Bu akşam sekiz buçukta premier ligin dönüm maçlarından birine tanık olacağız: Arsenal - Liverpool. Lige City ve Chelsea yenilgileri ile başlayan Unai Emery'nin Arsenal'i sonrasında 7 maç kazandı. En son Crystal Palace deplasmanında 2-2 berabere kalmasalar, bu maça iki puan farkla çıkacaklardı.

Dâhi hoca Klopp yönetimindeki Liverpool karşısında hiç galibiyeti olmayan Arsenal için bu maç hem camia güveni hem de hoca açısından çok önemli. Mesut Özil kırk yılda bir form tutmuşken kazanmak için oynamaları şart.

Öte yandan Liverpool bize -beklenmedik şekilde- şampiyonluk düşleri kurdurtuyor; City ile aynı puandayız. Guardiola'nın her şeyi rayına oturttuğu sezonda ondan şampiyonluk çalacaksak, Arsenal deplasmanında bile kazanmalıyız. Zira içerde De Bruyne'siz City ile berabere kaldık...

Salah ve Mane'nin sakatlığı var; Mane yine de oynayacak. Kendi adıma düşüm; umarım Salah oynamaz ve yine de kazanırız zira takımın geri kalanının onsuz büyük maç kazanabiliyoruz duygusuna ihtiyacı var. Liverpool'un gücü Klopp oyunudur, Salah performansı değil. Salah yerine Shaqiri domdom kurşunu ile bile galip geliriz lâkin tek korkum rakipteki Aubameyang... Daha doğrusu onun nasıl ve nerede kullanılacağı...

Maçı hem Beinsports hem de S-Sport veriyor. S-Sport'u telefonunuza TV+ kurup izleyebiliyorsunuz. Aylık 18 liraymış. Zırt pırt faulle durmayan, bir frikiğin üç dakikada atılmadığı maçlar için üye olunabilir. Köşenize çekilip hass çeke çeke maç izleyebilirsiniz; diziler testesteron katili, demedi demeyin... (Olası ve sürpriz şekilde kadın futbolsever okurlardan son paragraf için af dilerim.)