Futbolun ve flamenkonun izinde 'Madrid'

Futbolun ve flamenkonun izinde 'Madrid'

İspanya denince akla gelen iki büyük şehirden bir tanesi olan Madrid, finans, sanat ve spor gibi pek çok alanda liderliği elinde tutuyor. Ancak aklınıza buranın soğuk ve ciddi bir şehir olduğu gibi bir fikir gelmesin, Madrid’e gittiğinizde çok kültürlülüğü ve Akdeniz insanının sıcaklığını hissedecek, bu güler yüzlü ve enerjik şehre bayılacaksınız.

Futbolun neredeyse bir din sayıldığı, görkemli barok mimariye sahip binalarıyla göz kamaştıran, Dali, Miró, Goya ve Picasso gibi sanatçıların eserlerini bulunduran müzeleriyle sanatseverleri mutlu eden ve elbette İspanyol mutfağıyla kesinlikle keşfedilmesi gereken bir şehir Madrid.

Madrid’de gezilecek yapılar arasında belki de en güzeli ve en popüleri Palacio Real de Madrid adlı saray. Madrid’in kalbinin attığı meydan Puerta del Sol. Bu yarım daire şeklindeki meydan ortasında yer alan Kral Charles’in at üzerindeki heykeliyle de son derece ünlü.

Madrid Prado Müzesi, dünyanın en ünlü ve en önemli sanat müzelerinden biri. Müzede eserleri yer alan son derece önemli sanatçılar arasında Goya, Velazquez, Raphael, Bosch ve Rubens bulunuyor. Genelde modern sanat eserlerinin sergilendiği Reina Sofia Müzesi’nde ise Picasso’nun en ünlü ve en önemli eserlerinden Guernica adlı tabloyu görebilirsiniz.

Almudena Katedrali ise Gotik mimariyi tüm ihtişamıyla ile gözler önüne seren ve iki adet kulesiyle epey dikkat çeken bir tarihi yapı.

Santiago Bernabeu Stadyumu, sadece futbol meraklılarını değil herkese etkileyebilecek bir yer çünkü burası dünyanın en lüks stadyumu olmasıyla da ünlü. Örneğin soyunma odalarında yer alan jakuziler, yedek kulübelerindeki uçak koltuğunu anımsatan süper lüks deri koltuklar, yine şeref tribünündeki beyaz ceylan derisinden yapılmış koltuklar gerçekten görülmeye değer.

Özellikle Şampiyonlar Ligi maçlarının olduğu geceler Madrid’de hayat futbola odaklanıyor. Ancak bir maça gitmek isteyip bilet bulamazsanız üzülmeyin, futbolun bir yaşam biçimi gibi gören Madridliler maçları dışarıda izlemeyi de çok seviyor.

İspanyol mutfağının paylaşımlı küçük lezzetleri tapasları sunan birçok restoranı bulabilirsiniz. Asırlık Mercado de San Miguel’in içindeki standlarda tapas’ların yanı sıra balık kızartması ve paella gibi İspanyol lezetleriyle karnınızı doyurabilir, peynir, jambon, şarap gibi taze yerel lezzetleri satın alabilirsiniz.

16. yüzyıldan beri İspanya’nın başkenti olan Madrid size hem bir büyük şehirden beklediğiniz çeşitliliği ve enerjiyi hem de bir turistik seyahatte yaşamak istediğiniz kültürel, sanatsal ve gastronomik deneyimleri sunacak.