Hazin düşüş...

250 sayfalık gerekçeli kararın özetini YSK Başkanı Sadi Güven net bir biçimde yaptı. Güven, en azından göz doldursun, okumayan da içinde bir ciddiyet var sansın diye kaleme alınan o upuzun metni, “Seçim iptal nedeni olabilecek bir uyumsuzluk görülmemiştir” diye gerekçelendirdi. Zaten gerekçeli kararda gerekçe ve ciddiyet sayılabilecek birkaç ifadeden biriydi bu. Ama Erdoğan belli ki kararı okumamış...

“Ey Erdoğan”, siz de duyun! Gerekçeli kararda ‘hırsızlık’ yok!... “Oylar çalındı” diye bir ifade yok! Karar diyor ki; bir şey tespit edemedik ama maksat gönüller hoş olsun!...

Ramazan kombini
Erdoğan, vatandaşı oyların çalındığına ikna etmekte kararlı. Binali Yıldırım gibi arada gerçeği ağzından kaçırıyor ama olsun; yalandan kim ölmüş? Bir de Ramazan ayı, cami kapısı, ibadet çıkışı, Diyanet Başkanıyla kombinlersen... Yalanı ayırt edebilene aşk olsun!

Erdoğan, kamufle etmeyi iyi bilen bir siyasetçi. AKP'nin kurulduğu yıllarda aslında o kadar dindar olmadığını kanıtlamaya çalışıyordu, şimdi de dini bütünlüğünü kanıtlamaya çalışıyor. Partinin ilk yıllarında Ramazan ayında yapılan seyahatlerde Erdoğan'ın uçağında gazetecilere içki servisinin yapılması ile şimdi yanında Diyanet Başkanı ile yalan söylemesi arasında hiçbir fark yok.

Aslında bizim siyaset sandığımız şeyler bazen tamamen kişisel hırslardan ibaret...

En mağdur!
Takip ediyorsunuzdur; İstanbul seçimi için adaylar ve vaatlerden çok ‘mağduriyetler’ yarışıyor. Seçimi kazandığı halde mazbatası elinden alınan Ekrem İmamoğlu mu mağdur, yoksa 3 bin oy fark ile kazandığını ilan edip 13 bin oy ile kaybettiğini öğrenince durumu sindiremeyen Binali Yıldırım mı? Yıldırım'a bakarsak en mağdur o. Ama bence en mağdur Recep Tayyip Erdoğan...

Yedi düvele korku salan Erdoğan, seçmenin silkelemesiyle kendine geldi. Yarattığı korku imparatorluğu çöktü. Genel başkanı olduğu iktidar partisinin ‘CHP'nin adayı’nın karşısına rakip diye çıkarabileceği tek bir güvenilir adamı kalmadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ismini söylemeyi yasakladığı bir belediye başkan adayı ile yarışıyor...
Öyle ya, ne kadar yüksekteysen düşüşün o denli hazin olur.

Önceki ve Sonraki Yazılar