöntemini açıkladı 45 seçim çevresinde CHP yargı denetiminde ön seçim kararı aldı…
10 seçim çevresinde “eğilim yoklaması” veya diğer adıyla “örgüt denetiminde” ön seçim kararı aldı…
Yargı denetiminde ön seçim kararı alınan Çanakkale ile “eğilim yoklaması” kararı alınan Malatya ve Muğla’da ise seçimler “Basit aday yoklaması; ön seçim delegeleri ve seçilmiş yöneticilerle” yapılması kararlaştırıldı…
17 ilde seçim çevresinde %10’nun altında oy alındığı için bu illerde “merkez yoklamasıyla” adaylar tespit edilecek…
12 ilde ise %10’un üzerinde oy alınmasına rağmen “merkez yoklaması” yapılacak…

***

Yargı denetiminde ön seçim kararı alınan ve kontenjansız seçimlerin yapılacağı illerde örgüt bayram ilan etmiş durumda…
Bursa, Balıkesir ve Manisa’da bayram havası var…
Yargı denetiminde ön seçim kararı alınan üç büyük kentte ise buruk bir sevinç var…
Yargı denetiminde ön seçim kararından dolayı büyük sevinç yaşanırken, bu sevinci “gölgeleyen” ise kontenjan adaylar için fazla “sıra”ların kapatılmış olması…
Merkez yoklaması kararı alınan yerlerde ise büyük bir tepki ve öfke var…

***

30 Mart seçimleri öncesi yapılan “eğilim yoklamaları”nda yaşananlardan dolayı örgütlerde ve adaylarda alınan “eğilim yoklaması” kararına tepkiler ve kuşkular var…
CHP genel başkanı ve Parti Meclisi; “eğilim yoklaması” kararı alınan illere/seçim çevrelerine somut güvenceler vermeli…
“Eğilim yoklamaları” sonuçlarına aynen uyacağını şimdiden ilan etmelidir…

***

CHP tüzüğü ve siyasi partiler yasası açık ve net olmasına rağmen CHP MYK ve Parti Meclisi; %5 olan kontenjan oranını arttırma yoluna gitmiştir…
Ne tüzükte ne siyasi partiler yasasında olmayan, yer almayan “eğilim yoklamasını” ön seçim yerine “ikame” etmeye çalışmıştır…
CHP’yi bile bile riskli ve tehlikeli bir yola sokma kararı almıştır…
Yapılanlar yasaya ve tüzüğe karşı “hile” yoluna başvurmaktır…

***

Her yerde yargı denetiminde tüm üyelerle ön seçim CHP’ye iktidar yolunu açacaktır…
Henüz vakit varken, CHP aldığı bu kararları gözden geçirmelidir…
Örgütüne ve üyesine güvenme yolunu seçmelidir…
Her yerde tüm üyelerle, yargı denetiminde ön seçim yapma kararını ilan etmelidir…

***

Her şeye rağmen, gelinen nokta ve alınan sonuçlar önemlidir…
CHP, tarihi önemde bir karar almıştır…
Bütün eksiklerine rağmen 45 seçim çevresinde yargı denetiminde, 10 seçim çevresinde “eğilim yoklaması” CHP açısından bir yönüyle “devrim” niteliğindedir…
CHP’de parti içi demokrasinin yolu ve önü açılmıştır…
Şimdi bu yolu büyütmek herkesin görevidir…

***

Kılıçdaroğlu, üç büyük kentte kontenjanda birinci sıralara “kadın adaylar” yazma kararı almıştır…
Çok önemli bir ve değerli bir karardır…
Kadınlara ve gençlere kontenjan sıralarının kullanılması çok doğru ve yerinde karardır…
Yeter ki, “benim ruhum genç” diyerek gençlerin yerine birileri yazılmasın…

***

CHP, kontenjan sıralarını hiçbir şekilde MYK üyelerine ve milletvekillerine kullanmamalıdır…
CHP’de genel başkan yardımcısı olacak kadar birikime ve deneyime sahip bir kişi neden “sandık”tan korksun ki…
O kişi çok “yetenekli” ve “başarılı” olduğu için CHP genel başkan yardımcısı olmuşsa, neden “sandık”tan korksun ki…
Örgütünün ve üyelerinin vicdanında yer bulan bir genel başkan yardımcısı neden “sandık”tan korksun ki…
Ama, örgütün-üyelerin vicdanında ve yüreğinde yer almamışsa, “sandık”tan korkmakta çok haklıdır…
Öylesine CHP’nin niye ihtiyacı olsun ki?

***

Bir milletvekili 4 yıl örgütüne, partilisine ve halkına hizmet etmişse neden “sandık”tan korksun ki?
Örgütün ve üyelerin vicdanında/yüreğinde yer bulmayan bir milletvekilinin kime ne hayrı olur ki?
HHH
MYK üyeliği yan gelip yatma yeri değildir…
Milletin vekilliği yan gelip yatma yeri değildir…
Yan gelip yatan MYK üyesi ve Milletvekili “sandık”tan korkar…
Çalışan ve üyesine güvenen MYK üyesi ve milletvekilli “sandık”tan korkar…
Bakalım görelim kim ‘’sandık’’tan korkuyor…
Kim örgütüne ve üyesine güveniyor…