TOM ve JERRY

Mustafa Çevik YURT İçin yazdı:


İspanya müsabakasına santra yapılmadan 1-0 mağlup başladık turkuaz formamızla. Ulusal takım forması o ülkenin bayrağının rengi olur, kırmızı ile beyazın asaleti olur. Bizim formamız ise iktidar partisinin renklerini süslüyordu. Passoligle futbolumuza giren siyaset, Milli Takımımız’a kadar örümcek ağını örmüş. Hırvat maçı sonrası, “Terim yanlışlarını görür doğruyu bulursa İspanya maçında iyi mücadele eden bir Milli Takım izleriz” demiştim ancak genel direktör Terim, ‘dediğim dedik’ modunda olup sinek ikili asistan koçlar Tuncay şanlı, Nihat Kahveci ile televizyonda her şeyi eleştiren Terim karşısında 17. Noter Nihat Meyan kesilen Tümer Metin de Terim’e müdahale etmeyince, Burak hariç aynı kurguyla çıktık sahaya. Çakma stoperler, hantal bir orta saha, çalışmayan kanatlarıyla sonuç hüsran oldu.. Walt Disney’in ünlü çizgi film karakteri Tom ve Jerry gibi bir maç oldu.. İspanyol stoperler Pique, Ramos orta saha oyuncusu gibiydiler. 650 pas yapan İspanyollar karsısında Milli Takım’ın, lunaparktaki dönme dolap gibi başı döndü.. Kedi Tom karşısında fare Jerry bile gücünü bilip ona göre strateji geliştirerek kolay lokma olmamak için savaşır ve mücadele ederken, son 30 dakika bizimkiler turnuvaya havluyu atmıştı bile. Çoğu tatillerini geçireceği Çeşme-Alaçatı’daki tavla partileri, plaj voleybolundaki eforun yarısını harcamadı bile. Turnuvanın şu ana kadar en kötü top oynayan, savaşmayan takımı biziz, ülkesi için sahaya yüreğini koyan amatör ruhlu ilk uluslararası deneyim yaşayan Arnavutluk bile bizden daha çok savaşıyor. Dört kez katıldığımız Avrupa Şampiyonaları’nda 1996’da Ikinci Lig’den gelen Vedat İnceefe’nin Hırvat stoper Boksic’le kanlar içinde mücadelesi, 2000’de ev sahibi Belçika’ya Hakan Şükür’ün asansör gibi yükselip attığı gol, 2008’de Semih’in susturucusu iz bırakmıştı hafızalarda. 2016’da ise takımdan çok Eyfel’i iki kez kırmızı-beyaz ışıklarla aydınlatan sosyal medyadaki ülkem insanı, 90 dakika susmayan Bando Es-Es çok konuşuldu.

Fatih Mazeretto

96 İngiltere’de Alpay’ın Vlaovic’i düşürmemesi, 2006’da İsviçre maçında kurban yardımcı antrenör Şifo Mehmet’ti. Elemelerde İzlanda maçında üç yerken rüzgar suçlu, Hırvat maçında rezil futbol yerine Emre Mor’un Modric’le selfisi, Ozan Tufan’ın saçları Terim’den çok konuşuldu. İnanın Galatasaray UEFA Finali’ni kaybetse günah keçisi hazırdı; takımı 10 kişi bırakan HAGİ. Ülke medyasında Terim’i ilah olarak gösterip suçu başkalarına atmada, algı yaratmada başarılı Terim’i hep pas geçen bir grup var ki, ALLAH için işlerini hakkıyla yapıyorlar. İtalyanlar’ın Sinyor Terim’i bizim ülkede hep mazeret üretmekte usta biri Fatih Mazerotto.. Son İspanya maçında takım kaptanın seyirciyle polemik yaşamış yuhalanıyor, ıslıklanıyor, oyuncu “Beni değişti” diyor sen inatla sahada tutuyorsun. Önünde hayati Çek maçı varken, Arda’yı kaybetme pahasına sahada yuhalattırıyosun.. Arda bitik, kötü İspanya’da oynayan İniesta da... O da BARCELONA’DA oynamasına karşın aralarında kalite olarak büyük uçurum var ama önünde bir Çek maçın var en iyi grup üçüncüsü olup çıkma şansın var, sen neden takımın yıldızını mental olarak bitiriyosun? Nedeni gayet açık; çünkü Fatih Mazerotto rolünü o kadar güzel oynuyor ki, dalkavukları da ona sosyal medya, yazılı, görsel olarak yardımcı oluyor İspanya maçı bittiğinde, tüm ülke rezil futbol yerine Arda Turan’ın ıslıklanmasını konuşuyor, Fatih Mazeretto aradan yine sıyrılıyor. Peki sen sütten çıkmış ak kaşıkmısın Fatih Mazeretto? Futbolculuğunda Tophane kabadayılarının arkasında, teknik direktörlüğünde Mehmet Ağar, Haluk Ulusoy’un himayesinde son olarak Cumhurbaşkanı’nın gölgesinde tam anlamıyla güç zehirlenmesi yaşıyorsun. Son Dünya Şampiyonu Löw, son Avrupa Şampiyonu del Bosque’den bile fazla kazanacak ne yaptın Milli Takım’da? 48 yıl sonra gittiğimiz turnuvada dünya üçüncüsü olduk diye saçından, kıyafetine suçlu bulunan Şenol Güneş’i yerden yere vuranlar, 10 olasılığın gerçekleşmesiyle gittiğimiz 2016 finallerinde turnuvanın en kötü futbolunu oynamamıza rağmen seni eleştiremiyorlar. Çünkü korkuyorlar senden, bir eleştiride işinden olacaklarını biliyorlar çünkü sen hep gücün yanında olarak bir yerlere geldin. Ama o kadar çok ah alıyorsun ki, belki güç zehirlenmesinden farkında değilsin. Seni haber yapanları arayıp işten attırarak, TFF’de asgari ücretle çalışan emekçileri kovarak, yaş haddini çıkarıp 200’e yakın 30 yaşındaki 3. Lig futbolcusunu ortada bırakarak, kulüp başkanlarını arayıp sana biat eden antranörlere kulüp bulup diğer meslektaşlarını hakkını gasp ederek, damadının sporcularına milli jestler yapıp hak eden isimleri çağırmayarak çok ah alıyorsun çokkkk... Çek Cumhuriyeti maçın son maçın ve ikinci kez bir turnuvada sıfır çekip tarihe geçeceksin.. Sen Milli Takım’dan ayrılma sinyali versen de, yağdanlığın kalemlere kendin bırakıyormuş havası yaratman da TFF Başkanı Yıldırım Demirören’le aranın bozuk olduğunu sağır sultan bile duydu. Demirören artık hiç bir isteğine imza atmıyor, gitmezsen bile kovulacağının farkına vardın ve başarızlığına kılıf bulup ‘diyeti ben ödedim’ algısı yaratmak isteğin bu kez tutmayacak Fatih Mazerotto. Korumasını arayıp “Beyefendi cumayı nerede kılacak?” deyip koşarak o camiye gittiğin Cumhurbaşkanı sen yaşarken iki stada ismini verdirerek en büyük güzelliği yaptı, o da artık yanında değil. Dursun Özbek gittiği gün yeni adresin Galatasaray olacak. Umarım bu narsist ve güç zehirlenmesinden kurtulup herkesi kucaklayan olursun. Yoksa değil Avrupa’da LeBron James’ten çok kazanan ol, etrafında selam verecek dost bulamayacaksın..

Bir sözümde TRT yetkililerine. Elinizde kadife sesli Yalçın Çetin, Levent Özçelik, Kerem Öncel gibi isimler varken, siyasetle işini yürüten sözüm ona spikere anlattırmayın şu Çek maçını. İnanın kendisi kadar seside itici ve samimiyetsiz çok kişi onun sesini duymamak için Lig TV’de seyretti maçı umarım dikkate alırsınız...

Önceki ve Sonraki Yazılar