Kayseri 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada Nevşehir E Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu sanık Kulaıxı Yımajer ve geri gönderim merkezinde bulunan Uygur Türkleri  Esedullah Abdullah, Ezhar Turgun jandarma eşliğinde, tutuksuz sanıklar Abdullah Erkin, Mehdi Abdullah ile sanık avukatı da duruşma salonunda hazır bulundu. Tutuksuz diğer sanıklar Maımaıtıaılı Abula, Osman Abdülkerim, Aısa Ruzemaımaıtı, Abdurrezzak Abdulhekim, Abdurrahman Zunun, Abduvaris Rozı, Kudusı Maımatımıng ve Nuregulı Niyazımaımaıtı ise duruşmaya katılmadı.

İran’dan kaçak yollarla Türkiye’ye gelen ve Göç İdaresi Geri Gönderim Merkezi'nde bulunan sanık Esedullah Abdullah, "2014'te Doğu Türkistan Kaçkar'dan önce Dubai’ye ardından İran'a geldim, oradan da kaçakçılara bin 900 dolar vererek Van'dan kaçak girdim. Herhangi kod adım yok. DEAŞ'ı sevmem, terör örgütü olarak bilirim. Tutuklu sanığı camiden tanırım. DEAŞ ile hiçbir bağlantısını görmedim" dedi.

Göç İdaresi Geri Gönderim Merkezi'nde bulunan diğer tutuksuz sanık Ezhar Turgun ise, Kayseri'ye kaçıp geldiğim için Çin'de cezaevinde olduğunu belirterek, "2014'ten beri Kayseri'deyim. Bana 'Süphanallah' derler. DEAŞ terör örgütüne ve hilafete biat etmedim."

Evli, 6 çocuk babası, işçi tutuklu sanık Kulaıxı Yımajer tercüman eşliğinde verdiği savunmasında "IŞİD terör örgütü üyesi değilim. Reina saldırganı Abdulkadir Masharipov görüşmem olmadı. " diye konuştu. Mahkeme heyeti verdiği ara kararda tutuklu sanığın tutukluluk halinin devamına, tutuksuz sanıkların zorla getirilmesine karar vererek duruşmayı 21 Kasım'a erteledi.