Mustafa Ülkü Caner

Mustafa Ülkü Caner

Ayak yok, beyin var!

Darbenin siyasi  ayağı falan yok, resmen siyasi beyni vardır!

Yani, siyasi AYAK değil, BEYİN olur Zaten  aranması gereken ayak değil ki!

BEYİN aramak lazım! Veya beyinleri bulmak gerek.

Beyinsiz darbe mi olur?

Gerçi burası Türkiye! 1

5 Temmuz’da olan bitenler biraz da beyinsizliğe işaret etmiyor da değil hani!

Zaten şu çağdaş demokrasi dünyasında darbe yapmak istemek beyin yoksunluğuna delalettir.

Ancak başarı şansı baştan sıfıra yakın olan bir darbe girişimi niçin yapılır.

Adil Öksüz diye birinin Fetö’nün Hava Kuvvetleri imamı olduğu 2012 den beri bilinip, söyleniyormuş. (!)

TSK içinde küçük bir azınlık aktif olarak katıldı ve bunun da darbe girişiminin ana aktörleri hava kuvvetleri ağırlıklı olması aslında bu Adil Öksüz denilen kişinin beyin takımına  en yakın halka olması ihtimalini gösteriyor.

Kendisi siyasi beyin takımının küçücük bir parçası veya beynin doğrudan elinde tuttuğu maşası olabilir.

Yurtdışına, özellikle ABD’ye son 15 yılda 100 den fazla gidip gelen Adil Öksüz, en son 11Temmuzda ABD’ye gidip hemen 13 Temmuz 2016 da yurda dönmüş ve hayatının belki en önemli operasyonunu 15 Temmuz’da başlatmıştı.

Acaba kimlerin adına?

Sadece Fetö mü, yoksa başka iç ve dış güçler de hesabın içinde mi?

Adapazarı’ nda ilahiyatçı öğretim görevlisi olan Öksüz’ün beyin değil ama en kritik koordine görevlisi olduğu anlaşılıyor.

Kimin veya kimlerin adına?

Elbette Fetö, terörist cemaatbaşı Gülen, Gülen’in patronu veya belki ülkedeki başka bir üst akıl adına görev yapıyordu.

Kullanılıp, atılmış, öldürülmüş  olabileceği gibi, yarın bir gün estetik ameliyat yapılmış ve yepyeni bir çakma kimlikle ortalarda dolaşabilir.

İşte böyle karmaşık ve karanlık bir adam her nasılsa darbecilerin harekât merkezi Akıncı hava üssünden dışarı kaçıyor, elinde çanta ve bakkalda satılmayan  yüksek teknoloji ürünü GPS aleti ile yakalanıyor.

Ardından garip bir şekilde serbest bırakılıyor!

Adil Öksüz gözaltındayken hafız ve Başbakanlık Müşaviri olan Ali İhsan Sarıkoca tarafından ziyaret ediliyor.

Ortadan kayboluyor. Sarıkoca ona bağırıp çağırdığını vs. oraya bunun için gittiğini söylüyor…

Bu Adil Öksüz ile ilgili muamma çözülmeden 15 Temmuz aydınlatılamaz.

Bu arada Müşavir Sarıkoca, bir dönem Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER)’in  başında da görev yapmış bir isimdi.

Darbe girişiminden 9 ay sonra kızağa çekildi.

Her olağanüstü koşullar kendi yavrularını da yermiş.

Fransızlar buna “devrim, önce kendi çocuklarını yer” derler.

Buralarda yenecek daha çoook evlat ve damat var anlaşılan.

Önceki ve Sonraki Yazılar