“Yeni Türkiye” sloganının içeriği belli oluyor:

Belli ki, “Yeni Türkiye” her şeyden önce Türkiye tarihinin “yeni”den yazılması çabasıdır.

Erdoğan’ın, Çankaya’nın yerine yeni yapılmakta olan ve “Başkanlık Sarayı” olarak bilinen binada oturma kararı bunun en somut kanıtıdır.

Günümüzde siyaset semboller üzerinden yapılır. Sembolleri değiştirmek, aslında tarihi yeniden yazmaktır.

Sembolleri değiştirmek “kopma” ya da “kesinti” noktaları yaratmaktır. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda başkentin İstanbul’dan Ankara’ya nakli böyle bir adımdı. Bir şeyin sonuna gelindiğini ve yeni bir şeyin başladığını ilan ediyordu.

Çankaya’dan başka yere taşınmak da, o ölçüde radikal olmasa da, böyle bir adımdır. “Eski Türkiye” bitti demenin bir çeşididir.

Bu “eski” Türkiye’nin içinde Çankaya ile özdeşleşmiş kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ve onun devlet ve uygarlık vizyonu da vardır. Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihi misyonu vardır.

Onun sona erdiği ilan ediliyor! Bu taşınmanın yeni Cumhurbaşkanı’nın nerede oturacağını çok aşan anlamları vardır.

* * *

Kimse, “Ne var? Dar geliyorsa yeni bir yere çıkmanın ne sakıncası olabilir?” demeye kalkmasın. Bu türden mekan sorunlarını sembolü iptal etmeden, ek binalarla çözmenin yolları vardır. İsteyenler koskoca ABD’nin Beyaz Saray’ı bir sembol olarak muhafaza etmek için neler yaptıklarına bakabilirler.

Türkiye’den ABD başkentine gidenlerin en şaşırdıkları şey, dünyanın en güçlü adamı sayılan ABD Başkanı’nın oturduğu ve çalıştığı yerin küçüklüğüdür. Büyücek bir konağı andırır. Biz Beyaz Saray deriz, İngilizcesi White House yani Beyaz Ev’dir.

Amerikan Cumhurbaşkanları 1800 yılından beri orada otururlar. Orada oturmak, ABD’nin tarihsel misyonunun sürekliliğini simgeler. Adams’la, Jefferson’la, Lincoln’le, Roosevelt ile aynı çatı altında yaşamış olmak başkanlara ayrı bir yetki ve meşruiyet kazandırır.

Beyaz Saray’dan başka bir binaya taşınmayı ima etmek dahi ülkenin ruhuna ihanet saylır.

Ama Türkiye Cumhuriyeti'nin simgesini pat diye değiştirebiliyorlar. “Aramızda” böyle karar verdik demiş Erdoğan. Kiminle “aranızda”?

Böyle kararlar tarihçilerle, siyasi partilerle, ulusla tartışmadan alınamaz!

* * *

Çankaya, Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihsel misyonunun sürekliliğinin sembolüdür dedim.

Şu sırada Türkiye’yi yöneten Cumhurbaşkanı ile onun Başbakan’ının bu misyonla problemi olduğunu biliyorum.

Nedir o misyon?

Türkiye Cumhuriyeti’nin çok özel koşullar altında oluşmuş önemli bir mesajı olduğudur. Tıpkı Fransa ve ABD gibi.

Fransa, cumhuriyetlerin numarası ne kadar değişirse değişsin, Fransız İhtilali’nin ilkelerinin temsilcisidir. ABD, Bağımsızlık Bildirgesi’nde ifade edilen bireysel “mutluluk arama hakkı”nın sözcüsüdür. Türkiye ise bu coğrafyada bağımsızlıkla birlikte çağdaşlaşmanın mümkün olduğunun ilanıdır.

ABD’de Beyaz Saray, Fransa’da Elysee Sarayı ne ise, Türkiye’de Çankaya da odur.

Çankaya emlak değildir!