Yerel seçimlerde iktidarı elde eden ve örnek bir belediyecilik sergileyen, Genel Başkan Sn. Kemal Kılıçdaroğlu'nun tabiriyle "tıkır tıkır çalışan" Cumhuriyet Halk Partisi'nin belediye başkanları Afyon ve İzmir'den sonra Kılıçdaroğlu'nun önderliğinde Gaziantep'te toplanarak çalıştay düzenledi. 

18-19-20 Haziran olmak üzere 3 gün devam eden çalıştaya benim de katılma fırsatım oldu. 

İlk gün yani Cuma günü öğleden sonra toplam 250 belediye başkanı, otelin önünden 3 grup halinde Gaziantep'in sokaklarını karış karış gezmek üzere otobüslere bindi. 

1. grupta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, Gümüşhacıköy Belediye Başkanı Zehra Özyol, Gaziantep Milletvekili İrfan Kaplan vardı. Her şeyden habersiz o otobüse binerek gazi şehrin esnafını ziyaret etmek için yola çıkmıştık.

Kısa mesafe yol gittik. Yolda İmamoğlu'nu görenler el sallıyor, avuç içlerini öperek selamlıyor, sevgisini gösteriyordu. 

İlk durak benimde bilmediğim bir yer oldu... İmamoğlu ile birlikte heyet Koçak baklavanın imalathanesine girdi, önlüğünü giydi, baklavalara şerbetini döktü.

Ardından baklavalar yendi ve yine her şeyden habersiz bir şekilde esnaf ziyaretine gidiliyordu. 

Otobüse bindik ve gittikçe insanlar çoğalıyor ilgi yoğunlaşıyordu. 

Ziyaret edilecek bölgeye giderken yoğun bir insan kalabalığı otobüs duraklarında otobüs bekliyor, karşıdan karşıya geçmek için kırmızı ışığın yanmasını bekleyen insanlar, dükkanlarda alışveriş yapan insanları görüyorduk.  

Ekrem Bey'in bulunduğu otobüste anons yapan arkadaş "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu sizleri, saygıyla, sevgiyle selamlıyor" deyince o 1-2 saniyelik o anı görmeliydiniz...

O çevredeki insanlar akın akın otobüsün önüne gelmeye başladı. İmamoğlu'nu gören o insanlar resmen sevgiden çıldırıyordu. Saniyeler içinde otobüsün önü hıncahınç doldu ve adeta insan seli oluyordu...  

Ekrem Bey, arka taraftan mikrofonu istedi ve o muhteşem kalabalığa kısa bir konuşma yaptı ve esnafı ziyaret edeceğini belirterek, otobüsten indi. 

Olağanüstü bir kalabalık vardı... İndi ama esnafların olduğu alana gitmesi bile çok uzun sürdü. İmamoğlu sadece 3-4 esnaf gezebildi. Ardından zor da olsa otobüse tekrar bindi ve bu şekilde ziyaret etmenin daha iyi olduğu düşünüldü... 

Yaklaşık yarım saat Gaziantep sokakları gezildi, vatandaşla sohbet edildi ve selamlaşıldı. 

 *** 

Şimdi bunları özet olarak anlattım ama orada dikkatimi çeken birçok şey vardı... 

* Ekrem İmamoğlu'na tahmin bile edemeyeceğiniz kadar büyük bir ilgi vardı. 

İktidarın sürekli ayrıştırmaya çalıştığı bir konu var. Ce-Ha-Pe zihniyeti türbana karşı, dine karşı diyerek  muhafazakar kesmi elinde tutmaya, CHP'den de uzak tutmaya çalışıyor. Ama insanlarımızın artık buna inanmadığı çok belli... 

Dikkatimden kaçmadı: 

* Ekrem Bey'e gönülden, gözlerinin içi gülerek bakan, sevgi gösterisinde bulunan 10 kişiden 5'i belki de 6'sı türbanlı kadınlarımız, annelerimizdi... 

* Gençler resmen sevgiden çıldırıyordu. "Ekrem abi sen bizim kurtarıcımızsın" seslerini duydum. Gençlerin yüzde 90'ı İmamoğlu'nu bağrına bastı. 

Hatta çok renkli bir olay oldu: İki genç kız "Ekrem abi seni çok seviyoruz" diyerek bağıra bağıra yaklaşık 6-7 kilometre otobüsle birlikte geldi. Bunu fark eden İmamoğlu otobüsü durdurup sohbet etti ve fotoğraf çekindi... 

Bir başka renkli olay: Sokaktan geçerken Ekrem İmamoğlu bir dükkanı fark etti. O dükkanın adı da "İmamoğlu Fıstık"  

Ekrem Bey o tabelayı görünce güldü ve buraya mecbur uğrayacağız dedi. Kısa bir sohbet etti Ekrem İmamoğlu ve otobüse geldi. 

O dükkan sahibi, Ekrem İmamoğlu seçimi kazandıktan sonra adını "İmamoğlu fıstık" yapmış. O kişinin soyadı da İmamoğlu değil, hiç de "İmamoğlu" ismiyle alakası yok. Sadece Ekrem İmamoğlu'na olan sevgisi için... 

Bunları duyunca diyordum: "İşte Gazi şehrin güzel insanları..." 

* Yapmacık siyasetçi değil... Belki ilginç belki saçma gelecek size ama benim çok dikkatimi çekti. İnsanlara öyle içten gülüyor, öyle sevgisi gösteriyor ki belli olmaması mümkün değil. Elinin avucunu öpüp sevgisini gösteriyor insanlara, otobüsten dudak hareketleriyle insanlara bir şeyler anlatıyor. O anlar o  kadar samimi o kadar sıcak...

Bir de Ekrem İmamoğlu'nu kızdıran bir olay var... Aslında insana verdiği değer ve mütevaziliği... 

Otobüsle Zeugma Mozaik Müzesi'ne doğru giderken bir araba yan taraftan geçmek istedi. Konvoy halinde gidiyordu otobüs... O araç geçemiyordu... Tabi bunu farkeden Ekrem İmamoğlu biraz kızarak, "Arkadaşlar vatandaş geçsin... İnsanlar bizim yüzümüzden beklemesin... Niye mağdur olsunlar biz geçiyoruz diye... Önce o araç geçsin sonra biz gidelim." dedi. 

Bakın bu söylediklerini hiç bir kamera çekmiyor, canlı yayında değil, mikrofon elinde değil. Yani bazıları gibi şov yapmak için söy-le-mi-yor! Samimiyetiyle, insana verdiği değerle, mütevaziliğiyle söylüyor. 

Benim çok ama çok hoşuma giden bazı gözlemlerimdi ve siz değerli okuyucularımın bunları bilmesini istedim. 

*** 

Cumartesi günü de Gaziantep sokaklarını CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu karış karış gezdi... Esnafın derdini, sıkıntısını dinledi tek tek not alındı.

Gazi şehir sokaklarında insanlar, Kılıçdaroğlu'nun etrafını sararak kurtar bizi diyordu. Aç kaldık kurtar diyordu... 

Kılıçdaroğlu'nun o ziyaretine bir olay damga vurmuştu: Kılıçdaroğlu, bir tornacı esnafını ziyaret etti. Tornacı esnafı Ergün Hilaloğlu elleri kirli olduğu için Kılıçdaroğlu’nun uzattığı eli sıkmakta tereddüt etti.

Kılıçdaroğlu, “Boşver sen ver elini yahu. Güveni sağlayan elinizdeki siyahlıktır. Bu bir alın teridir" diyerek tokalaştı. 

Büyüklük yok, tepeden bakma yok, insana insan diye bakan bir lider, bir parti var. Bunu bizzat gözlerimle gördüm. 

Ama şöyle diyeyim... Az kaldı çok az kaldı.

İlk seçimde gidiyorlar, "hoşgörü, mütevazi, barış dili, insana değer veren, kendi cebini değil halkın cebini düşünen, kadın haklarına önem veren..." bir düşünce geliyor.

KILIÇDAROĞLU'NDAN ÇOK NET UYARI

Çalıştayın açılışında konuşan Kılıçdaroğlu, örgüte seslendi ve uyarıda bulundu.

“Antep nüfusu artıyor ama bizim milletvekili sayımız artmıyor. Kabahat kimde? Anteplilerde değil. Eksiklik, yanlışlık varsa bizde. Ama bu tabloyu değiştireceğim. Birbiriyle kavga eden, birbirlerini yiyen bir örgüt istemiyorum. Gün hizmet, çalışma günüdür. Bizim 2 milletvekilimiz var. Bir dönem burası CHP’nin kalesiydi, Celal Doğan gibi bir efsane vardı. Ne oldu da Gaziantep bu hale geldi? Hizmet yarışı olacak burada. Sorun değil, hizmet üretmeliyiz. Var olan sorunları nasıl çözeceğimizi anlatacağız.” dedi. 

Çünkü CHP, Kılıçdaroğlu liderliğinde iktidara gidiyor. Hem de ilk seçimde iktidara gidiyor. Sn. Kılıçdaroğlu'nun da böyle bir uyarıda bulunması çok ama çok normal...

Güzel yarınlarda görüşmek ümidiyle...