'Rehberi şeytan…'

TBMM’nin 4 eski bakanı Yüce Divan’a göndermeyeceği zaten belliydi. Ayrıca, oylamadan kaçan kaçana… TBMM Başkanı Çiçek, Başbakan Davutoğlu dahil…

Taraf gazetesi haberine göre:
“Başbakan Ahmet Davutoğlu, dört bakanı da makamına çağırarak, kendi istekleri ile Yüce Divan’a gitmelerini istiyor. Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın diğer bakanlarla birlikte çağrılmaktan duyduğu rahatsızlığı dile getirerek, ‘Benim bu adamların yanında ne işim olabilir. Ben yüce divandan korkmuyorum. Gider yargılanır gelirim. Ama olay, tepeyle ilgili’ dediği belirtiliyor Bu açıklamanın ardından Bayraktar toplantıyı terk ederek, toplantı ile ilgili durumu soran AKP’lilere, ‘İçeride tir tir titriyorlardı. Bıraktım çıktım’ yorumunda bulunuyor.”
Bayraktar, TBMM Kürsüsünden “Beni Yüce Divana gönderin “ demedi, diyemedi, çünkü konuşması engellendi.
Bayraktar, olayın “tepe “ ile ilgili olduğuna vurgu yapıyor. Daha önce de, Bayraktar “tepe”yi işaret etmiş, “Soruşturma dosyasında var olan ve onaylanan imar planlarının büyük bir bölümü Sayın Başbakan’ın talimatıyla yapıldı. Başbakan’ın istifa etmesi gerekir” dememiş miydi?
Dedi de ne oldu. Çıkıp, “Beni Yüce Devan’a gönderin. Ben orada aklanmak istiyorum” mu dedi. Hayır. Diğer üç bakandan zaten böyle bir istek beklenmiyordu…

Çünkü…
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dün TBMM’de eski dört bakanın Yüce Divana gönderilmesi oylamasından önce partisinin grup toplantısında konuyla ilgili olarak şunları söylüyordu:
“Buradan AK Partililere sesleniyorum. 9 kişi hariç. Komisyonda yer alanlar hariç onlar vicdanlarını sattılar. Onlar kendilerini de sattılar. Çocuklarının yüzüne bakamazlar onlar. Dünyanın en ağır mirasını çocuklarına bıraktılar. Bugün oy kullanırken madem ki kapalı bir yere gireceksiniz, bir vicdanınıza sorun. Bir ahlakınıza sorun…”
Ama, vicdanlarına sormadılar, soramadılar, sormalarına izin verilmedi.
Kılıçdaroğlu, dün çok formdaydı. Toplantı salonunu tıka basa dolduran partililerden sık sık alkış aldı… Hemen her konuya değindi… AKP iktidarının dini nasıl politikaya alet ettiğinden, yolsuzluğa, işsizliğe, Charlie Hebdo karikatür dergisi baskını sonrası Davutoğlu’nun Paris’e gitmesinden, Cumhuriyet gazetesine saldırıya kadar hemen her konuya değindi İktidara geldiklerinde ne yapacaklarını da kısaca anlatmaya çalıştı.
Kılıçdaroğlu, Yunus Emre’den bir dörtlük de okudu:
“Emeksiz zengin olanın
Kitapsız bilgin olanın
Sermayesi din olanın
Rehberi şeytan olmuştur”
Kılıçdaroğlu, kimi, kimleri hedefledi acaba?

Önceki ve Sonraki Yazılar