Çetin Osman Budak

Çetin Osman Budak

Nesil ve otomobil

AKP Genel Başkanı Erdoğan, kamuoyu önünde talimatla iş yaptırma alışkanlığını her alana taşıyor.

İşsizlik, otomobil üretimi, stadyum isimlerinin değiştirilmesi ve son olarak kültürel iktidar için yeni nesil.

AKP iktidarına kadar; Büyük Atatürk’ün “Benim manevi mirasım akıl ve bilimdir” prensibini temel alan eğitim sistemiyle Cumhuriyet nesilleri yetiştirilmeye çalışıldı.

Sağ iktidarların müdahalelerine rağmen, Türkiye’nin eğitim kurumları, üniversiteleri önemli başarılar gösterdi, büyük bilim insanları, sanatçılar yetiştirdi.

Zayıf bir tarım ekonomisinden, dünyanın en büyük 20 ekonomisi arasına giren bir Türkiye çıktı ortaya.

Bu sayededir ki; Türkiye, 57 İslam ülkesi arasında gıpta ile bakılan bir noktadadır.

Ve yine bu nedenledir ki; söz konusu ülkelerdeki insanlar, nefes alabilmek için Türkiye’ye gelmek istemektedir.

***

Şimdi Erdoğan bu nesilden rahatsız; “kültürel iktidarımızı kuramadık” diyor ve “hayal edilen nesil” için müfredatın yeni yeni değiştiğinden söz ediyor.

15 yıllık dönemde müfredat ve eğitim sisteminde üç büyük değişiklik yapıldı.

Dördüncü değişiklik, 2017-2018 öğretim yılında uygulamaya konulacak.

Hayal edilen nesil için müfredatta Atatürkçülük konuları azaltıldı, Evrim Teorisi gibi bilimsel teoriler ise tamamen çıkarıldı.

Bu değişiklikler, Erdoğan’ın hayalindeki nesil ve kurmak istediği kültürel iktidarın niteliklerini de açıkça ortaya koyuyor aslında.

Aklı ve bilimi rehber edinen, soran, sorgulayan, “aklı hür vicdanı hür” bir nesil yerine; “Rabia nesli”, “reis nesli”, “ihvan nesli” ya da “kindar nesil”dir arzulanan.

Tek adamın her dediğini buyruk kabul eden, itiraz etmeyen, eleştirmeyen, kaderine razı bir nesil! Böyle nesiller yetiştiren ülkelerin durumunu geçen hafta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ortaya koydu.

İslam Kalkınma Teşkilatı bünyesindeki 1,7 milyar insanın yaşadığı, dünya enerji kaynaklarının yüzde 70, doğal kaynakların yüzde 40’ına sahip, 57 ülkenin milli geliri 6 trilyon dolar.

Çin tek başına iki katını kazanıyor.

Bu ülkelerdeki üniversite sayısı 600, ABD’deki üniversite sayısı 8 bin 500. Ülke başına düşen üniversite sayısı 10 ve nüfusun yüzde 37’si okuma-yazma bilmiyor.

Elindeki kaynakları akıl ve bilgiyle buluşturamadığı için, zenginlik yaratamayan bir kültüre neden öykünür insan?

***

Uzayda koloni kurma çalışmalarının yürü- tüldüğü bir dönemde; bilimsel düşünceyi eğitimden çıkaran anlayışın vizyonunun otomobil olması şaşırtıcı değildir.

Türkiye’nin vasatı aşamayan ekonomik yapısıyla geldiği nokta, yüksek teknolojili ürün ticaretinde sadece bir yılda 24 milyar dolarlık dış ticaret açığıdır.

Yüzde 13’e kadar çıkan işsizlik oranıdır.

Buradan çıkışın yolu yüksek katma değerli üretimdir.

Üretime akıl, bilim ve yaratıcılık katmaktır. AKP Genel Başkanı’nın kültürel iktidarının çerçevesi ise; bunlara taban tabana zıttır.

O nedenledir ki; yerli otomobil yıllardır gündemdedir ve milyonlarca lira heba edildikten sonra önce TÜSİAD’a sonra TOBB’a havale edilmiştir.

Seçim dönemlerinde “yerli uçaklar” reklam panolarına çıkar ve sonra iner.

Ulufe dağıtır gibi yandaşlara teşvik dağıtarak, bilimsel düşünceyi müfredattan silerek bırakın yüksek teknolojili üretimi, Türkiye birikimlerini de kaybedecek.

Çözüm; Büyük Atatürk’ün manevi mirası “akıl ve bilime” sahip çıkmak olacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar