Süleyman Karan

Süleyman Karan

Hırsız, gaspçı ve canilere karşı ‘orantısız cesaret’

Şu ‘orantısız zeka’ lafından hiç hoşlanmadım bugüne kadar... Gezi Direnişi sırasında birilerinin yurtseverlere atfettiği bir tanımlama, ancak toplumsal olaylara uygun bir tanım olmadığı gibi, çok da kapsayıcı değil. Zira, eğer ki zekanız kadar cesaretiniz yoksa kaybedebilirsiniz! Bir palalı şerefsiz, çil yavrusu gibi dağıtır ortalığı... ‘Orantısız şiddet’ ve ‘orantısız hile’ siyasal İslamcıların ve ırkçı faşistlerin her zaman başvurduğu bir yöntem... Ve bu illet ittifakının bunu, bu seçim sürecinde sonuna kadar kullanacağını biliyoruz.
Şimdi meselemiz, sosyal medyada ya da orada burada en güzel espriyi bulmak değil. Duvara slogan yazıp, parkta forum yapmak da değil. Saçma sapan söylentilerle korku yaymak hiç değil... Meselemiz, bir plebisite dönüşmüş İstanbul’da, tekrarlanacak yerel seçimlerde bu gerici, yoz, yolsuz bir o kadar da siyaseten ahlaksız rejime fark atmak. Onlar da bunu biliyor ve çok panikliyor. Korkuyorlar ama bu demek değil ki korktukları için pısacaklar. En iyi bildikleri şeyleri misliyle yapacaklar. Yani provokasyon, manipülasyon, hile, linç girişimleri, çok sıkışırlarsa milleti millete kırdırmak.

Haklıyız, güçlüyüz daha ne?
İşte bu sebeple; bize gerekli olan, bu seçim sürecinde, seçim günü sandık başında, ondan sonra tekrar bir sandık darbesi girişiminde, ‘orantısız çalışkanlık’, ‘orantısız mantık’ ve bir o kadar da ‘orantısız cesaret’!
Unutmayalım, bu vatanı yok eden, devleti işgal etmiş çetenin tek bir kozu var. Devlet olanaklarıyla baskı ve şiddet... Ha bir de birkaç mafya ile birkaç tarikat... Bu vatan hainlerinin desteği ise önlerine konan çanaktaki kemik oranıyla sınırlı... Bu iktidar, son kozlarını sonuna kadar oynarken, tel tel dökülüyor. Ama unutmayın, kaybedecekleri çok şey var ve bunun için gerekirse ülkeyi de yakarlar!
Yeniçağ yazarı Yavuz Selim Demirağ, büyük olasılıkla MHP yönetiminin emriyle gençlik örgütünün ya da bir ilçe teşkilatının üyeleri veya çevresi tarafından linç edilmeye çalışıldı. Buradaki nefretin ve saldırının sebebi İYİ Parti’ye olan husumetti. Tekirdağ’da taraflı Cumhurbaşkanı'nın ‘manevi kızı’ ilan ettiği Göknur Bayrak, Ekrem İmamoğlu’na bağış yaptığı için bıçaklandı, bir aşağılık kukla tarafından. Ve tehditler gırla...

Sıkı, sakin ve dik durmalı
Daha önceki seçimlerde sandık teröristleri, AKP ve MHP’nin yetkilileri tarafından verilen emirlerle sandık görevlilerine fiziki saldırılarda bulundu. Bunu son seçimde sandık nöbetlerinde fazlaca yapamamalarının sebebi ise yurtseverlerin omuz omuza vererek orada kalabalık ve direngen bir biçimde durmasıydı. Çünkü bunlar hırsız, gaspçı, saldırgan ve caniler ama işte bir o kadar da korkak ve onursuzlar.
Tıpkı dün olduğu gibi bugün de bu ülkenin yurtseverleri bu ülkeyi satanlardan hem sayısal olarak daha güçlü hem de artık karşı mahalleyi bırakın yedi düvel biliyor ki sandık iğfal edildi.
Yani bize düşen bu seçim çalışmasında ve sandıkta ve de sonrasında bir arada kenetlenmiş ve onurlu durmak. Ha bu süreçte bize tokat atmaya kalkanın elini kırmak, tehditlere kulak asmayıp, başı dik statlarda o sloganları tekrar tekrar atmak, mahallede itin kopuğun terörüne karşı tek yumruk olmak. Haklı olduğumuz için ve bu yurdu savunduğumuz için cesaretimizi de aklımız da orantısız olmalı!

Önceki ve Sonraki Yazılar