Fenerbahçe camiası; taraftarından fedakâr başkanına, yetersiz hoca Erol Bulut'u dolayısıyla takımlarını şampiyon yapmaya çalışıyor. Destek oluyorlar, transfer yapıyorlar ve hatta Mesut Özil'i bile getirdiler.
        Bir değneğin iki ucu olur, hiç üç tarafı dışkılı olabilir mi? Fenerbahçe'de durum öyle. Erol Bulut bugün oldu ya hakem ve futbol aleminin baronu Fatih Terim’i mağlup etti, şampiyonluğa koştu diyelim. Onun gitmesi için Avrupa'da madara olma süreci beklenecek. Sonra Emre Belözoğlu'nun deney tahtası olacak Fenerbahçe. Kurtarıcı olarak takımın başına "Alo Emre Ağbî" gelecek. 
        Yine baron ya da sürpriz şekilde Sergen kaparsa şampiyonluğu, Fenerbahçe ve Ali Koç rezil olmuş olacak. Kim şampiyon olursa "Mesut'u bile getirdiler olmadı, parayı yendik" diyecek. Emre erken gelecek ama bunu o bile istemiyor, planı bu sezona ilişkin değil. Önce kahraman olması lazım;  sömüreceği bir şampiyonluk olursa hoca olarak en az iki sezon deneme hakkı olur.
        Yerli hocaya takmış, kaliteden bihaber futbol kamuoyunun çoğunluğu âlfa tapıcı. Hâl böyle olunca en baştaki "kaliteli hoca" vizyonunda Cocu ile hata yapan Ali Koç bir daha o noktaya dönemez, yerel mantığa uydu. Zira artık o da tapılan bir âlfa.
        Halbuki bir Fenerbahçeli olarak ben de hayaller kurmuştum. Ülkeden bir kulüp, üstelik benim kulübüm yönünü Avrupa'ya dönecekti. Bu köşede iki yıl önce yazdım; Avrupa Rüya Ligi kurulacak çabucak ayağa kalkmalı, 2025'e yetişilmeliydi. Ligin adı "rüya" değil de "süper" olacakmış orada yanıldım yoksa Amerikalıların geleceği konusunda ve yılda haklı çıktım. Gerçi UEFA ve Premier Lig yönetimi direniyor ama yeni düzenleme ile kurtaramaz durumdalar. Beşte bir kazanç ve hantal yapı ile büyükleri tutamazsınız. 
        Her neyse zaten dinleyen yok, tam tersi vizyon(!) var. Kendi aramızdaki düşmanlık heyecanı bize yeter; derbiye gel derseniz... Evet her türlü heyecan maksimum. Beraberlik öncelikli, hasardan kaçacak psikoloji ile yaklaşılıyor artık derbilere. Hakemlerden hocalara bu böyle. 10'da 7 sıkıcılığa mahkumuz lâkin yine de umutluyum. Fatih Terim son kertede futbol oynamak isteyen bir hoca. Onyekuru'nun Nazım'dan kurtulması muhtemel. Gustavo oynarsa aynı Alanya'ya yaptıkları gibi maksimum dikkat ile istediğini alabilecek Fenerbahçe futbolu da mümkün. Ve hiç gücü olmasa da bir Mesut Özil faktörü var. İzlemek çok zevkli olacak her türlü...
                                                   *
        Yarın da büyük maç var. Dört stoperi uçunca dağılıp Guardiola'nın 10 puan arkasına düşen Klopp Liverpool’u, Manchester City'yi ağırlıyor. Yenemezlerse lige hemen veda ediyorlar. Ama bu çok fena değil zira tek hedef kalıyor o zaman: Şampiyonlar Ligi...