Medya operasyonunun anlamı

Fethullahçı medyaya ve sermaye kaynaklarına el konması, seçime değil sonrasına dair bir operasyondur. Seçimden sonra yaşanabilecek muhtemel gelişmeleri bugünden görebilmemizi sağlıyor. Haberler kötü: Tüm işaretler KaçAk Saray’daki unsurun savaşa hazırlandığına işaret ediyor...

Bir kere, önümüzdeki seçimde, özellikle milletvekilliğinin kıl payı hesaplara bağlı olduğu illerde hile yapılacağı kesin görünüyor. Devletin içinde hâlâ yer tutan ve çok öncesinden seçim hilelerine işaret eden Fethullahçı kadroların ellerindeki etkili medya kuvvetini susturmak bundan önemli.
Sonrasında ise yoğun bir ideolojik bombardıman gelecek. Rejimi kuvvetlendirme çabaları için ellerinden ne geliyorsa yapacaklar.

***

Polis teşkilatı, Saray Muhafız Alayı haline getirildi. Yargı tam olarak KaçAk Saray’a bağlandı. Devlet bürokrasisi, özellikle valilik müessesesi ehliyetsiz ama ipi Saray kapısına bağlanmış unsurlarla dolduruldu. 1 Kasım seçiminin sonucu ne olursa olsun, bu yapı dağılmayacak. KaçAk Saray, ‘demokratik teamüller dahilinde’ mevcut mevziinden geri adım atmayacak.

Ne var ki, bir iktidarın sadece zor yoluyla ayakta durması mümkün değil. Bir çeşit rıza üretmesi, aktif bir kitle desteğini arkasına alması gerekiyor. Medya bunun için kritik bir önem taşıyor.

Bir zamanlar ortaklık ettikleri ve her türlü pisliği beraber ürettikleri, her şeyi ‘içeriden’ bilen Fethullahçı medyanın varlığı, seçim günü için bile bir tehdit olarak algılanırken, seçim sonrası hamleler açısından tam bir sorun kaynağıdır.
Ama dahası var...

***

Aslına bakarsanız, bu işin devamının geleceğini bizzat eski Saray danışmanı söylüyor. Evet, KaçAk Saray’daki unsurun ne konuşacağını belirleyen, konuşma metinlerini yazan AKP milletvekili Aydın Ünal, katıldığı televizyon programında, sıranın Hürriyet, Sözcü, Cumhuriyet ve Zaman’a geleceğini açıkça ilan ediyor.
Devlet bürokrasisi gibi tüm medyayı da KaçAk Saray’a bağlamaya niyetliler. Her gazetenin ve televizyonun başına meşhur valimiz Hüseyin Avni Coş cinsinden adamlar oturtup, mevcut rejimi antenlerden dalga dalga yaymaya girişecekleri anlamına geliyor bu.
Dikkat edelim. Seçimleri dert eden, seçim sonuçlarını dikkate almaya meyilli bir hareket tarzı mı bu?

***

Bunların planı, seçim sonuçlarından bağımsız olarak yapılmış. Bu plan, halka karşı bir savaş planıdır. Saray Muhafız Alayı, Yargı ve medyanın yetmediği yerde, devreye sokulacak cihadçı katiller hazır beklemektedir.

Evet, herkes gitsin, oyunu kullansın. Herkes oyunu AKP’nin geriletilmesi için kullansın. Sosyalist seçmen de gitsin, oyunu dayanışma neyi icap ettiriyorsa o yönde kullansın. Ama kimse şunu unutmasın: Esas çatışma sandıkta değil, seçim sonrasında hayatın bütün alanlarında yaşanacak. Ve kuru şiddete dayanan Saray’ın hamleleri aslında panik hamleleridir. O yüzden Saray zayıftır. Tökezlediği anda yıkılacağını biliyor.

***

Herkes kısa süreli ama çok keskin bir hesaplaşma dönemine hazır olsun. Türkiye’nin kaderi önümüzdeki birkaç ayda belli olacaktır.
Ve Türkiye’de İslami-faşist bir rejimin tesis edilmesine karşı en büyük silah cesarettir.

Önceki ve Sonraki Yazılar