Milli Eğitim Bakanlığı önüne gelen Eğitim İş Sendika üyesi eğitimciler, okullarda seçmeli ders olarak dini içerikli derslerin veli ve öğrencilere dayatıldığı konusuna dikkat çekmek için basın açıklaması yaptı.

Kar ve soğuk havaya aldırış etmeden MEB önünde kaldırımda toplanarak “Dayatmaya hayır, dersini sen seç” pankartı açan eğitimciler, açıklamalarını bitirince bakanlık özel güvenlik görevlilerinin müdahalesi ile karşılaştı. Bakanlık özel güvenlik görevlilerinin müdahalesine “buna yasal yetkiniz yok” diyerek karşı çıkan sendika üyesi eğitimciler itilerek uzaklaştırılmak ve pankartları ellerinden alınmak istedi.

Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım da Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’a seslenerek, “eğer konuşmalarındaki çağdaşlık vurgusu takiyye değilse, derhal harekete geçmeli, seçmeli dersleri tüm okulları imam hatipleştirmenin bir aracı olarak kullanmaya çalışan bu yöneticilere yönelik idari soruşturma başlatmalıdır” dedi.

Basın açıklamasında okullarda dini içerikli seçmeli derslerin seçilmesi konusunda veli ve öğrenciler üzerinde baskı uygulandığını ileri süren Eğitim İş Sendikası Genel Başkanı Orhan Yıldırım, “Sendikamızın ulaştığı MEB'in iç yazışmalarında öğrencilere pozitif bilimlerle/sanatla/sporla/yabancı dillerle ilgili dersleri seçtirmeyip dini içerikli derslerin dayatılacağını ortaya koymuştur” dedi.

OKUL MÜDÜRLERİNE SEÇMELİ DERS DAYATMASI

Yıldırım açıklamasına şöyle devam etti:

“İl Milli Eğitim Müdürlüklerinden İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerine gönderilen talimatta dini içerikli dersler olan Kuran'ı Kerim, Peygamberimizin Hayatı ve Temel Dini Bilgiler derslerinin seçilmesi için ilçe müdürlerine büyük rol düştüğünün altı çizilmektedir. İlçe milli eğitim müdürlerinin de bu talimatı görev kabul edip, okul müdürlerine seçmeli derslerde nasıl dayatma yapacaklarına dair sunum hazırlamış olduğu da sendikamızın eline geçen belgelerden anlaşılmaktadır.

Belli ki dayatılan 3 dersten başka dersleri almayı talep edecek çocuklarımıza yine "bu dersi verecek öğretmen yok" yalanı, tozlu raflardan çıkarılıp hazırda bekletilmektedir. Bilinsin ki biz bu oyunu daha önce izledik ve mücadelemizle bu oyunu bozduk! Aynı oyunun sahnelenmesine izin vermeyeceğiz!

Eğitim-İş olarak uyarıyoruz: ‘Çocukların zihinsel yönelim ve becerilerine göre bir eğitimden geçmelerini sağlayacak sistem’ lafını dilinden düşürmeyen Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, başında oturduğu Bakanlıkta kendi söylemiyle bu kadar çelişen bir uygulamanın nasıl olduğunu kamuoyuna açıklamalıdır. Eğer konuşmalarındaki çağdaşlık vurgusu takiyye değilse, derhal harekete geçmeli, seçmeli dersleri tüm okulları imam hatipleştirmenin bir aracı olarak kullanmaya çalışan bu yöneticilere yönelik idari soruşturma başlatmalıdır.”

BALIK: NAGEHAN GİBİLERİNİ KINIYORUM

Açıklamaya destek veren Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık da Gazeteci Nagehan Alçı’nın “Öğretmenler rahata alıştı” açıklamasını eleştirerek, “Öğretmenlere yatıyor diyen bir basın mensubu olduğunu iddia eden, besleme, yandaş bir Nagehan vardı. Öğretmenleri yatmakla suçlayanlara karşı şunu söylüyoruz: Asıl yatanlar 8 aydır hiçbir önlem almayan Milli Eğitim Bakanı’dır. Tüm öğretmenler görevi başındadır. Nagehan ve Nagehan gibilerini kınıyorum” dedi.