Refik Arslan Öztürk, Bilecik, Niğde, Erzincan ve Manisa eski valisi.
Cumhuriyet terbiyesi yetişmiş bir bürokrat.

Görev yaptığı illerde gerek mütevazi ve Beyefendi tavrı gerekse kamu malına sahip çıkması ve bu illerde eserler bırakmasıyla gönüllerde taht kurmuş bir isim…

Öztürk, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Lice, Ömerli ve Demirci kaymakam vekillikleri, Reşadiye, Silopi, Finike ve Söğüt kaymakamlıkları, Sivas vali yardımcılığı ve Bilecik, Niğde, Erzincan, Manisa valilikleri yaptı.

27 Nisan 2008 tarihinde merkez valisi olarak atanmıştır.
Kendisine tahsis edilen makam aracını kullanmaz genellikle otobüsle gitmeyi tercih ederdi.
1995 yılında Niğde valiliği yaptığı sırada Türk Kültürüne Hizmet Vakfı, 2004 yılında Erzincan valiliği yaptığı sırada Parlamento dergisi, 2006 yılında Manisa valiliği yaptığı sırada da Meclis Dergisi tarafından yılın valisi seçilmişti.

Evli ve 2 çocuk babasıydı. 
Prostat kanseri nedeniyle Hayatını kaybetti…
Gazeteci Saygı Öztürk'ün ağabeyidir.

Valilik yaptığı dönemde Çeşme ile İzmir arasında bir minibüs ile seyahat ettiği sırada polis kimlik kontrolü nedeniyle aracı durdurur. O sırada minibüste seyahat etmekte olan bir kişinin kimlik bilgilerini gören polisler dona kalır.

Polislerin kontrol için baktığı kimlikte Bilecik Valisi yazmaktadır. Kimliğini kontrol ettikleri kişinin aslında Bilecik valisi olduğunu öğrenen polisler Vali Refik Arslan Öztürk’e, “Sayın valim sizi biz götürelim" teklifinde bulunurlar. Ancak Vali Öztürk, "Teşekkür ederim. Ben hususi tatildeyken devletin aracına binmem" diyerek yanıt verip teklifi geri çevirir.

Saygı Öztürk “Vali Bey “ adlı kitap yazarak Abisini anlatmış
Kitabı yazma gerekçesini de şöyle anlatıyor:

“Ağabeyimi son olarak hastane odasında gördüm. İsteğinin olup olmadığını sorduğumda “Devletimiz sağ olsun. Yatak yorgan vermiş. Doktor hemşire vermiş.İlacımızı karşılıyor Daha ben ne isteyebilirim. Herkese sağlıklar diliyorum.”

Vali Refik Arslan Öztürk’ü Bilecik’de bir inşaat şirketinde çalışırken tanıdım. Şirketten arkadaşla bir gün Edebali Türbesini gezmeye gitmiştik. Tam Türbeye yaklaştığımızda birinin bize seslendiğini işittik. İlk bakışta seslenenin kim olduğunu tanısak da acaba demek geliyordu içimizden. Zira inşaat işçisi gibi giyinip kazma kürek çalışan biri sesleniyordu..

İyice yanaştığımızda bu kişinin Vali Öztürk olduğunu gördük. Kazma kürek Edebali türbesinde çalışıyordu. Biraz konuştuk ve oradan ayrıldı.

Çalıştığımız şirket Bilecik de Üniversite Binasını ve Gülümbe yokuşunda Yurt inşaatını yapıyordu.
Vali Öztürk gece gündüz uğraşarak Bilecik’te bulunan büyük fabrikalardan destek alarak bu inşaatların yapılmasını sağlamış, Bileciğe çok büyük hizmet yapmıştı.

Üstelik inşaatları gece gündüz de denetlemiş, eksiklikleriyle ilgilenmişti.
Ne diyelim?
Toprağı bol, mekanı cennet olsun.