Taraftarın büyük çoğunluğu paylaştığı görüntülerle Ersun Yanal Fenerbahçe’sine özlemini ifade ediyor. Uzun topa yapılan baskı, kurulan üç- gensel kapatmalar fizik mücadeleyi “takım ruhu” olarak taraftara aktarıyor. Buna karşın Aykut Kocaman futbolu defansif bir 4-4-2’den başka bir şey değil. Yine de Aykut diyebilmek onun geçmişinden, duruşundan dolayı… Yoksa UEFA yarı finaline çıkılırken bile futbol şansının yanımızda oluşunu, coşku azlığını unutmuş değiliz.

Büyük takımlar zaten hep şampiyon oluyor bu ülkede. Uzun zamandır hepsinin yerli hocalarla şampiyon olmasından hareketle içe kapanmak doğru değil demek istiyorum. Ne Aykut ne Ersun demek istiyorum.

Diğer liglerde farklı hocalar farklı taktikler var. Almanya’da Nagelsmann örneği var mesela. 29 yaşındaki delikanlı, Hoffenheim’ın başında mucizeler yarattı. Nagelsmann da üçlü defans oynuyor ama Conte gibi İtalyan stil değil. Savunması, sekize böldüğü rakip yarı alanda pres, tam Kadıköy ruhuna uygun… 3-1-4-2 yerleşiyor, hücumda 3-6-1 oluyor. Dörtgen yerleşimler gö- zlüyoruz sahada. Üçlü defansın ortasında orta saha adamı oynuyor, iyi pas atan. Bu denli presle oynayan takımı, en az gol yiyen ikinci takım. Böylesi bir dahi tabiki Tuchel’in ekibinden çıkmış, hiç şaşırmıyoruz.

Mevzu’u defansı üçlü ya da dörtlü oynamak değil, yenilik ve heyecan. Aykut Hoca’nın kompakt 4-4-2’sini Konyaspor’da izlemedik mi sanki? Transfer olmasa da diye konuşuyor, Emenike gitmemiş, RVP yürüyememesine rağmen övülüyor, Valbuena ile bir parmak bal çalınmış şimdi yine önlibero peşindeler, Kasımpaşalı Castro Fener’e geliyor…

Yerli hocalardan sistemsizleri de var ama en mühim nokta sistemlileri de eski kafa! Hücum oynamasına, maksimum verim almasına, en iyi yerli olmasına rağmen Şenol Güneş’in dahi taktik plan ve yaratıcılık konusunda sıfıra yakınsadığını söylesem? Her anlamda içimize kapandık. Ben Şenol Güneş ve Beşiktaş mucizesi üstüne düşünürken ilk Dinamo Kiev maçını unutamayanlardanım; takımın ortalama pozisyon dağılımındaki yerel cahilliği unutamıyorum. Bizim adamlar sosyal medyayı, basını takip etmemekle övünür. Birçok futbolcuyu bilmediklerinden hareketle anlıyoruz ki yabancı lig maçlarına da uzaklar. Ne premier lig ne Almanya izlemiyorlar

Kaç yıldır defans oynayan Fenerbahçe artık hücuma dönseydi ne olurdu? Doğru birkaç transferle tribünler dolar, şampiyonluk gelirdi. Biten sezonda Fenerbahçe evinde 21 puan kaybetmiş. 10 puan kaybetse şampiyondu ki sahasında hiç puan vermediği sezonlar var.

Bu sezon da Beşiktaş şampiyon olacak diyeceğim ya; mantıksal zemini izah çabalarıdır bu yazlık yazılar… Sağda Gökhan, solda Caner, Marcelo kalırsa, Vida sağlamsa, Quaresma yine atılmazsa…