İşte AKP'nin referandum sloganı

İşte AKP'nin referandum sloganı

Hükümet sözcüsü Numan Kurtulmuş AKP'nin referandum kampanyasında kullanacağı sloganı Bakanlar kurulu sonrası basın toplantısında açıkladı. Kurtulmuş "referandum sürecinde Kampanyamızın sloganı, 'Kararımız evettir'. Yeni Türkiye, güçlü Türkiye, Türkiye'nin sorunlarını aşacağı etkin bir yürütme sisteminin kurulabilmesi için evettir" dedi.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, bazı büyük kamu kuruluşlarının Varlık Fonu’na devredilmesine ilişkin olarak, “Ülke ekonomisinin kendi ayakları üzerinde durabilecek, olası birtakım ekonomik salvolara karşı kendisini koruyabilecek daha dinamik bir yapıya kavuşması öngörülmektedir” dedi. Referanduma ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, “Bugün Türkiye, bir Suriye, bir Irak, Libya, Yemen olmadıysa bunun en temel sebeplerinin başında gelenlerinden birisi Türkiye’de sandığın ortada olmasıdır. Vatandaşlarımız darbe dönemlerinden sonra bile iş başındaki darbecileri hür iradeleriyle, sandıklarda verdikleri oylarla iş başından indirebilmişlerdir. Allah’tan ortada sandık var. Bizatihi bu referandum sandığının, bu halk oylaması sandığının ortada olması bile Türkiye’nin demokrasinin gücünü gösteren önemli bir göstergedir. Kimisi evet diyecek, kimisi hayır diyecek. Kampanya açık bir şekilde ortaya konacak. Herkes bu süreç içerisinde, kendi perspektifinden niye hayır veya evet dediğini ortaya koyacak. Bu bir parti seçimi değildir. Herhangi bir parti seçime giriyor değildir. Burada farklı partiler evet etrafında kanaatlerini belirtiliyor. Hayırda da aynı şekilde, herkes evet ya da hayır ne diyecekse onu kampanya sırasında açık bir şekilde ortaya koyacaktır. Bu yarış açık, şeffaf demokratik bir yarıştır. Bu olgunluk içinde bu kampanya yürütülecek. Biz, pozitif bir kampanya yürütüyoruz. Kampanyamızın sloganı, ‘Kararımız evettir’. Yeni Türkiye, güçlü Türkiye, Türkiye’nin sorunlarını aşacağı etkin bir yürütme sisteminin kurulabilmesi için evettir. Biz, kampanya boyunca bu eveti anlatacağız. Halkımızın büyük bir çoğunluğunun evete destek vereceğini şimdiden görüyoruz. Nihayetinde de söz de karar da milletindir” şeklinde konuştu.


ASTANA GÖRÜŞMELERİ


Astana görüşmelerinde gelinen aşamanın sorulması üzerine Kurtulmuş, “Astana süreci, Cenevre sürecinin alternatifi ya da rakibi değildir. Astana’da ortaya çıkmış olan bu müzakere ortamı, hiç şüphesiz Cenevre sürecini de etkileyecek. Biz, Türkiye olarak Cenevre sürecine de destek veriyoruz. Bizim amacımız, Astana, Cenevre nerede olduğu farketmez, bir an evvel barış görüşmelerinin tamamlanması ve Suriye halkının istediği adil ve kalıcı bir barışın ortaya konmasıdır” dedi.


İncirlik Üssü’ne ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, “Almanların keşif uçuşları sırasında elde ettiği bilgilerin bir kısmını bizimle paylaştıklarını biliyoruz. Ancak, isteriz ki bu koalisyon güçleri ellerindeki bütün bilgileri tamamen bizimle paylaşsın. Biz de tamamen onlarla paylaşalım. Çünkü, sahada Türkiye silahlı mücadele veren neredeyse tek ülkedir. Hem DEAŞ’a karşı yoğun bir mücadele veriyoruz hem de aynı şekilde PYD, PKK unsurlarının Türkiye’ye zarar vermesini önleyecek her türlü girişimi yapmaya çalışıyoruz. Bizim müttefiklerimizden beklediğimiz, sadece DEAŞ’a karşı bilgi, bulguların ya da istihbaratın paylaşılması değil, aynı şekilde PYD, PKK unsurlarının da Türkiye’ye karşı hareketlenmeleri konusunda Türkiye’nin bilgilendirilmesidir. Son zamanlarda bilgi, istihbarat paylaşımında olumlu gelişmeler vardır ama bütün bilgilerin paylaşıldığı bir istihbarat paylaşımını da beklediğimizi ifade etmek isterim” şeklinde konuştu.


FETÖ İLE MÜCADELE

 

FETÖ ile mücadele kapsamında gözaltına alınan pilotlardan 180’inin tekrar görevlerine döndüğü yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine Kurtulmuş, “Bir kişinin itirafçı olması demek o kişinin mahkeme sürecinde aklandığı anlamına gelmez. Dolayısıyla bu mahkeme süreçlerinin ilgili TSK personeli bakımından sonuçlanması beklenecektir. Gerekli adımlar atılır, mahkemeler sonucunda ortaya olumlu bir sonuç ortaya çıkarsa” diye konuştu.


IŞİD’E YÖNELİK OPERASYONLAR


Kurtulmuş, IŞİD’e yönelik operasyonlara ilişkin, “Biz, bütün terör örgütlerine diz çöktüreceğiz’ derken hamasi bir retorikle bunu söylemiyoruz. Bu terör örgütlerine mutlaka diz çöktürülmesi Türkiye’nin bekası için zorunludur. Eninde sonunda bütün terör örgütlerine diz çöktüreceğiz. DEAŞ’a, PKK’ya, FETÖ’ye karşı bütün operasyonlar yapılacak. Hem tedbirlerimizi alacağız hem de Türkiye’nin içerisinde bu örgütlere destek verenleri bulup çıkartıp bunları yargı önüne çıkartacağız. Son DEAŞ operasyonu da bu kapsamda yapılmış bir çalışmadır” ifadelerini kullandı.


AHMET TÜRK’ÜN AÇIKLAMASI

 

Eski Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’ün “Çözüm için diyalogdan başka bir seçenek yok” şeklindeki açıklamasının sorulması üzerine Kurtulmuş, “Bu açıklamanın birinci kısmını değerlendireyim. Yıllardır HDP’lilere şunu söylüyoruz, ‘Halkın oylarıyla seçilmiş bir partinin parlamentoda varlığı Türkiye demokrasisi için bir imkandır’. Hep bunları söyledik ama dönün oy aldığınız halka ihanet eden, elinde silah bulunan, halka karşı silah kullanan, halkın yaşadığı şehirlerin sokakların içine bombaları yerleştiren terör örgütüne karşı durun, biz sizinle beraber değiliz, bu yaptıklarınızı asla tasvip etmiyoruz deyin, terörle aranıza mesafe koyun. Terörü lanetleyin. Ne yazık ki HDP’deki bazı milletvekilleri, siyasetçiler bunu yapamadılar ve terörle arasına mesafe koymak şöyle dursun sanki terör örgütünün bir yan koluymuş gibi hareket ettiler. Teröristlerin cenazelerine katıldılar. Terör örgütünün lojistik anlamda desteklenmesine katkıda bulundular. Biz, Sayın Türk’ün bu açıklamalarının çok daha yüksek sesle söylenmesinin faydalı olacağı kanaatindeyiz. Ama, maalesef çok geç olmuştur. Bundan sonra biz Türkiye’ye karşı, bölgedeki halkımıza karşı acımasızca bu şekilde terör faaliyetlerini sürdüren örgütün diz çöküp, bu terör faaliyetlerini yapamaz noktaya gelmesinden başka hiçbir imkan elimizde kalmamıştır” şeklinde konuştu.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 18 maddelik anayasa değişiklik paketinin tamamını onaylayacağına işaret eden Kurtulmuş, böylece referandumun tarihinin belli olacağını ifade etti.


Varlık Fonu konusunda muhalefetin eleştirilerinin ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, “Daha etkin bir şekilde kuruluşların yönetimi sağlanacak. Bundan şüpheniz olmasın. Varlık Fonu’nun bizatihi kendisi milli bir kuruluştur. Milli ekonomiyi, ekonominin milli tarafını güçlendirmek için atılmış olan bir adımdır. Düyun-u Umumiye ise, ekonominin gayri milli olmasını sağlayacak bir amaçla atılmış bir adımdı. Yanlış, yersiz ve alakasız bir benzetmedir” diye konuştu.