S. Ersu Hızır

S. Ersu Hızır

Üçüncü Sandık

Vatandaş Türkiye’de yirmi ay içerisinde üçüncü kez sandığa gidiyor. 7 Haziran 2015’te Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki 550 milletvekilini belirlemek için genel seçimlerde sandığa gittik. Hiçbir parti salt çoğunluk olan 276 milletvekilini çıkartacak oy alamamıştı. AKP oyların yüzde 40,66’sını alarak 256 milletvekili çıkarabilmişti. Muhalefet 12 yıl sonra ilk kez Türkiye Millet Meclisi’nde çoğunluğu elde etmişti.

İktidar seçim sonuçlarının şokunu yaşarken,  MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli seçim gecesi yaptığı açıklama da özetle; MHP’nin oyunu arttırdığını, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın istifa etmeyi düşünmesi gerektiğini belirtti. Seçim sonuçlarının bir koalisyonu ön gördüğünü belirterek; “Uyumlu bir koalisyon olması lazım. AKP çözüm sürecini sürdürmüştür, koalisyon AKP ile HDP arasında olmalıdır. İkinci bir model olarak AKP- CHP-HDP koalisyonu olabilir. MHP mecliste denetim görevini yerine getiren muhalefet partisi olabilir. Türkiye’yi AKP’nin azınlığına mahkûm etmeye kimsenin hakkı yoktur” diyen Bahçeli ‘Ne zaman olursa erken seçim olur’ diyerek seçim gecesi sabaha karşı erken seçim fişeğini ateşlemişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan AKP Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu’nu hükümeti kurmak için görevlendirmiş, hükümet kurma süresi bitene değin başka bir parti liderine hükümet kurma görevi vermemişti.  Alınan seçim kararı ile 1Kasım 2015’te 550 milletvekilini belirlemek için yeniden sandığa gidilmişti.

Şimdi 16 Nisan’da bu kez Anayasa değişikliği referandumu için yeniden sandığa gideceğiz. Referandum sonucu Evet çıkarsa, muhtemelen yeniden bir milletvekili seçimine gidilecektir. Çünkü Cumhurbaşkanı hemen partili olabilecek, iki yıl sonra yürürlüğe girecek olsa dahi Başbakan yeni anayasa gereği olmayacaktır. Referandum da ‘Hayır’ çıkarsa mevcut sistem devam edecek, yeni bir milletvekili seçimine gerek duyulmayacaktır. Her bir milletvekili seçiminin maliyeti (hazineden partilere yapılan yardım, YSK’nın, partilerin harcamaları)  yaklaşık 2 milyar TL’yi bulmakta.

Suriye’de ordumuz PKK, DAEŞ ile savaş halinde iken, yurt içerisinde PKK, Fetö diğer terör örgütleri ile mücadele edilirken toplum olarak bir ve birlikte olmamız gerekli.Üst üste yapılan seçimler toplumda gerginliğe neden olmakta, piyasalar durgunlaşmakta, seçim öncesi açılan para muslukları seçim sonrası vergilerle ekonomik sıkıntıları derinleştirmekte. Hükümet referandum öncesi geçici süre ile bazı mal ve hizmetlerde ÖTV, KDV uygulamaları ile piyasayı canlandırmaya çalışmakta, bankalar ve büyük inşaat firmaları kampanya ve kredi düzenlemeleri ile konut satışlarını arttırarak ekonomiyi canlandırmaya çalışmakta.

Şimdi yeniden sandığa gidiyoruz, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanlar, Muhalefet liderleri görüşleri doğrultusunda kampanya yapacaklar. Türkiye Büyük Millet Meclisi iki ay tatile girdi. Dışarıda ve içeride tehdit altındayken birlik olmamız gerekirken, çalışarak üreterek, birlik olarak başta ekonomik, güvenlik konularında milletçe çözüm bulmamız gereken bir zamanda seçime gidiyoruz. Vatandaşın iki kez oyları ile seçtiği sayın milletvekilleri durumdan memnun değil iseniz bırakın, ayrılın. Sizleri ülkeyi yönetmeniz sorunlarımıza çözüm bulmanız için seçtik, bizi iki de bir seçime gitmek zorunda bırakın diye değil…

 

MHP’li Muhalifler

Cumartesi günü ‘Türk Milliyetçileri Hayır Diyor’ platformunun Yenimahalle’de gerçekleştirdiği etkinlik kalabalık ve coşkulu idi. Bahçeli’ye karşı çok büyük bir tepki vardı. Bölgelerden gelen teşkilat başkanları, delegeler, üyeler MHP tabanının sağduyusu ile Cumhuriyet’i ve parlamenter sistemi koruyarak, ülkemiz üzerinde oynanan oyunları bozan refleks göstereceklerini belirtiyorlardı. Bahçeli’nin “AKP ile birlikte kampanya yürütme genelgesi” ise genel merkez yöneticilerinin tabandan çekindiklerini ve iktidara teslimiyetçi politika izlemesinin örneğidir” diyorlardı.

MHP’liler yakın zamana kadar; AKP’nin çözüm süreci politikalarını, kamu kurumlarından TC’yi kaldırma girişimlerini, Türk kelimesine karşı söylemlerine tepki gösterirken birden bire 180 derece dönüş yapan Bahçeli’yi ve yanında ki yöneticilerini anlayamadıklarını belirterek sert eleştirilerde bulunuyorlardı. Sizlerle daha önce paylaştığım anket sonuçlarını da MHP tabanının yüzde 20’si Evet oyu kullanacak şeklinde idi.

Cumartesi günü edindiğim izlenim ve gözlemlerim ‘Evet’ oylarının yüzde 20’den bile az olacağı şeklinde. Toplantıya katılan ve “Rahmetli babam Türkeş de yaşasaydı hayır derdi. Bugünkü MHP yöneticileri de evet diyemezdi. Ülkemizin selameti için partimizin ayakta kalabilmesi için hayır diyorum” diyen; MHP’nin kurucusu, ilk Genel Başkanı merhum Alparslan Türkeş’in kızı Çağrı Türkeş’e ilgi büyüktü.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar