İşte o açıklama;

Bizler, TBMM CHP Milli Eğitim, Kültür, Gençlik Ve Spor Komisyonu üyesi Milletvekilleri olarak diyoruz ki,

TBMM’de bir ilke tanıklık ediyoruz… Meclisimiz ilk defa bütçe yapma hakkını kullanamıyor. Bütçeler iktidarların aynasıdır, halka bakışlarını yansıtır.

AKP Genel Başkanı tarafından hazırlanan 2019 Yılı Bütçesi de sarayda oturan tek adamın halka bakışını yansıtıyor.

Damat Bey 2019 Bütçesinin tasarruf bütçesi olduğunu açıkladı. Peki tasarrufu kim yapacak? 1603 lira ücret alan asgari ücretli mi? Bin liranın altında maaş alan emekli mi? Milyonlarca işsiz genç mi? Ay sonunu getiremeyen memurlar mı? Kepenk kapatan esnaf mı?

• 2018 yılında 92 milyar 529 milyon olan Milli Eğitim Bakanlığı bütçesi, 2019 yılı için 113 milyar 813 milyon lira olarak belirlendi.

• 2018 yılında 845 milyon lira olan Cumhurbaşkanlığı bütçesi, 2019 yılı bütçesinde 2 milyar 819 milyon liraya çıkartıldı.

• AKP 2002’de iktidara geldiğinde Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinden eğitim yatırımlarına ayrılan pay %17,18 iken, 2019 yılında bu oran % 4,88’e düştü.

Nüfus arttı, öğrenci sayısı arttı, ancak eğitime ayrılan yatırımlar azaldı!

• İkili eğitimden tekli eğitime geçişte 24 kişilik sınıflar için ortalama 163 bin dersliğe ihtiyaç var. Dersliklerin toplam maliyeti ise 81 milyar.

• Öğretmenler, hemşireler, din görevlileri ve emniyet görevlileri ile bazı yöneticilerin ek gösterge rakamlarının 3600’e yükseltilmesinin maliyeti 2.6 milyar lira.  

• Devlet okullarında okuyan ortalama 17 milyon çocuğa eğitime katkı payı olarak 500 lira verilmesinin maliyeti 8,5 milyar.

Damadın açıklamalarına göre, başında bulunduğu Hazine ve Maliye Bakanlığından eğitime ek bir bütçe aktarımı olmayacak. Damadın açıklamalarından sonra biz de alternatif tasarruf kalemlerimizi hazırladık.

• Sayıştay raporuna göre saray günde 1,8 milyon lira harcıyor, ayda 54 milyon senede ise 658 milyon… Bu harcamalar kısılarak tasarruf yapılamaz mı?

• Uçan sarayın fiyatı ortalama 2,5 milyar lira, satılsa tasarruf olmaz mı?

• 1100 odalı sarayın elektrik, gaz, su giderleri kısılsa nasıl olur?

• Yazlık Sarayı maliyetini henüz bilmiyoruz ama bu hevesten vazgeçilse tasarruf olmaz mı?

• Binlerce makam aracı, Cumhurbaşkanının yüzlerce araçlık konvoyu devre dışı bırakılsa tasarruf edilemez mi?

• Sarayda ejder meyveleri yenmezse, beyaz çaydan içilmezse, davetlerde adını dahi telaffuz edemediğimiz o yemekler ikram edilmezse tasarruf edilemez mi?

Tasarrufu hep dar gelirli mi yapacak?

Din öğretimi bütçesi bakanlıkları geçtı

Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel Müdürlüğünün Bütçesi %23,81 oranında artarken, Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’nün bütçesi %30,83 artarak, 8 milyar 679 milyon liraya yükseldi.

Din Öğretimi Genel Müdürlüğünün bütçesi; Dışişleri Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı bütçelerini geçti.

Okullarda öğretmen yok, camilerde de imam yok! Neden camilerde imam yok, çünkü imamları camilerden alıp okullara idareci yaptılar. İmamları okullarda ücretli öğretmen olarak çalıştıran anlayış, eğitimin köküne kibrit suyu döküyor.

Öğretmen atamalarına bütçeden yeterli pay ayrılmadı

2017 Yılı Sayıştay Denetim Raporunda, Türkiye genelinde 153.640 öğretmen açığı olduğu açıklanmıştı. Ancak 2019 bütçesinde öğretmen açığını karşılayacak bütçe ayrılmadı. Milli Eğitim Bakanı tarafından da öğretmen açığının kapatılacağına ilişkin olumlu bir açıklama yapılmadı.

Bu bütçe ile taşımalı eğitim kalkmıyor

Bizim yaptığımız hesaplamalarda 150 bin kadrolu öğretmen alınarak taşımalı eğitim sonlandırılabilir. Bir yıllık taşımalı eğitim maliyeti ile 150 bin öğretmenin ücret maliyetini karşılaştırdık. Gördük ki 150 bin öğretmen ataması yapılarak taşımalı eğitime son verilebilir.

Yaptığımız hesaplamalarda; 150 bin kadrolu öğretmenin yıllık maliyeti; 7 milyar 229 milyon 700 bin lira. Taşımalı eğitimin yıllık maliyeti ise; 7 milyar 811 milyon 310 bin lira.

Taşımalı eğitim dediler çocukları eşek sırtında taşınmaya mahkum ettiler

Çocuklarımız karda, kışta, yağmurda, çamurda okullarına kilometrelerce yol yürüyerek, en iyi ihtimale de eşek sırtında gidiyor.

Şanlıurfa'nın Siverek ilçesi Yoğunca köyünden ve mezralarından her gün kilometrelerce yol kat ederek okullarına ulaşmaya çalışan, elleri ayakları çıplak, soğuktan donmuş çocuk manzaraları Türkiye’nin kanayan bir yarası. 21. Yüzyılda çocuklarını eşek sırtında okula gönderen bir anlayış tarafından yönetilen bir ülke olmanın acısını yaşıyoruz.

Başkent Ankara’da durum farklı mı? Okullarda öğretmen yok, öğrenciler perişan. Ankara’nın göbeğinde çocuklarımızın ayağında ayakkabısı, sırtında montu yok.

Kimse bizi AKP’nin peşine takılıp tehdit etmeye kalkmasın. Biz gerektiği zaman Mecliste, gerektiği zaman mahallelerimizde, gerektiği zaman kahvehanelerde, gerektiği zaman da halkımızla birlikte sokakta olacağız.

Yıldırım Kaya 

CHP Genel Başkan Yardımcısı- Ankara Milletvekili 

TBMM CHP Milli Eğitim, Kültür, Gençlik Ve Spor Komisyonu üyeleri;

Hatay Milletvekili Serkan Topal

Muğla Milletvekili Suat Özcan

Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel

Yalova Milletvekili Özcan Özel

Yozgat Milletvekili Ali Keven