
Hamas’tan Bahreyn Konferansı ve Yüzyılın Anlaşması hakkında açıklama
25-26 Haziran tarihlerinde Yüzyılın Anlaşmasının ilk adımı olarak Bahreyn’in başkenti Manama’da bir Amerika Konferansının düzenlenmesi planlanıyor
Gazze Şeridi'ndeki Hamas Hareketi Sözcüsü, Bahreyn'deki Amerika Konferansını tüm Filistinlilere bir darbe olarak niteledi.
Gazze Şeridi'ndeki Hamas Hareketi Sözcüsü Abdullatif el-Kanu yaptığı açıklamada; bu hafta Filistinli siyasi gruplarla koordineli olarak, Bahreyn Konferansına ve Yüzyılın Anlaşmasına ve onunla bağlantılı her şeye muhalefeti göstermek için çeşitli resmi faaliyetlerin gerçekleşeceğini söyledi.
Tesnim Haber Ajansı’nın aktardığına göre, Abdullatif el-Kanu şu ifadelerde bulundu: ‘Yüzyılın Anlaşmasıyla mücadelede ulusal bir plana dayanan bu faaliyetler, Salı günü Gazze'deki Rishad Al Shawa Salonu'nda yapılacak ulusal bir konferansla başlayacak.
Bu konferansla eş zamanlı olarak Manama Konferansına ve Filistin meselesini hedef alan bütün konferanslara olan muhalefeti açıklamak için Filistin’in bütün bölgelerinde genel bir grev düzenlenecektir.
Manama Konferansının ikinci günüyle eş zamanlı olarak Gazze şeridinde yürüyüş düzenlenecektir.
Yüzyılın Anlaşması ve Bahreyn Konferansı bütün Filistinlilere bir darbedir, Yüzyılın Anlaşmasına karşı çıkmak için tüm gruplarla istişare yoluyla, birlik içerisinde faaliyetlerde bulunulacaktır.’
25-26 Haziran tarihlerinde Yüzyılın Anlaşmasının ilk adımı olarak Bahreyn’in başkenti Manama’da bir Amerika Konferansının düzenlenmesi planlanıyor. Bu konferans, Filistinli muhalif grupların ve çeşitli Müslüman ülkelerin muhalefeti ile karşı karşıya kaldı.
BAHREYN KONFERANSI VE YÜZYILIN ANLAŞMASI
Beyaz Saray’ın İrail-Filistin barış planı Filistin topraklarıyla aralarında Lübnan’ın da olduğu komşu üç Arap ülkesinde 50 milyar dolar yatırım yapılmasını öngörüyor.
Lübnanlılarsa söz verilen 6 milyar dolarlık yatırımın İsrail’in kurulduğu 1948 yılından bu yana ülkelerinde yaşayan Filistinli mültecileri barındırmaya devam etmesi için rüşvet olarak görüyor.
LÜBNAN HÜKÜMETİ İSE DAVETLİ OLDUĞU KONFERANSA KATILMAMA KARARI ALDI
Planın ilk kısmının Beyaz Saray kıdemli danışmanı ve Başkan Trump’ın damadı Jared Kushner tarafından Bahreyn’de Salı günü yapılacak konferansta açıklanması bekleniyor. Lübnan hükümeti ise davetli olduğu konferansa katılmama kararı aldı.
FİLİSTİN YÖNETİMİ DE KONFERANSA KATILMIYOR
Filistin Yönetimi de konferansa katılmıyor ve Trump yönetimiyle İsrail tarafını tuttuğu gerekçesiyle 18 aydır anlaşma yapmayı reddediyor.
Lübnan’da demografik yapıda meydana gelebilecek değişiklikler en çok mevcut iktidar paylaşımı sistemiyle parlamentodaki koltukların yarısını ve cumhurbaşkanlığını elinde bulunduran Hristiyanları endişelendiriyor.
AP haber ajansına göre, planda İsrail ve Filistin’den söz edilmiyor ve Filistinliler’den ismen yalnızca dört kez bahsediliyor. Bunlardan biri, toplantıda konuşmacı rolü olan Batı Şerialı bir işadamından söz edilirken geçiyor. Diğer Filistinlilerin şüpheyle yaklaştığı bu kişi İsrailli yerleşimcilerle çalışıyor.
Trump yönetiminin 40 sayfalık plan tasarısında birçoklarının bölgede kalıcı çözümün tek yolu olarak gördüğü ‘iki devletli çözüm’ü desteklediğine dair bir içerik yer almıyor. Ayrıca sağlık, eğitim ve Batı Şeria, Gazze ile Mısır, Ürdün ve Lübnan’daki Filistinli topluluklar için geliştirilecek kamu hizmeti projelerinin ödeneğinin nereden geleceği belirtilmiyor.
Lübnan’ın protesto ettiği toplantıya İsrail’le barış anlaşması olan yegane iki Arap ülkesi Mısır ve Ürdün de yalnızca orta düzey yetkililer gönderiyor. Bu ülkeler de Filistinliler’in kabul etmeyeceği bir anlaşmaya destek vermeyi reddediyor.
Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şükrü Pazartesi günü yaptığı açıklamada ülkesinin konferansa teklifi dinlemek için gideceğini söyledi. Şükrü, Rus yayın kurumu Russia Today’e verdiği röportajda, planı geliştirme ve gözden geçirme hakkına sahip olduklarını belirtti.
FİLİSTİN LİDERİ ABBAS: ÖNCE DEVLET, SONRA EKONOMİ
Filistin lideri Mahmud Abbas ise Pazar günü yaptığı açıklamada “Çalışmanın ekonomik sorunları ele alması gerekiyordu, ancak esas problem siyasi olan” ifadelerini kullandı. Abbas, “Filistinliler bir varlık istiyor, devlet istiyor, ekonomi bunların ardından geliyor” ifadelerini kullandı.
Pazartesi günü El Halil’den Nablus’a Batı Şeria’nın birçok kentinde Bahreyn’deki konferansı hedef alan protesto gösterileri düzenlendi. Gösterilerde Trump ile Bahreyn kralının kuklaları yakıldı. Filistin yönetiminin merkezi olan Ramallah’taki göstericiler üzerinde “Bahreyn Atölyesi” yazılı bir tabut ile “Yüzyılın anlaşması lanetli” yazan pankartlar taşıdı. Başkan Trump, üzerinde çalışılan Ortadoğu barış planı için “yüzyılın anlaşması” ifadesini kulanmıştı.
NETANYAHU: ÖNCELİKLİ KONU GÜVENLİK
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ise hükümetinin planın içeriğini dinleyeceğini ancak planı destekleyecekleriyle ilgili söz vermeyeceğini söyledi. Netanyahu İsrail için öncelikli konunun güvenlik olduğunu vurguladı.
ABD’li birçok uzman da planı benzer nedenlerle eleştiriyor. Uzmanlar yönetimin güvenlik ve toprak paylaşımı konusunda belli bir önerisi olmaksızın ekonomik bir öneri sunmasının gerçekçi olmadığını belirtiyor.
İSLAMİ CİHAD: BAHREYN KONFERANSINI VE SONUÇLARINI ASLA KABUL ETMİYORUZ
Öte yandan, İslami Cihad Hareketi üyelerinden Filistin İslami Cihad Hareketi Liderlerinden Halid el-Betaş, Filistin meselesini unutturmayı hedefleyen Bahreyn Konferansını asla kabul etmeyeceğiz açıklamasında bulundu.
Betaş; ABD Başkanı Donald Trump, Bahreyn Konferansı vasıtasıyla Filistin milleti aleyhinde olan Yüzyılın Anlaşmasını icra etmeye çabalıyor dedi.
Filistin İslami Cihad Hareketi Liderleri; ‘ABD, Yüzyılın Anlaşmasının ilan etmek amacıyla bazı Arap liderlerin katılacak olmaları ve hatta bu anlaşmanın bütçesinin büyük bir kısmını onların temin edeceği için Bahreyn’i ilan etti’ açıklamasında bulundu.
Betaş; Trump’ın Damadı Kushner'in Filistin’e ve Arap ülkelere 50 milyar dolar yatırıp yapılması vaadine ise bu para Filistinlilere ve Araplara Yüzyılın Anlaşmasını kabul etmeleri için verilecek büyük bir rüşvettir değerlendirmesinde bulundu.
El-Betaş; Yüzyılın Anlaşmasının sadece Filistin milletini hedef almadığını aynı zamanda Arap ümmetini de hedef aldığını savunarak konferansla eş zamanlı olarak bir çok açıklamanın ve protesto eylemlerinin yapılacağını bildirdi.
Betaş, “Siyonist rejimi, ABD oluşturdu şimdi ise bazı Arap ülkeleri bu rejimi koruma görevini üstlenmiş durumdalar” dedi.
Kaynak: Tesnim Haber Ajansı/Amerika'nın Sesi