Hüsnü Mahalli

Hüsnü Mahalli

Kardeşler-2

19.9.2004 Arap Baharı tezgahı ile İhvanlar Tunus, Fas, Mısır, Libya ve Yemen'de iktidara geldi ya da güçlendi. AKP yönetiminde Türkiye tüm bu süreçte İhvanlara her alanda sınırsız destek verdi. İstanbul İhvanların yeni uğrak yeri ya da başkenti olmuştu. AKP her gün bu ülkelerden yüzlerce İhvanı misafir ediyor, yardım ediyor ve eğitiyordu. TRT'de onlar için Arapça özel bir kanal bile kuruldu. Her hafta İstanbul'da İhvanların katılımı ile bölgesel ve uluslararası konferanslar, sempozyumlar, seminerler düzenleniyordu.
 Erdoğan 'Yakında Sultan olurum' rüyasını görmeye başlamıştı.
 Davutoğlu 'stratejik derinlikten' giderek tüm bölgenin Kardeş olacağını söyleyip duruyordu.
Katar Emiri'nin televizyonu Elcezire, Erdoğan ve Davutoğlu'na durmadan gaz veriyordu.
 Ama olmadı.
 Belki de kendi  Mason Biraderlerin nazarı değmişti.
 Erdoğan ve Suriye'nin Dostları Grubu'ndaki 100 ülkenin sınırsız desteğini alan Suriyeli Kardeşler Esad'ı deviremedi. Suriyeli Kardeşlere başta Arap ülkeleri olmak üzere 70-80 ülkeden  başka hakiki Kardeşler geldi ama yine olmadı.
 Esad hep direndi ve ayakta kaldı.
 Esad direnince Mısır'daki Kardeşler iktidarı  devrildi.
 Hasan Elbenne'nin ülkesi Mısır gidince Erdoğan'ın rüyası kâbusa dönüştü.
 Üstelik Kardeşlerin işi Tunus, Libya, Fas, Yemen, Irak  ve Filistin'de çok kötü gidiyordu.
 Suriye'de durum daha da kötüleşiyordu.
 Tüm desteğe rağmen Kardeşler işe yaramamış ve ortaya yeni türden Kardeşler çıkmıştı.
 Nusra, İslami Cephe, Mücahitler Ordusu  ve daha niceleri .
 Ama en orjinal Kardeşler IŞİD'in saflarında iman ediyordu.
 Çünkü kestikleri kafalar ile zevkle top oynuyorlardı.
 Orijinal Vahabi  Kardeş'liğinden  çok şey öğrenmişlerdi.
 Yoksa Nusra, ÖSO ve diğer kardeş örgütler içindeki Kardeşlerinin kafalarını keseler miydi?
 Kardeş Erdoğan çok üzülmüş ve çaresizdi.
.
 IŞİD'çi İhvanlar 49 Türk vatandaşını rehin almıştı.
 Ama olsun Erdoğan-Davutoğlu yönetiminde Türkiye Kardeşler'den vazgeçecek gibi görünmüyor.
 İhvan hareketinin çökmesine rağmen.
 İhvan kelimesinin patentine sahip Suudiler ve Mısırlılar artık Kardeşlere terörist diyor.
 Nusra ve IŞİD'ten farkları yok.
 AKP yönetiminde Türkiye ise ülkelerinde terörist muamelesi gördüğü için kaçan tüm Kardeşlere kapılarını açmış durumda.
 Mısır, Libya, Suriye, Tunus, Irak ve daha birçok ülkenin Kardeşleri İstanbul'da barındırılıyor.
 İstanbul'da her hafta Kardeşler ile ilgili bir etkinlik yaşanıyor.
 Arap medyasında bunlar ile ilgili olarak bolca haber yayınlanıyor.
 En son bu ay başında Dünya Müslüman Alimler Birliği Kongresi vardı.
 Kardeşlerin ruhani lideri, ideologu ve her seçimde Erdoğan için dua ve Gülen için beddua eden Yusuf Kardavi yeniden birliğin başkanı seçildi.
 Adam Suriye'de Alevi ve Şiilerin öldürülmesi fetvasını vermişti.
 Kardeşler de onu dinlemişti.
 ÖSO, Nusra, IŞİD ve diğerleri .
 Hepsinin Türkiye'de Kardeşleri var.
Hepsinin Washington'da Çeyrek Müslüman Obama gibi Big Brother'ları var.
 'Ben bilmem eşim bilir' misali.
 Hangi Kardeşler  nereden kovulacak ya da hangileri nereye gidecek hepsine Büyük Birader karar verir.
Bazen söz bazen de telapati.
O da olmazsa beyzbol sopası.
Kardeş Kardeşi isterse sever isterse döver.
Şekil ve şemal hiç önemli değil :
Ilımlı, mülaim, yumuşak,  mazbut, light, sakin, hırçın, sert, kavgacı, radikal ya da kapkara...
 Hepsi frençayzing usulü ile çalışır.
Önemli olan 'helal mal' satmaktır.
 Yani hakiki İhvan olmaktır.
Hepsine İstanbul'da yer var.
 TOKİ boşuna bu kadar inşaat yapmıyor.
 Umarım depreme dayanıklıdır.
 Bir de tsunami ile uğraşmayalım.


Önceki ve Sonraki Yazılar