
CHP'li Ünal: 1 Ay geçinmeye yeter mi
TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu CHP Sözcüsü Ünal Demirtaş, Bakan Zehra Zümrüt Selçuk’un yanıtlaması istemi ile bir soru önergesi verdi.
Ünal Demirtaş, dünyada ekonomisi güçlü olan, sosyal devleti ilkesini tam anlamıyla uygulayan ülkelerin, çalışanların yaşadığı sorunları çözmek için çaba sarf ettiklerine vurgu yaparak “Bu devletler, bir yandan istihdamı korumaya çalışırken, bir yandan da tüm çalışanların yaşadıkları gelir kayıplarını telafi edecek düzeyde ve sürede doğrudan nakit destekler veriyorlar. Bizim ülkemizde ise bu zor günlerde çalışanlara, Anayasamızdaki Sosyal Devlet İlkesi çiğnenerek, asgari ücretin ve açlık sınırının altında olan 1.752-tl. ve 1.177-tl. sefalet ücreti veriliyor. Bu kabul edilemez. Bu sefalet ücretleri sadece kira, elektrik, su, doğalgaz faturalarını bile karşılamaya yetmez. Sayın Bakana soruyorum: Verilen bu ücretler bir ay geçinmeye yeter mi?” dedi.
KIRILGAN EKONOMİLERDE ÇİFTE KRİZ YAŞANIYOR!
Salgının görüldüğü diğer ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de coronavirüs nedeniyle, hayatın her alanını etkileyecek olumsuz sonuçlar birer birer ortaya çıkmaya başlamıştır. Dünyanın en kırılgan ekonomileri arasında gösterilen, makyajlı TÜİK verilerine göre bile %14’lere varan işsizliğe ulaşan büyük bir durgunluk ve krizin içinde olan ülkemiz ekonomisi, tüm dünyayı etkisi altına alarak “pandemi” ilan edilen coronavirüs salgınının ülkemizde de başlamasının ardından, sağlık krizi ile birlikte çok daha büyük ve derin bir ekonomik kriz ile karşı karşıya kalmıştır. Sadece ülkemizde değil, tüm dünya da coronavirüsü salgını nedeniyle küresel ölçekte büyük bir sağlık ve ekonomi krizi yaşanmaya başlamıştır. Coronavirüsün çıkardığı krizden önce de kronikleşmiş ve yapısal sorunları olan ve büyük bir ekonomik krizin içinden geçen ülkemiz ekonomisi, tüm dünya ekonomilerine ağır darbe vuran coronavirüsü sonrası çok daha büyük bir kriz ile karşı karşıya kalmıştır. Yani ülkemiz, hem dışa bağımlı yapısal ve kronikleşmiş sorunları nedeniyle, hem de coronavirüsü salgını sonucu ortaya çıkan küresel kriz nedeniyle, çifte ekonomik kriz yaşamaya başlamıştır. Coranavirüsü krizi, yapısal sorunu olmayan ve ekonomisi güçlü ülkelerde ağır tahribat ortaya çıkarmaz iken, bizim ülkemizdeki gibi ekonomisinde yapısal ve kronikleşmiş sorunları olan, ekonomisi zayıf ve kırılgan olan ülkelerde ise çok daha ağır sonuçlar ortaya çıkarmaya başlamıştır. Maalesef bütün uluslararası kuruluşlar, 2020 yılında ülkemiz ekonomisinin %5’e kadar oranlarda küçülebileceğini öngörmektedirler. Bunun da en önemli sonucu büyük bir işsizlik dalgası olacaktır.
İLO’NUN AÇIKLAMASI KAYGI VERİCİ!
Yaşanan bu büyük salgın, sosyal hayatı ve iş hayatını uzun süre durduracak ve değiştirecek ölçüde olduğu için iş ve çalışma yaşamını da derinden sarsacak olumsuz sonuçları olacaktır. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), yeni tip coronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle işletmelerin tam veya kısmi olarak kapatılmasının, dünyadaki iş gücünün yüzde 81’ini yani 2.7 milyar çalışanı etkilediğini, küresel çapta iş saatlerinde keskin düşüşün devam ettiğini, küresel iş gücünün yarısını oluşturan kayıt dışı ekonomideki yaklaşık 1,6 milyar işçinin geçim kaynaklarını kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğunu, 2020 yılı başından bu yana küresel çapta iş saatlerinde yüzde 10,5 daralma yaşanacağını, bu sebeple de 305 milyon tam zamanlı çalışanın işsiz kalabileceğini açıklamıştır.
İŞSİZLİK PATLAYACAK!
Bu çifte kriz nedeniyle coronavirüsün ülkemiz ekonomisi ve çalışanlar üzerindeki yıkıcı etkisi de çok daha büyük boyutlara ulaşmıştır. Maalesef ülkemizde coronavirüsün ortaya çıkardığı olumsuz ağır ekonomik tablonun en büyük faturasını da ödeyecek kesimlerin başında da emeğiyle geçinen işçiler gelmektedir. Ülkemiz ekonomisinin kısa vadede düzelme ve toparlanma imkanı da gözükmemektedir. Önümüzde hem sağlık, hem de ekonomik açıdan son derece belirsiz bir süreç vardır. İşsizlik, coronavirüs salgını öncesinde çok temel bir sorun olarak ülkemizin gündeminde yer almaktaydı. Coronavirüsün yarattığı büyük ekonomik tahribatın olumsuz sonuçları henüz TÜİK istatistiklerine yansımamıştır. Her ne kadar şu an kamuoyuna açıklanmış codoravirüsünü krizinin istihdama etkileri ile ilgili bir resmi verisi olmasa da, bu krizin işsizliği patlatacağı şimdiden söylenebilir. Coronavirüs etkilerini tüm dünyada göstermeye başladıktan sonra “Küresel ekonomik görünüm" raporunu açıklayan IMF, 2020 yılı için Türkiye’ de yüzde 5 küçülme ve yüzde 17,2 işsizlik oranı olacağını öngördüğünü açıklamıştır. Diğer uluslararası kuruluşlar da ülkemiz ekonomisi için benzer şekilde olumsuz rakamlar açıklamışlardır.
ÇALIŞANLAR KADERİNE TERK EDİLDİ!
Coronavirüsü sonrası yapılan düzenlemeler ile her türlü iş veya hizmet sözleşmesi, kanun yürürlüğe girdikten sonra 3 ay süreyle ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller dışında, işverence feshedilemeyeceğine ve işverenin 3 aylık süre içerisinde işçiyi tamamen veya kısmen ücretsiz izne ayırabileceği hakkı tanınmıştır. Ayrıca coronavirüs kaynaklı kısa çalışma ödeneğinden, işverenin kısa çalışma talebinin uygun bulunmasına bağlı olarak; kısa çalışma başladığı tarihten önceki son 60 hizmet akdine tabi olup, son üç yıl içinde en az 450 gün prim ödenmiş olması halinde kısa çalışma ödeneğinden yararlanmaya hak kazanan işçiler, aldıkları brüt maaşa göre (en az asgari ücret alınıyor ise) 1.752 lira ile 4.380 TL arasında kısa çalışma ödeneği almaktadırlar. Ayrıca, işveren tarafından ücretsiz izne ayrılan ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayanlar ile 15 Mart 2020 tarihinden sonra iş sözleşmesi fesih edilen ve işsizlik ödeneğinden yararlanamayanlara günlük 39,24 tl. aylık toplam 1.177-tl. ücretsiz izin maaş desteği yapılacaktır. Bu yetersiz ve eksik düzenlemeler ile maalesef çalışanlar siyasi iktidar tarafından kaderlerine terkedilmişlerdir. Asgari ücretin bugün itibarıyla net 2.324-tl.olduğu ülkemizde, Türk-İş’in 2020 Nisan ayı “açlık ve yoksulluk sınırı” araştırmasına göre, 4 kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarının (açlık sınırı) 2 bin 374 lira olduğu, gıda harcaması ile giyim, konut (kira, elektrik, su yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarının ise (yoksulluk sınırı) 7 bin 732 lira 91 kuruş olduğu, bekar bir çalışanın "yaşama maliyeti" nin aylık 2 bin 883 lira 88 kuruş olduğu açıklandı.
SOSYAL DEVLET İLKESİNE UYULMALI!
Yapılması gereken, kuruluş amacıyla işçilere ait olan İşsizlik Sigorta Fonu’ndaki 131 milyar 972 milyon 739 bin lira kaynağın işten ücretsiz izne çıkarılan veya kısa çalıştırılan, kayıtlı veya kayıtdışı çalışan tüm işçilerin yararlanmasını sağlayacak düzenlemeler yapılarak, salgın tehlikesinin geçeceği ve işçilerin tekrar çalışabileceği bir döneme kadar en az asgari ücret miktarı kadar ödeme kararı alınmalıydı. Anayasamızda belirtilen Sosyal Devlet İlkesi böylesine zor günlerde tam anlamıyla yaşama geçirilmeliydi.
MAĞDURİYETLER GİDERİLECEK Mİ?
CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, önergesinde şu soruların yanıtlanmasını istedi;
1) Önergenin cevaplandığı tarih itibarıyla; İŞKUR’a coronavirüsü salgını nedeniyle kanun kapsamına alınan hak sahibi işçilerin “kısa çalışma ödeneğinden” yararlanmaları için toplam kaç işyeri başvuru yapmıştır?
2) Önergenin cevaplandığı tarih itibarıyla; İŞKUR’a coronavirüsü salgını nedeniyle “kısa çalışma ödeneğinden” yararlanmaları için toplam kaç işçi adına başvuru yapılmıştır?
3) Önergenin cevaplandığı tarih itibarıyla; İŞKUR’a coronavirüsü salgını nedeniyle başvurulan işçilerden kaç işçi “kısa çalışma ödeneğinden” yararlanmıştır?
4) Önergenin cevaplandığı tarih itibarıyla; İŞKUR’a coronavirüsü salgını nedeniyle başvurulup “Kısa çalışma ödeneğinden” yararlanan işçilere toplam da ne kadar ödeme yapılmıştır?
5) Önergenin cevaplandığı tarih itibarıyla; İŞKUR’a coronavirüsü salgının nedeniyle kanun kapsamına alınan hak sahibi işçilerin “ücretsiz izin maaş desteğinden ” yararlanmaları için toplam kaç işyeri başvuru yapmıştır?
6) Önergenin cevaplandığı tarih itibarıyla; İŞKUR’a coronavirüsü salgını nedeniyle “ücretsiz izin maaş desteğinden” yararlanmaları için toplam kaç işçi adına başvuru yapılmıştır?
7) Önergenin cevaplandığı tarih itibarıyla; İŞKUR’a coronavirüsü salgını nedeniyle adına başvurulan işçilerden kaç işçi “ücretsiz izin maaş desteğinden ” yararlanmıştır?
8) Önergenin cevaplandığı tarih itibarıyla; İŞKUR’a coronavirüsü salgını nedeniyle başvurulan “Ücretsiz izin maaş desteğinden” yararlanan işçilere toplam da ne kadar ödeme yapılmıştır?
9) Sizce asgari ücretin ve açlık sınırının altında olan aylık 1.752-tl olan “kısa çalışma ödeneği” ve aylık 1.177-tl. olan “ücretsiz izin maaş desteği” ile bir aile bir ay süresince geçinebilir mi?
10) Eğer geçinemezse ise, coronavirüsü nedeniyle işsiz kalan ya da geliri düşen kayıtlı veya kayıtdışı tüm işçileri kapsayacak “kısa çalışma ödeneğini” ve “ücretsiz izin maaş desteğini” asgari ücret düzeyine çıkaracak ve çalışanların tüm mağduriyetlerini giderecek yeni bir paket açıklamayı düşünüyor musunuz?