İbrahim Aktaş

İbrahim Aktaş

Hükmen mağlup!

Oynattığı Süper Lige daha bir isim bile yakıştıramayan Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ülkemizde oynanmakta olan profesyonel lig müsabakalarında, kovit–19 tanısı ile karantinaya alınmış, tedavi görmekte olan ya da temaslı olduğu için karantinada olan futbolcularından yoksun takımlar için futbol sezonunun ikinci yarısından itibaren geçerli olacak bir takım kararlara imza attı.
 
Buna göre, profesyonel liglerimizde ligin ikinci yarısı ilk maçlarından itibaren artık yukarıdaki sebeplerle maç ertelemesi yapılamayacak. Takımlar, korona sebebiyle yeterli oyuncu sayısına ulaşamayıp, “efendim, sayısal olarak eksiğim, ben oynayamayacağım, maçımı lütfen erteleyin” diyemeyecekler. Erteleme konusunda TFF, ligin ikinci yarısındaki maç programının çok sıkışık olduğunu ve tehir maçlarının oynatılmasının neredeyse imkânsız olduğunu belirterek bu karara imza attı. Maça çıkamayan da hükmen mağlup ilan edilecek elbette ki…
 
Ha, diyeceksiniz ki, oyuncular gerçekten de sayısal olarak azaldılar; hastalık, filyasyon vesaire. Ve teknik ekip gerçekten de takım kurmakta zorlanıyor. TFF’de diyor ki o zaman, “alt yapıdan, amatör lisanslı futbolcularını kabul edeceğim, çıkar oynat. Hatta onlarla bile yetiremiyorsan, ilk on bir değil, dokuz kişiye kadar bile kabulüm”.
 
Yetmiyor, Süper Lig ve 1. Lig için A Takım listelerini 35 oyuncuya, 2. ve 3. Liglerimiz için ise 30 oyuncuya kadar çıkarmışlar. Tescil sürelerini düşürmüşler. Amatör lisans şartını da 01.01.2000 tarihinden sonra doğmuş yani yirmi bir yaşından küçük olacak şekilde sınırlamışlar.
 
Anlayacağınız, “korona ve benzeri bir hastalık yok iken, sakatlanan futbolcularının sayısal çoğunluğu nedeniyle, biz, Uefa ya da benzer organizasyonlar, maçını tehir ediyor muydu?” sorusu ile takımları baş başa bırakıyorlar. İyi de ligin ilk yarısında benzer şekilde maçları ertelenenler olmadı mı?
 
Bir de, olaya olumlu bakmaya çalışalım;
 
Sen nelere kadirsin ey korona!
 
Evde kalmaktan nefret edenleri eve tıktın. El sabunu ve kolonya ile tanıştırdın insanların bir bölümünü… Fuzuli masrafı engelledin. Akaryakıt kullanımını azalttın. Hava kirliliğini bile önledin. Akarsular ve denizler temizlendi az da olsa… Uzun zamandır eline kitap almamış ya da sanatsal etkinlik yapmamış insanları, evlerinde okuyan ve sanat ile uğraşan ahaliye çevirdin. “Ben neymişim be” diyenler bile çıktı içlerinden…
 
Futbolda da, alt yapılarını statlara ya top toplayıcı olarak sokan ya da yedek kulübesinde görüntü olsun diye oturtan ya da TFF kriterlerine uygunluk sağlasınlar diye kadroya yazanlar, belki de mecbur kalıp, o çocukları oynatacaklar. Biz, sadece kurala uyabilmek için maçın 92. dakikasında alt yapıdan bir oyuncusunu maça sokmak zorunda kalanlara da şahitlik etmedik mi?
 
Kim bilir? Gözlerini hırs bürümüş teknik adam ve yöneticiler yüzünden, formasına bir gram emekçi insan teri bulaştıramayan, o gencecik yüreklerin ahı tutmuştur belki de! Kim bilir?

tff.jpg

Önceki ve Sonraki Yazılar