ENFLASYONDA YÜKSELİŞ

TÜİK, Haziran ayına ilişkin enflasyon oranlarını açıkladı. Tüketici enflasyonu, TÜFE yüzde 1,94 arttı. Yıllık tüketici enflasyonu ise yüzde 17,5 oldu.

Üretici enflasyonu ÜFE ise aylık yüzde 4,01 artarak yıllıkta yüzde 42,89’a kadar çıktı. Üretici fiyatlarında aylık bu denli yüksek artış ve ÜFE ile TÜFE arasında son 20 yılda hiç bu kadar fark görülmemişti.

TCMB, bugün enflasyondaki yükselişin nedenlerini açıkladı. Başlıca nedenler, özetle, döviz kurlarındaki artışlar, yurt içi ve yurt dışı emtia fiyatları ile temel mal gruplarındaki yukarı yönlü hareketler. Üretici fiyatlarındaki artış eğiliminin enerji ve ara mallar öncülüğünde genele yayıldığı ifade edilirken normalleşmeyle birlikte özellikle et ürünlerinde yüksek fiyatların dikkat çekici hale geldiği, hizmet ve ulaşım sektörlerinde  yukarı yönlü benzer eğilimin devam edeceğinin tahmin edildiği açıklandı.  Tüm bu açıklamalarda faiz belası enflasyonu yükselten unsurlar arasında yine yer almadı. 

Bundan sonrası için öngörüler ne olabilir.

1-TCMB’nın yıl sonu enflasyon hedefi yüzde 12, Haziran ayıyla birlikte geçersiz hale geldi. Önümüzdeki hafta yani 14 Temmuz Para Politikası Kurulunda veya sonrasında yeni bir rakam, muhtemelen yüzde 13-14 arası açıklanacaktır.  

2-ÜFE ile TÜFE arasındaki bu kadar yüksek fark nedeniyle rahatlıkla söylenebilir ki, yaz aylarında düşmesi beklenen enflasyon oranları bırakın düşmeyi yükselmeye devam edecektir. Temmuz ayında bir hafta önce yapılan elektrik ve doğalgaz zamlarının yansımasıyla yüzde TÜFE 18,5-19 aralığında oluşacaktır.

3- Temmuz ayındaki PPK toplantısında faizin esastan ve yan yollarla bile düşürülmesi imkânsız hale gelmiş durumda. Ağustos ayında da zor görünüyor, hatta normal koşullarda 100-200 baz puan artış bile gerekebilir. Ancak, buna Sn. Cumhurbaşkanı’nın rıza göstermeyeceği bilindiğine göre yaz aylarında siyaset ile TCMB bürokrasisi arasında soğuk rüzgarların esmesi beklenebilir. Her durumda da maalesef kaybeden yine sabit gelirliler ve halk olacaktır.  Memur ve emeklilere yapılan enflasyon farkı Eylül başında sıfırlanacaktır.

4-Enflasyonda gelinen nokta maalesef hiç iyi değil, ancak dahası da var. Önümüzdeki aylarda talep artışı ve kuraklık nedeniyle temel gıda ürünlerinde mesela ekmek gibi ürünlerde fiyat artışları bugünleri aratabilir. ÜFE ile TÜFE arasındaki iki kattan fazla fark, en kötünün henüz yaşanmadığı gerçeğini bize söylüyor.

5-Enflasyona çözüm arıyorsak gerçeklerle yüzleşmek gerekiyor. Nedir bu gerçekler; faiz ve enflasyon tartışmalarından önce iktisat biliminin temel doğrularını kabullenmek, bu kapsamda, üretimi artırmanın yollarını bulmak, döviz kurunda yükselişi durdurmak,  maliyetleri aşağıya çekmek gerekiyor.

Ülkenin gerçek gündemi bu olmak durumunda.  

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar