“SARAY'A GİDEN CHP’Lİ” KOMPLOSU, LİNÇ GİRİŞİMİNİN DEVAMIDIR

Şu anki temel gerçek ortada: MHP’nin desteğine karşın Erdoğan iktidarı hızla çöküyor.

Eğer AKP iktidardan düşerse  Tayyip Erdoğan’ı bekleyen ağır hesaplar var. Türkiye’yi beka sorununa sürükleyen uygulamaları önüne konulacak. Özellikle parasal işler Erdoğan’ı korkutuyor. İşin içine ailesinin serveti uluslararası çevrelerden sokuldu bile.

Bu tehlikeden kurtulabilmek için AKP Lideri Erdoğan, Millet İttifakı’nı parçalayacak bir planı devreye soktu.

Planın işlemesi için Millet İttifakı’nı yaratan Kemal Kılıçdaroğlu’nun yıpratılması gerekiyordu.

Zaten AKP-MHP ittifakı en başından beri onu hedef tahtasına koymuştu. Kendisine karşı toplum içinde saldırılar yapması için ekipler oluşturulmuştu. Şehit cenazelerine katılan Sayın Kılıçdaroğlu’na yönelik tehditler bu plan gereği başlatıldı. En sonunda Ankara’daki şehit cenazi töreninde onu öldürtecek kadar şiddetli bir saldırı örgütlendi. Türbanlı bir kadın kocaman taşlarla onun aracına vurdu. Bir inek hırsızı koskoca CHP Genel Başkanı’nı yumrukladı. IŞİD kamplarında yetiştirilen katil adayları Kılıçdaroğlu’nu öldürmek için saldırıp durdular.

Hem de Milli Savunma Bakanı, Emniyet Genel Müdürü ve öbür devlet görevlileri orada iken…

Düşünün ki, geçenlerde ruh hastası bir kadın, bir türbanlı kızın türbanına vurdu diye anında yakalandı, hapse atıldı. Ama bu ülkenin ana muhalefet partisini yumruklayan inek hırsızı, onun gibi saldırgan olan IŞİD militanı ruhlulara dokunulmadı.

İşte bu durum bile Kılıçdaroğlu’nun Saray iktidarının hedefi olduğunu göstermeye yeter.

Ayrıca Sayın Kılıçdaroğlu, kendilerini yıpratmak için hükümetin istihbarat elemanları dahil birçok oluşumu devreye soktuğunu da daha önce açıklamıştı. Saray’a giden CHP’li işi işte bu özel ekiplerin işidir. Gazeteci Talat Atilla bu iş için bulunmuş sokulmuş olmalıdır. Bu işin inandırıcı kılınması için de Sözcü Gazetesi’nin ve başyazarı Rahmi Turan’ın özellikle seçildiği de anlaşılmaktadır.

MAĞDUR İKEN HAKSIZ DURUMA DÜŞTÜ

Gelelim Cumhurbaşkanı Erdoğan ile gizlice konuştuğu iddia edilen CHP’li işine… Saray’a giden CHP’li diye suçlanan Muharrem İnce haklı olarak tepki gösterdi. Gel gör ki bu haklı tepkisini yanlış dillendirdi. Bu komplonun Saray işi olduğunu söylemek yerine, tuttu, bu işi parti yönetiminde yer alan bir çetenin kotardığını söyledi.

CHP içinden Saray’ın komplolarına alet olacak birileri çıkar mı? Hiç sanmıyorum.

Sayın İnce, kendisini mağdur göstermek isterken partisine zarar verdi.

Burada asıl görev Sayın Kılıçdaroğlu’na düşüyor. Bu iddianın peşini asla bırakmamalı… Bu türlü komplolarla bir biçimde ilişkisi olanlar var ise bulmak birinci görevidir.

İkincisi, bu işi daha fazla kabartmadan bir biçimde çözmesi şarttır.

Yoksa her türlü sorunun kaynağı olan AKP değil CHP tartışılır; kamuoyu da iktidarın zulmünü, soygununu görmezden gelir.

CHP’liyim diyen hiç kimse bu oyuna gelmemelidir.

Önceki ve Sonraki Yazılar