Haberde İmamoğlu, "genel seçimlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a karşı yarışabilecek, uluslararası arenada en çok tanınan muhalif liderlerden biri" diye nitelendirildi.

"Erdoğan'ı gölgede bırakan İstanbul Belediye Başkanı, siyaset yasağıyla karşı karşıya" başlıklı haberde, davanın İmamoğlu'nun cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olma ihtimalini ortadan kaldırmak için açıldığı değerlendirmesine de yer verildi.

İstanbul merkezli EDAM araştırma vakfından Sinan Ülgen "Yetkililer, İmamoğlu'nu yarışta saf dışı bırakmaya yeltenebilir. Böyle bir durumda muhalefetin eli kolu bağlı kalır çünkü bunun ardından gelecek olası baskıları meşrulaştırma endişesiyle, karara karşı herhangi bir protesto çağrısı yapamazlar" ifadelerini kullandı.

Independent Türkçe'nin aktardığı habere göre; Seçimler öncesinde muhalefetin henüz bir aday belirlemediğine dikkat çekilirken, İmamoğlu'nun yanı sıra Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın da öne çıkan isimlerden olduğu ifade edildi.

Yavaş, dün attığı tweetinde İmamoğlu'na davada destek verdiğini belirterek, "Gençlerimize olan sorumluluğumuz ve demokrasiye olan inancımla yanındayım" demişti.

Ne olmuştu?

Cumhuriyet Halk Partisi'nden İmamoğlu ve AK Parti'den Binali Yıldırım'ın yarıştığı Mart 2019'daki İstanbul ara yerel seçiminin sonuçları, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından iptal edilmişti. 23 Haziran 2019'da tekrar düzenlenen seçimlerdeyse İmamoğlu oyların yüzde 54,22'sini alarak kazanmıştı.

Ekim 2019'da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi'ne katılmak için Fransa'ya giden İmamoğlu için isim vermeden "Avrupa'ya giderek Türkiye'yi şikayet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek" ifadelerini kullanmıştı.

İBB Başkanı ise 4 Kasım'da gazetecilerin Soylu'nun sözlerine dair yorumunu sorması üzerine “31 Mart'ta seçimi iptal edenler ahmaktır” demişti.

Bunun üzerine İmamoğlu hakkında "YSK üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle" dava açılmıştı.