AKP'li belediyeye tepkiler çığ gibi!

AKP'li belediyeye tepkiler çığ gibi!

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından geçtiğimiz gün kamuoyuna açıklanan Antalya Konyaaltı plajına Yat limanı, Lara plajına kuruvaziyer liman ve Boğaçay kanal projesine tepkiler çığ gibi...

Aliseydi KARAGÖZ- YURT 

Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin açıkladığı projelerin ardından, ranta ve peşkeşe asla izin vermeyeceklerini ifade eden Antalya, Isparta Burdur, Denizli ve Kaş Platformu sözcüsü Hediye Gündüz, “AKP'li Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in Antalya'yı yok edecek saçma sapan bu projelerden bir an önce vaz geçmesini istiyoruz. Antalya kimsenin babasının malı değildir. Ben yaptım oldu anlayışına, ranta ve peşkeşe asla izin vermeyeceğiz “ dedi.

'Antalya büyük Çevre eylemine hazırlanıyor'

Antalya, Isparta Burdur, Denizli ve Kaş Platformu sözcüsü Hediye Gündüz, Yurt Gazetesi'ne yaptığı açıklamada, “Daha önceden çevreciler olarak uyarı niteliğinde tepkimizi verdik. Ama AKP'li başkan bizim bu çığlığımızı görmezden gelerek, projelere devam edeceğini açıkladı. Önümüzdeki günlerde, Antalya halkı ve Türkiye'nin farklı yerlerinden gelecek olan binlerce doğaseverler, çevre gönüllüleri, yaşam savunucuları ve ekolojistler olarak Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin bu akıldışı projelere karşı büyük bir çevreci eylem gerçekleştireceğiz “ diye konuştu.

'Dünyaca ünlü Konyaaltı sahili yok olacak'

Antalya Büyükşehir Belediye'sinin boğaçayı projesi gerçekleştiğinde dünyaca ünlü Konyaaltı Sahili'nin yok olacağını ufade eden Hediye Gündüz, “Bu yapılacak projelerle ilğili çeşitli bilim adamları ve konunun uzmanları tarafından çok sayıda araştırma ve inceleme yaptırdık. Çıkan sonuç ise korkunç “ dedi.

Gündüz “ İyi kalitedeki Boğaçayı kuyularından Antalya’ya halen saniyede 420 litre içme suyu veriliyor. Deniz suyu, tatlı suya göre daha yoğundur.

Bu farktan dolayı deniz suyu tatlı suyu itecek. Dolayısıyla o bölgedeki tatlı suyun yerini tuzlu su almaya başlayacak. Tuzlu su ilk önce bu içme suyu kuyularının olduğu bölgeye yönelecek. Dolayısıyla biz bu kuyuları en kısa süre içerisinde kaybedeceğiz.

1975 yılındaki uydu görüntüleriyle günümüzün uydu görüntülerini karşılaştırdığımızda, Boğaçayı’nın denize ulaştığı alanın batı tarafından yaklaşık 50 metre, doğu tarafında ise 85 metrelik bir kıyı kaybı olduğu ortaya çıkıyor.

Şimdi Boğaçayı Projesi yapıldığında dere yatağından hiç malzeme gelmeyecek ve Konyaaltı Sahili yok olacak. Bu anlamıyla da sahil halktan koparılmış olacak. Belki halk denizi görecek ama denize girebileceği bir kumsalı kalmayacak” diye konuştu.

Antalya, Isparta Burdur, Denizli ve Kaş Platformu sözcüsü Hediye Gündüz, Yurt Gazetesi'ne yaptığı açıklama şöyle;

'AKP'li belediye kenti felakete sürüklüyor'

“ Antalya Büyükşehir Belediyesi, kentimizi felakete götürecek olan Konyaaltı plajına Yat limanı, Lara plajına kuruvaziyer Liman ve Boğaçay projesini kamuoyuna açıklamış bulunmaktadır.

Oysa ki; Antalya’nın Konyaaltı ve Lara kıyı bandı ve kıyı çizgisi boyunca zemin çakıl ve kumsal yapıdan oluşmaktadır.

Bu alan dalgaların en son ulaştığı nokta olması nedeniyle deniz suyundaki organik ve kimyasal kirliliğin en doğal ve masrafsız şekilde filtre edildiği bölgelerdir.

Eğer; bu projelerde ısrar edilirse bu doğal ve biyolojik yapıya engel olunacağından, örneklerini birçok şehrimizde gördüğümüz olumsuz sonuçlara yol açacaktır.

Örneğin, İstanbul Florya sahilinde yapılan yapılaşma nedeniyle kıyının yapısı bozulmuş, aşırı kimyasal ve organik kirlenmeye uğramış ve insanlar kötü kokudan gezemez hale gelmişlerdir.

Bu proje gerçekleştiğinde Antalya'da ileride oluşacak bu kirliliğe engel olmanın tek yolu, sahil ve dalgaların özgür bırakılmasıdır.

'Boğaçay Korunmalıdır'

Boğaçay Antalya’nın batısında bir çaydır. Güney melteminin getirdiği yağmur bulutlarının Beydağlarına (Batı Toroslara) çarpmasıyla Türkiye’nin bir anda en fazla yağmur alan yeri haline gelir ve denize 40 km mesafede yağmurlu günlerde adeta bir boğa haline gelen Boğaçay oluşmuş olur.

Boğaçay aynı zamanda Konyaaltı Plajını getirdiği çakıllarla beslemektedir.

Uzun yıllar Boğaçay’ın içerisindeki kum ve çakıl ocaklarının sahile gelen çakılları önleme sonucunda (bu ocaklar çevrecilerin uzun yıllar verdiği mücadele sonucunda kapatılmıştır) 1975 yılın uydu görüntüleriyle günümüzün uydu görüntüleri arasında önemli farklar ortaya çıktığı görülmüştür. Boğaçay’ın denize döküldüğü sahilin batısında yaklaşık 50 metre, doğu tarafında ise 85 metrelik kıyı kaybı görülmektedir.

Boğaçay’da proje uygulandığı takdirde dere yatağından hiç malzeme gelmeyecek ve Konyaaltı Sahili zamanla yok olacaktır.

'Boğaçay Projesiyle deniz 750 metre içeri sokulmaktadır'

Boğaçay projesi, çay’ın denize döküldüğü yerden 750 metre içeri ve deniz seviyesinden 1,5 metre aşağı olacak şekilde yatağı kazılarak derinleştirilecek ve deniz suyunun içeri girmesi sağlanacaktır.

Bu proje uygulandığı takdirde deniz suyu tatlı suya göre daha yoğun olduğu için tatlı suyu itecek ve dolayısıyla 4 km mesafedeki Boğaçay kuyularından Antalya’ya saniyede 420 litre içme suyu verilen kaynağa doğru giderek bu su kuyularını tuzlandırmış olacaktır.

Antalya’nın en kaliteli içme suyu durumundaki bu su kaynaklarına zarar verecek projeye ise Çevre ve şehircilik Bakanlığı ÇED gerekli değildir kararı vermiştir

Bu proje gerçekleşirse, denizden gelen tuzlu suyun karışması sonucu bölgenin yer altı suları tuzlanarak kullanılmaz hale gelecek, apartman ve site bahçelerinden bile tuzlu su çıkarak bahçe bitkilerini bile kurutacaktır.

'Konyaaltı ve Lara Halkın Plajıdır'

Konyaaltı ve Lara plajları, ülkemizde halkın özgürce kullandığı çok nadir olan 'kent plajları'dır. 2,5 milyon Antalyalının her gün kolayca denize girdiği Konyaaltı plajı kentin batısında, Lara ise kentin doğusundadır. Halk evine en yakın olan plajları kullanır ve dolayısıyla plajlar halka aittir. Bu sahiller Türkiye’nin dört bir yanından gelen insanların da; akrabalarında, otellerde, pansiyonlarda kalarak denize girdikleri yerdir ve dolayısıyla da tüm Türkiye’nin sahilidir. Ayrıca yurt dışından gelen tatilcilerin de denize girdiği sahillerdir.

'Konyaaltı Sahili Toplamda 14 km’lik sahildir'

Konyaaltı sahilinin batı kısmında Antalya Limanı vardır. Halkın kullandığı alan ise toplamda 8 km’lik uzunluktadır. Konyaaltına yapılmak istenen 470 yatlık bu halkın kullandığı alan 1,2 km’sine yapılmak istenmektedir. Bu alan Boğaçay’ın denize döküldüğü alanın hemen batısıdır.

Sahilde günlük 60 bin insan denize girmektedir.

Antalya Konyaaltı sahilinin ilk bölümü olan Beach Parkta günlük 20 bin insan, sahilin batı kısmında ise 40 bin insan olmak üzere yaz aylarında sahilin tamamında günlük 60 bin kişi denize girmektedir. Bayram, özel ünler vb. zaman dilimlerinde bu rakam çok daha fazla artmakta ve halk adeta üst üste insan yığını olarak plaj kullanmaktadır. Bu kadar çok insanın her gün kullandığı plajın bir metresi bile tahrip edilemez.

Lara Sahilinde planlanan kruvaziyer liman plajın tam ortasındadır.

Lara Sahilinde liman halkın en rahat denize girdiği sahilin tam ortasına yapılmak istenmektedir. Devasa bir liman sahili adeta yutacak görünmektedir.

Lara bölgesinde yoğun bir nüfus vardır ve ulaşım kolaylığı ve de yakınlığı nedeniyle halk bu bölgede denize girmektedir.

Antalya yıllar önce genel tercihini yapmış ve 3T diye nitelendirilen tarım, turizm ve ticaret yapılacak şehir olarak yolunu çizmiştir.

'Beach Park projesi beton projesidir'

Konyaaltı Sahilinde Beach Park (adı neden İngilizcedir bilinmez!) projesi inşaatı başlamıştır.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Konyaaltı sahilinin ilk bölümü olan Beach Parkta uygulamaya başladığı proje sahili adeta betona gömen bir projedir. Yapımına başlanan proje ne doğaya, ne Antalya’ya, ne de değişen iklime uygundur.

Bu projede iklim değişikli asla dikkate alınmamıştır. Yapılan araştırmalar, Antalya’da sıcaklık yazları önceden en fazla 45 dereceye kadar çıkarken şu anda 50 dereceleri bulmaktadır. Bu proje uygulamaya konulunca, orada sıcaklık daha da artacak, hiç kimse yazın o bölgeye gitmeye cesaret edemeyecek, geceleri de taşın çektiği sıcaktan dolayı bölgeyi yeterli kullanamayacaktır.

Ayrıca parkta kullanılacak taşlar, hem dağlarımızı, hem de ormanlarımızı tahrip eden mermer ve taş ocaklarından çıkarılacak, böylece doğaya daha fazla zarar verilmiş olacaktır.

Projede ağaç dokusu neredeyse hiç yoktur, birkaç palmiye ağaçtan sayılmıştır. Gölgesi olmayan ve sayısı az palmiye bölgeye asla uygun değildir.

'Yanlış Projelerden Vazgeçilmelidir'

Antalya halkı ve Türkiye'nin farklı yerlerinden doğaseverler, çevre gönüllüleri, yaşam savunucuları ve ekolojistler olarak bu akıldışı projelerden vazgeçilmesini talep ediyoruz. “