Çok şükür Araplaşıyoruz

YIL 1948...
Halep’te yaşayan Araplar,
İsyan edip şehir merkezinde “miting” yaparlar...
.
Sonra da “Halep Kalesi’ne Türk bayrağı” dikerler...
.
Önderleri der ki !
Eğer Atatürk yaşasaydı,
Bizde şu an “Hatay” gibi Türk toprağı olup “medenice” yaşayacaktık...
.
Ama bu hevesleri hep kursaklarında kalır...
Hani derler ya “ şeytan olmazsa kurt ile kuzu yan yana yaşar”...
.
Çünkü,
O emperyalist şeytan,
Arab’ın yumuşak karnını deşmesini çok iyİ biliyor...
...
Önce sahte dincilik ile uyuşturup,
Sonra da biat kültürü ile köleleştiriyor...
.
Daha sonra da,
Kendisine uydu yapıp,
Sömürüp kullanmayı kalıcı hale getiriyor...
.
Tembelleşen,
Bağımsızlığı öcü gören Arap ise,
Bu yaşam tarzının “Tanrı’dan “ geldiğine inanarak “yer altı zenginliklerini heba etmeyi İBADET sayıyor...
.
Avrupa ve Amerika,
Uzayda yer kapma savaşındayken,
Biz ise,
Araplaşmanın kavgasını veriyoruz...
.
Farkında mısınız ?
Araplaşırken AHLAKSIZLAŞIYORUZ...
İşimiz gücümüz belden aşağı...
.
Ha bre,
Satılık kalem,
Satılık siyasetçi,
Satılık diyanetçi yetiştiriyoruz...
Çok şükür ARAPLAŞIYORUZ ...

Önceki ve Sonraki Yazılar