Bu, BOP'un hangi versiyonu?..

11 Eylül 2001 komplosu ile “Büyük Kaos”un “Kapısı” olağanüstü bir “Görsel efekt” ile aralandı. Sahnede “Terör” ve “Teröristler” vardı. Bu aynı zamanda 21. yüzyılın ilk diliminin kaoslar, çatışmalar, terör, işgaller, yıkımlar, komplolar yüzyılı olacağının devasa işaret fişeğiydi. (Ne komplosu? Hadi canım komplo diye bir şey mi var?) İnsanlığı “Kıvama” ve “Dize getirme”nin “Direkt” yolu olarak bu “Argümanlar” seçilmişti. Kesintisiz bir “Yöntem” olarak halen uygulanıyor!


Fakat hemen beraberinde bir “Siyasi proje” gerekiyordu ve o yüzden “BOP” gündeme getirildi. Bu süreçte “BOP’un 1. versiyonu” diyebileceğimiz sürümü açık işgaller, doğrudan militarist gücün devreye girmesiyle sürdürüldü. Bunun adı “Silah zoruyla demokrasi” ve “Halklara özgürlük götürme” idi. (Afganistan ve Irak’taki gibi.) Tabii bütün bunlara mide bulandırıcı yalanlar, komplolar, patlamalar eşlik etti. (Londra 7/7 ve Madrid örnekleri) Ancak zamanla bu “Astarı yüzünden pahalı” bir “Operasyon” olmaya başladı ve hemen “Vites” değiştirildi.


Böylelikle saf haldeki BOP’un “Aslına rücu” edilerek Bush’da simgelenen “Savaşçı”, “Saldırgan” politikanın tersine, Obama imajında somutlanan “Ilımlı emperyalizm” ve “Müslümanlara hoş bakan” yan ortaya çıkarıldı. Dünya tam biraz “Nefes alacakmış gibi” görünürken birden “Arap baharları” patlak verdi. Ne güzel! Artık halklar “Diktatörleri” deviriyordu. Ne kadar sevinsek azdı!


Lakin bu “Geçiş süreci”nde duruma göre her iki yöntem birden kullanıldı. Coşturulmuş kitlelerin yetmediği noktada sözüm ona “Muhalif” (Bu kelimeyi de kirlettiler!), devşirilmiş, gözü dönmüş, katil sürüsü lümpen “Milisler” ve tabii “Uluslararası destek” devreye sokuldu. Libya’da Kaddafi’ye uygulanan iğrenç linçle birlikte maskeleri düştü. Bu, “BOP’un 2. versiyonu”ydu!


Suriye’de de aynı oyun oynanmak istendi. Bunun için Angelina Jolie bile seferber edildi. (“Bizimkiler”de o gazla olaya monte oldular. Şimdi nasıl çıkacaklarını bilemiyorlar!) Ve oyun giderek “Son nokta” konulmak üzere sürüyor. Bu arada sonuçları görmek üzere beklediler. Neticenin tam istedikleri gibi olmadığını anladıklarında “Demokrasi oyunu”na son verdiler. Sisi darbesi bunun bir sonucuydu. Bu ise “BOP”un “3. versiyonu” ve yeniden gözden geçirilmiş “Revizyonu” idi.


Ancak iki noktada “Küçük pürüzler” ortaya çıktı. Birinci pürüz Esad güçlerinin bu kadar direnebileceğini hesap edememişlerdi. “Libya gibi bitiririz” diyorlardı herhalde. Yanıldılar. İkincisi Mursi yanlılarının da direneceğini, direnseler bile bu kadar inatçı çıkacaklarını tahmin edemediler. Toplumu fiilen bölme ve çatıştırma aşamasına getirdiler. Herkes konumuna göre “Darbecilik” ya da “Direnişçilik” oynayabilirdi!


Bundan sonra artık “Demokrasi” formatı altında “4. versiyon” olarak “Kitlelerin BOP’u” piyasaya sürülecektir. (Yeni medya manipülasyonları ve “Sivil” ağlar eliyle!) “Halklar olaya el koyuyor” söylemi altında “Yüzde 50’ler”in (Oran ülkelere göre değişebilir) çatıştırıldığı, “Yönetim krizleri”nin kronikleştirildiği bir sürece girilecektir.


Öyle ki burada kimin “Haklı” kimin “Haksız” olduğunun ya da “Neye” inandığınızın bir noktadan sonra fazla önemi kalmamaktadır. Çünkü herkes kendisini “Haklı” hissetmektedir. “Büyük resim” içinde ancak kendi “Karesi”ni görmektedir. Yanılsama buradadır. “Anafor” herkesi içine çekecektir!


Bu anlamda Tahrir ve Adeviye yeni BOP tahterevallisinin iki ağırlık noktasıdır. (Ya da olası benzerleri!) Olayın nasıl “Denge”leneceği ise “Ordo ab Chao”cuların daha yeni “Versiyonlar” üretmelerine bağlıdır!..


İnsanlık ve çatışan taraflar bu oyunu ellerinin tersiyle itmedikçe “Kaos planı” sürecektir!..

Önceki ve Sonraki Yazılar