Kronik ağrılara yeni yöntem; Radyofrekans

Kronik ağrılara yeni yöntem; Radyofrekans

Ortopedi ve Travmatoloji doktoru,Opr. Dr. Can Yapıcı, eklem ağrıları konusunda önemli bilgilendirmede bulunuyor

Bel, omuz ve diz rahatsızlığı olan hastalar, dayanılmaz ve sonu gelmez ağrı şikayetleri ile hekimlerin kapısını çalıyor. Çünkü bu ağrılar çoğu zaman hastaların hayat kalitesini düşürüyor. Hastalar ise ameliyat korkusuyla çoğunlukla tedaviye tereddütle yaklaşıyor. Artık ameliyat gerektirmeyen durumlarda radyofrekans tekniği ile hastaların ağrılarını sona erdirmek mümkün olabiliyor. 

Günlük hayatında birçok kişi çeşitli ağrı şikayetleri ile karşı karşıya kalıyor. Bu ağrılar hastaları çoğu zaman günlük işlerini yapamaz hale getiriyor. Böyle şikayetlerle başvuran hastalara muayene süreçleri ve MR tetkikleri uygulanıyor. Fakat tüm bu tetkikler sonucunda ameliyat gerekmiyorsa hastanın ağrıları radyofrekans tekniği ile sona erdirilebiliyor. Radyofrekans tekniği ise faset eklemler üzerinde bulunan ve omurilikteki duyu sinirinin bloke edilmesi ile uygulanıyor.

Faset eklemlerde oluşan dejenerasyon ağrılara sebep oluyor

Bel ve boyunda yer alan disklerde fıtıklaşmanın oluşması, disklerde ve faset eklemlerde dejenerasyon yaşanması, omurilik darlığı ve tümörler, bel ve boyunda yaşanan ağrıların sebepleri arasında sayılıyor. Omurganın hareketliliğini, dayanıklılığını sağlayan alt ve üst omurgaları birbirine kenetleyen eklemler ise faset eklemler olarak adlandırılıyor. Zaman içerisinde bu eklemlerde dejenerasyonlar oluşur ve kişiler hareket sırasında ağrılar yaşar. Bunlar da faset eklem ağrıları olarak tanımlanır. İşte bu gibi rahatsızlıkları yaşayan kişilerin birçoğu tıbbi ve fiziki tedavilerden bir sonuç alamadığında yaşam kalitesini oldukça düşüren kronik ağrılarla yaşamaya çalışır. Üstelik bu hastaların ciddi bir kısmını MR tetkikleri muayeneleri sonucunda ameliyata dahi gerek duyulmayan kişiler oluşturur. Radyofrekans yöntemi ise tam da bu noktada devreye girer ve bu tip hastaların ağrılarına büyük oranda çözüm sağlar.

Radyofrekans yöntemi ile ağrı duyusu bloke ediliyor

Radyofrekans yöntemi, faset eklemler üzerinde bulunan ve omurilikte ağrı duyusu taşıyan sinirlerin bloke edilmesi sistemine dayanır. Yani ağrının ilgili bölgelerden kaldırılması sağlanır. Yöntemin uygulama sürecine ise hastanın problem yaşanan faset eklemlerinin C kollu röntgen ile kaydedilmesiyle başlanır. Daha sonra uygulamanın yapılacağı noktalara lokal anestezi yapılır ve röntgen kontrolüyle kanüller (vücuda açılan veya var olan bir kanaldan içeri sokulan tüpler) konumlandırılır. Kanüller içerisine ise bir bilgisayar ile ilişkilendirilen kateterler (vücut boşluğuna, damarına veya kanalına sokulabilen tüpler) yerleştirilir ve faset eklemlere radyofrekans ile yüksek ısı uygulanır. Bu ısı ile duyu sinirinin fonksiyonu etkisiz hale getirilir. Son olarak, işlemin ardından aynı kanül içinden hastaya streoid ve ağrı kesici ilaçlar uygulanır.

Radyofrekans herhangi bir risk taşımıyor

Radyofrekans, genel anestezi gerektirmediği gibi yalnızca lokal anestezi ile yapılır. Radyofrekans yöntemi, omurilik ya da diğer önemli organlara uzak şekilde uygulanır. Bu nedenle herhangi bir risk teşkil etmez.

Açık ameliyatlardan daha avantajlı

Radyofrekans yönteminin açık ameliyatlara nazaran bazı artıları vardır. Açık ameliyat tedavisinde hastaların iyileşme süreci ortalama 1 ayı bulur. Radyofrekans yönteminde ise hastalar 1 saat kadar dinlendikten sonra taburcu edilebilir. Açık ameliyatlar sırasında kanama, enfeksiyon ya da sinir kökü ve omurilik hasarları görebilirken, radyofrekans işlemi bu tarz riskler taşımaz. Açık ameliyatlar birkaç saat sürebilirken, radyofrekans işlemi yalnızca 20 dakikada uygulanır. Açık ameliyatlar, sık doktor ve hasta ziyaretlerini, mali yük ve zaman kaybını, ayrıca ağrılı süreçleri ve psikolojik baskıları beraberinde getirir. Radyofrekans yöntemi ile tüm bu sıkıntılar ortadan kalkacaktır.

İlk haftada etkisini gösteriyor

Radyofrekans tedavisi ve kullanılan ilaçlar, yaklaşık bir hafta içerisinde etki göstermeye başlar. İlk haftanın ardından hastalar kendini çok daha iyi hisseder. Radyofrekans tedavisinin süresi kişiden kişiye farklılık gösterir fakat ortalama olarak 15 ile 18 ay arasında bir etki süresinden bahsedilebilir. Ancak verilen egzersizlerini düzenli yapan ve fazla kilolarından kurtulan hastalarda ikinci bir uygulamaya ihtiyaç duyulmaz. İlerleyen dönemlerde ağrılarda tekrar bir artış yaşanırsa uygulanmanın tekrarlanmasında bir sakınca görülmeyecektir.

kaynak:centralhospital