Mustafa Ülkü Caner

Mustafa Ülkü Caner

Demagoji revaçta

Sanki tüm milletin sınırsız ve süresiz vekâletini almış “havuzcu “ gazeteciler, siyasetçiler ve  uzmanlar, sabah akşam medyada millet adına güya  tartışıyorlar, aslında beyin yıkamaya çalışıyorlar.

En çok kendilerini şartlandırmaya çalışıyorlar. 
Gerçi son zamanlarda bazı çok değerli hocalar ve akademisyenlerin de bu tür programlara objektif fikirleriyle katılması biraz durumu toparlıyor. 
Zaten sözüm onlara değil!
Bazıları güya tartışırken, milleti yönlendirdiklerini ve belki şartlandırdıklarını sanıyorlar. 
Zavallılar… Gerçi, Hitler’in sağ kolu Göbbels ve propagandistleri kıskançlıkla bakıyorlardır sizlere öte taraftan… Bizim elimizde bu kadar teknoloji ve olanak yoktu, diyorlardır.
Ülkemiz demagoji ustası yetiştirme konusunda baya ilerledi. Ancak bunda bile çakmalık ve samimiyetsizlik sırıtıyor. 
En küçük rüzgârda döneklik ustalığı karışımı da gösteren iğrenç bir yeni meslek gurubu oluştu memlekette. 
Haaa, anında da satarlar bazen daha dün taptıkları adamı.
En berbatları da, kendi yaptıkları, yalakalık, yüzsüzlük, haksızlık, kötülük, beceriksizlik, dalkavukluk, şakşakçılık vs. vs.  ört bas edip hatta utanmazca karşı taraf üzerine atıp kendilerini zeytinyağı usulü yukarı çıkanları… 
Yeşilçam bir yana Hollywood’da bile iyi rol kaparlardı bu yetenekle. 
Gerçi hep kötü,   ucuz yan roller olurdu.
Aldatılanların kandırılmış samimi veya çakma alkışlarını duydukça, kendileri de inanmaya başlıyor kendi söylediklerine.
Demagoji pik yapacak, o bile ayağa düşecek, çok daha ucuzlayacak gibi gözüküyor.
Referandum sürecinde basılı ve görsel medya eşitlik ilkesine aykırı yayınları bakımından YSK’nın  para ceza baskısı korkusundan “kurtuldu”.
Yani artık atlar daha pervasızca sahibine göre kişneyebilecek. 
Daha “özgürce” eşitsiz, yanlı yayın yapabilecek. 
Kim demiş medyamız özgür değil diye!
Tek taraflı yayınlarını havuz suyunun müthiş gücüyle daha “özgürce” ve bıktırarak yapacaklar. 
Yaşasın “özgür” medya… “Benim” olduğu sürece!
Ne kadar yönlendirme yapılmak istenilse de, sonuçta bu millet bildiğini okur ve bizim toplumumuz sağduyulu, ama yine de çok sürprizlere gebe bir toplumdur. 
Yurttaşlarımız sonuçta makul, HAYIRLI bir yol ve çözüm bulur. 
Yeter ki işin içine sahtekârlık ve sandıkta hırsızlık girmesin!

Önceki ve Sonraki Yazılar