'Gibi' sahnesi gibi... 'Fransızca öğrenin' tavsiyesi alan Deniz Bağrıaçık, o anları anlattı

Habertürk ekranında 'Fransızca öğrenin' tavsiyesi alan akademisyen Deniz Bağrıaçık, kendisine verilen tavsiye karşısında yaşadığı şaşkınlık dolu o anları anlattı.

Avukat Kerim Üster'in canlı yayında Sorbonne'da doktora tezi hazırlayan, akademide Fransızca ve İngilizce dersler veren Deniz Bağrıaçık'a Fransızca öğrenmesini tavsiye etmesi sosyal medyada gündem ve alay konusu olmuştu. Bağrıaçık'tan konuyla ilgili açıklama geldi.

ŞAKA GİBİ 'FRANSIZCA' TAVSİYESİ

Geçen hafta Habertürk TV'de Fransa'daki olaylar konuşulurken ilginç anlar yaşanmıştı. Mehmet Akif Ersoy'un sunuculuğunu üstlendiği Ana Haber Bülteni'nde Avukat Kerim Üster'in France 24'te yorumculuk yapan, Sorbonne'da doktora tezi hazırlayan, akademide Fransızca ve İngilizce dersler veren Deniz Bağrıaçık'a yönelik sözleri şaşkınlığa uğratmıştı.

MANSPLAINING...

Bağrıaçık'a 'Fransızca bir öğrenin de' diyen Üster'e Mehmet Akif Ersoy; "Yayında ırkçılık gibi oldu. Fransızca öğrenmese ne olur? Bilmeyebilir, bilmese ne olur?" ifadeleriyle Üster'e tepki göstermişti. Üniversitede Fransızca dersler verdiğini hatırlatan Bağrıaçık; "Kimse Fransızca bilmek zorunda değil..." demişti.

GİBİ SAHNESİ GİBİ

Üster'in Dr. Bağrıaçık'a karşı konuşma tarzı sosyal medyada gündem olmuş ve 'mansplaining' (erbilmişlik) yaptığına dair çok sayıda tweet atılmıştı. Hatta o anlar Exxen'de yayınlanan meşhur dizi Gibi'nin bir sahnesini de anımsatınca, sosyal medya yıkıldı.

"DERDİMİ ANLATABİLECEK KADAR KONUŞTUĞUMU DÜŞÜNÜYORUM"

Görüntülerin sosyal medyada çok sayıda paylaşılmasının ardından Deniz Bağrıaçık'tan yeni açıklamalar geldi. Halk TV canlı yayınında konuşan Bağrıaçık, 'Fransızcanızı ilerletebildiniz mi?' sorusuna 'Ben derdimi anlatabilecek kadar konuştuğumu düşünüyorum.' dedi ve şöyle devam etti:"Böyle oluyor, bazı şeyleri çok içselleştiriyoruz. Ben o an 'erbilmişlik' olarak düşünmedim o anda. Cevabımı verip geçiyorum çünkü böyle durumlarda herkese de tavsiye ediyorum. Tartışma programlarında sakinliği korumak çok önemli yoksa tartışamıyoruz zaten. Farklı fikirlerde olmamız da çok güzel, birbirimizi besliyoruz. Zaten bu algoritmalarla bir yerlere hapsoluyoruz. Aradığımızın ötesine maalesef geçemiyoruz. Bazı şeyleri çok içselleştiriyoruz. Cenevre Üniversitesi'nde toplumsal cinsiyet konusunu çalıştım. İtiraf edeyim; inanın ben bile o şekilde düşünmemiştim. Bir de gündelik hayatta maalesef toplumsal cinsiyetin yansıması olan birçok farklı ayrımcılığa maruz kalıyoruz."