“Covit-19” adı verilen virüsün yarattığı salgın bütün dünyayı vurdu.

Ama Türkiye bu hain mikrobu çok kolay yok edebilir.

Burada işte o kolay yolu açıklıyorum:

Biliyorsunuz, nerede bir tıkanma olur ise Cumhurbaşkanımız Erdoğan Hazretleri, hemen bir Kanun Hükmünde Kararname (KHK) yayımlar. Şu şöyle bu böyle olsun der; o iş de öyle olur.

Şimdi Sayın Erdoğan şöyle bir kararname yayımlamalıdır: “Covit ülkemizi hemen terk edecek! Terk etmez ise yargı gereğini yapacaktır!”

Bunu duyar duymaz Covit-19 virüsü pılısını pırtısını toplayıp alelacele ülkemizi terk edecektir. Çünkü, kim hakkında böyle bir açıklama gelirse yargımız gereğini yapmaktadır.

Diyelim bu olmadı, Covit direndi mi?

O zaman Covit’leri hemen STÖ yani Silahlı Terör Örgütü ilan eder, hakkından yine geliriz.

HAC’DAN GELENLER CAMİLERDE KARANTİNAYA ALINSIN

Allah’ın Evi’ni ziyaret edene Covit mikrobu ne yapabilir ki? Yine de bazı inanmamışlar, bunların hastalığa yakalanmış olabileceğini söylüyorlar. Ve hükümet, hacılarımızı öğrenci yurtlarına doldurup bekletiyorlar. Onlar da buralardan kaçmaya çalışıyorlar.

Halbuki Umreciler camilerde karantina altına alınmalıydılar. Böylece Allah’ın bu evlerinde sabah akşam ibadet eyler, hastalığı da inşallah def ederlerdi.

Hatta, “Virüs inananlara bir şey yapamaz. Ölürsek camide ölelim!” diyen mümin ve mümineler de onların arasına girip hulus-i kalb ile hizmet etmelidirler. Musahafalaşmak her derde devadır, demişler.

Ayrıca: Kâfirlerin icat ettiği ilaçları içmek yerine Zemzem suyu içmek bütün dertleri def edecektir inşallah!

CAMİLERDE HATİMLER İNDİRİLSİN

Bazı imansızlar dua etmek hastalığa iyi gelmez deseler de hulus-i kal ile yapılan duaların her derdi def ettiği muteber hadis kitaplarında yazılıdır.

Diyanet İşleri de hastalıkla mücadeleye katılarak sabahları dua seanslarını başlatmıştır ve bu tutum Covit-19 kâfirini titretmeye başlatmıştır.

Ayrıca, camiler niye boş tutuluyor ki? Bu binlerce hafızı bu Diyanet İşleri boşuna mı yetiştirdi? Camilerde sürekli hatimler indirilsin. İnşallah indirilen hatimler Covit’i def edecek, mübarek dualarımızın gücünü de bütün imansızlar görüp yaptıklarından nadim olacaklardır.

Hatta bu dualar minarelerden yayımlanmalı ki sokaklardaki Covitler bile duyarak helak olsunlar.

HOCALAR MUSKA YAZSINLAR

Bu zalim Covit-19’un ilacı olmadığına göre, onunla mücadelede nefesi keskin hocalarımıza büyük görev düşüyor. Her biri Allah dostu olan ve ne derlerse Allah’ın kabul buyurduğu hoca, şeyh taktımı derhal Ankara’da toplanmalı. Bunlar hızla muskalar yazmalı ve bu muskalar da muşambalara sarılıp boğazlara kolye misale asılmalıdır.

Hele hele bu muskalar Cübbezade Ahmet Efendi’nin imal ettiği zemzem suyu ile ıslatılırsa keskinliği kılıçtan bile fazla olacaktır.

Bu mübarek duaların gücü ile Covit kâfiri asla muska takan insana yanaşamaz ve onlar da virüsten korunmuş olur.

BEREKAT DUASI OKUNSUN

Salgın yüzünden üretim alanlarında sorunlar ortaya çıkmaya başladı. Bunun sonu kıtlık olabilir. Veya dışarıdan mal getirilmesi yüzünden fiyatlar çok yükselebilir. O yüzden tarikat şıhlarından ve melelerden bir takım oluşturulmalı. Bunlar fabrikalara, atölyelere ve hatta tarlalara gidip mikrobu def edecek ve tarlalarda verimi artıracak duaları okumalılar. Bu Allah dostlarının kutsal nefesleri sebebi ile bir fabrikada şimdi diyelim bin mal üretiliyorsa, duadan sonra o malın sayısı on bin olacaktır. Bir başak veren buğday sapında on başak ortaya çıkacaktır. Böylece mal bollaşınca fiyatı da kendiliğinden düşecek, halkımız da rahat eyleyecektir. Ve belki de ileride milletimiz, meydana gelecek bolluk yüzünden, “Allah bu Covit-19 virüsünden razı olsun!” diye dua bile edebilecektir.

ALKOLDE BANYO YAPAN MÜMİNELER

Müslümanlara göre, şarap içen Cehennemliktir.

Çünkü şarabda yüzde 12 gibi alkol vardır.

Amma velakin günümüzün mümin ve mümineleri birbirlerine yüzde 80’i alkol olan kolonyalar ikram ediyorlar. Vücutlarını onunla siliyorlar. Hatta yanmayacaklarını bilseler alkolle banyo yapacaklar.

Korkmayın ey iman sahipleri! İnanmış bir kalbe bu Covit kâfiri ne yapabilir ki?