Bundan böyle bu parodiyi çok daha fazla izleyeceğiz. Parodinin adı, ‘Her Şeyin En İyisini Bilen Halkın Cumhurbaşkanı’... Bu senaryo bir süre tutar bunu belirtelim, zira bu yeni bir oyun yazarı tarafından kaleme alınmış gibi görünüyor. ‘Cumhur İttifakı milletvekilleri hata yaptı mı, AKP Genel Başkanı hatayı düzeltir, zira o partili cumhurbaşkanı değil, cumhurun başkanıdır’, yeni imaj bu olacak. Böylece bugüne kadar yapılmış tüm hatalar, tüm basiretsizlikler, tüm yolsuzlukların sorumluluğu da, ne zaman çok sıkışılırsa AKP ve MHP milletvekillerine yıkılacak. Saray her zaman işin içinden sıyrılacak!

Her şeyin doğrusunu bilir!
Parodinin ilk halkası olarak karşımıza çıkan şu termik santrallerin filtrasyon meselesi... Yıllardır bilim insanlarının ve sivil toplum kuruluşlarının uyarılarını hiçe sayarak, çevreye her tür zulmü yapan ve halk sağlığıyla oynayan hükümetler ve milletvekilleri bir kez daha bunu yapmaya kalkışınca, ve termik santrallerin filtre takmasını iki buçuk yıl erteleyince, ‘çevre dostu’ cumhurbaşkanı olaya el koyar ve halkın ciğerlerini kurtarır. Genel başkanı olduğu partinin milletvekillerine de tribünden ayar verir, yandaş sermayeye de parmak sallayarak... Der ki, “Siz daha çok kazanacaksınız diye halkımızın zehirlenmesine fırsat vermeyiz!” Ve halkın ciğerleri, ‘halkını, partisinden hatta canından çok bile seven lideri’nin sayesinde kurtulur.
Böyle de bitmez hikaye, arabesk peri masalının devamı vardır. Zira AKP ve MHP milletvekilleri aslında ‘kötü’ değildir de biraz bilinçsizdir. Neyse ki onların aklını başına getirecek bir peri padişahı vardır! Hemen hatalarını fark ederler, liderlerinin bu çıkışını ayakta alkışlarlar. Ne mutludur ki, onları hatalarından döndüren böyle bir şahsiyet vardır sarayda!

Sermayeye karşı halkın adamı!
Neo-liberal zihniyetin siyasal islam ve ırkçı versiyonuyla bu vatanın tüm varlıklarını perişan eden iktidarın tuluat tiyatrosu işte şimdi böyle devam edecek. Sorun dış politika ve etnik mesele olduğunda sağ popülizmin dibiyle, yani ırkçı ve dinci şovenizmle... Konu böyle termik santraller gibi meseleler olunca ise sol popülizmin dibiyle... Sermaye karşıtı çevreci ve halkçı bir üslupla... Demedi mi ki, “'2022 sonuna kadar bu işe fırsat verelim, buna imkân verelim', böyle bir şeyi kabul etmem mümkün değildi. Çünkü bir tarafta halkım var, bir tarafta da buradaki sermaye var. Kusura bakmasınlar, biz bu adımı attık. Büyük ihtimalle bu yeniden bir ihaleye gider. Başka bu işin çıkışı yoktur.” Alın size sermayeye bayrak açmış bir halk adamı!
Tüm bunlar, yeni bir tarz-ı siyasetin ipuçları... MHP’yi sallayın bir kenara, o sadece bir uzlaşının temsilcisi bu iktidarın yanında, artık AKP’nin de halk nezdinde itibarını kaybediyor olması, işte bu parodiyi zorunlu kılıyor. Bu kitle desteği ve itibar erimesinden en az zararı görmek için sarayın tedrici ölçüde Cumhur İttifakı’nın ötesine geçmesi gerekiyor. 

Bu numara da tutmaz
Bu sebeple bundan sonrasında milletvekili de harcanır, parti de harcanır, hatta gerekiyorsa yolsuz yandaş sermaye de harcanır. Zira artık deniz bitti. Bu numara tutar mı peki, belki bir süre... Neden mi? Çünkü ‘iyi polis-kötü polis’ hikayesi artık dizilerde bile tutmuyor. Bakınız bir ay tek haneye inen enflasyon yine iki haneye çıktı. Nefes alacak yer kalmadı kentlerde... Millet aç, millet borç içinde... Yani birazcık yedirebilirler, sonra yemez. Mide açlıktan guruldarken, böyle parodi izlenmez!