Seçim öncesi yapılan anket sonuçları,
Önce külliyenin,
Sonra da AKP kurmaylarının moralini yerle bir etmişti...
Gelecek korkusu,
Yeni planların yapılmasına yol açmıştı...
.
İngiltere ziyaretiyle birlikte,
Herkeste bir hareketlilik başladı...
Hem de çok heyecanlı...
.
Tayyip Bey,
Geometri...
Fizik...
Matematik işleriyle uğraşmaz...
Ama
Cumhuriyet tarihimizde “Siyasi kazanımların yollarını” en iyi bilen ve uygulayan liderdir...
Hiç şüphe götürmez...
.
MÜTHİŞ PLAN
Gizliden gizliye yürüttüğü planın talimatını vermiş tüm kurmaylarına...
.
Eğer seçim yaparsak!
Eğer birinci turda seçilemezsem!
İkinci tura yükleneceğiniz tek konu,
Muharrem İnce ile beni baş başa bırakın...
Bu son şansımız ve şansınızdır...
Ben Muharrem’i KUTSAL ile vuracağım...
Külliye kulislerinde dolaşan Tayyip Bey’in son sözleri bunlarmış...
.
Peki neden kutsalla???
Türkiye’de sosyolojik bir realiteyi kimse göz ardı etmemeli...
Toplumun üçte ikisi,
Araştırmadan,
Sorgulamadan,
Biat kültürünü benimsemiş maalesef...
Yani,
Dini değerlerin toplamıyla yaşıyoruz...
Yanlış olanı alıp bir kenara koymayı dahi günah sayıyoruz...
.
Hal ve halimiz böyle olunca,
Ahalinin durumunu iyi analiz eden Tayyip Bey de bu yönü ve yolu kullanacağını ima ediyor herhalde...
Zaten bugüne kadar böyle idi ama
Demek ki şimdi işi daha sıkı tutacağa benziyor...
.
Çünkü
Ahali hiç bu kadar perişan olmamıştı...
Dış politika hiç bu kadar yanlış esnememişti...
İç politika bu kadar ayrışmamıştı...
Ve kamuoyunda hiç bu kadar “yeter artık gitsinler” psikolojisi yükselmemişti...
.
Bu yüzden,
Tayyip Bey bu sefer,
Ya hep...
Ya da hiçi oynayacaktır...
.
Kutsal değerleri bu kadar siyasetin “kazanma” malzemesi yapmak,
Toplumu nereye sürükler?
Hesabın iyi yapılması gerekir...
Pakistan...
Afganistan...
Irak...
Bu ve buna benzer seçimlerin sonunda bu haldeler ve dış dünya tarafından yönetiliyorlar...
.
Bu gidişle öyle görünüyor ki!
Cumhuriyetin değer kazanımlarının da son seçimi olabilir...