Siyasal İslam bir muzdur, kalitesiz, tatsız tuzsuz, neresinden yemeye kalkarsanız kalkın, öyle dandik, öyle beş para etmez bir muz. Bu kadar ilkesiz, bu kadar siyasi ahlakı düşük pek az siyasi anlayış vardır. Latin Amerika’da ve Afrika’daki müptezel diktatörlüklerden de feyz alır, Ortadoğu’daki köktendinci teröristlerden de, pejmürde faşist Benito Mussolini’den de, darbecilerden de... 
Emperyalizm açısından en kullanışlı maşa olması temel özelliklerinden biridir, ancak o maşa o kadar eğri büğrüdür ki, emperyalistler için kullanım miadı oldukça sınırlıdır. Ancak, bir ülkeyi ve devleti yok etmekte, milleti birbirine kırdırmakta eline su dökülmez. Bir diğer özelliği insanlığın geçirdiği evrimden nasibini almamış olmasıdır. İnsan hakları, demokrasi, özgürlükler gibi söylemler o kokuşmuş ağızlarından düşmez ama bu sadece kendilerine yontacaklarında geçerlidir. İktidarı bırakmamak için orduyu, polisi gele geçirmek, kendi paramiliter örgütlerini kurmak, sivil ve askeri darbeler yapmaya kalkışmak bir diğer değişmez özellikleridir. Bazen başarılı olurlar bir süre Ömer el-Beşir denen katilin iktidarında Sudan’daki gibi, bazen tam semiremeden tepelerine inilir Mısır’daki gibi... Öyle iki ucu pis bir değnektir ki bunların iktidarı, genelde onların tepesine inen de başka türlü bir faşizan güç olur. Bunu anlamak için de Mısır’a bakmak yeter de artar bile... Neyse ki öyle ya da böyle, her zaman yok olmaya mahkumdurlar.

Mutant virüsün alası bunlar
Siyasal islamın, özellikle de İhvan virüsünün bulaştığı bir millet kolay kolay bir daha toparlanamaz. İşte bu güzelim ülkenin de en temel baş belası siyasal islamdır. NATO, CIA ve Pentagon emriyle Soğuk Savaş sürecinde inşa edilen ırkçı partiyi de yanlarına aldıktan sonra püsküllü bela haline gelmiş bir siyasi illettir Türk işi İhvan. Buna çapsız, 12 Eylül uzantısı Türk-İslam sentezinin suyunun suyu BBP’yi ekleyin, bir de maocu eskisi ajan provokatörleri, tam kadro mutant virüs emrinize amade olur. Yancıları mafya, ahlaksız iş insanları, işbirlikçi ve ikbal peşinde koşan bürokratları da eklediniz mi, işte size mükemmel vatan hainliği karışımı çıkar!

Engerek taktikleriyle sürünmek
Tüm iç ve dış destekçilerine rağmen o kadar çürük, o kadar beceriksiz ve o kadar akıl yoksunu bir sürüdür ki bu, sonuçta çürümek fıtratında vardır. Çürürken ülkeyi de çürüttüğü için büyük bir illettir. İşte şimdi bu sözünü ettiğimiz iktidar koalisyonu taban desteğini yitirirken, bin bir kumpas kurarak ömrünü uzatabildiğince uzatma arayışları içerisinde. Engerekler gibi kavis çize çize bir çıkış yolu arıyor. Çalmayacağı kapı yok, girmeyeceği kılık yok, yapmayacağı provokasyon yok!
Her zaman olduğu gibi, öncelikli tercihleri bir yandan şeytanlaştırma diğer yandan muhalefet blokunu bölmeye yönelik manipülasyonlar olacak. Bu yöntemin bu ülkede önü açık, çünkü çürük elmalar siyasetin her yanını kuşatmış durumda. Şu sıralar oy oranı yükselen ve özellikle MHP’yi baraj altı bırakacak İYİ Parti’yi yanlarına çekme operasyonları, başta Meral Akşener ve kurmay kadrolar tarafından boşa çıkartıldı. Fakat bunlarda rezil formüller bitmez, biri boşa çıkarsa bir başkasını alırlar devreye...  Tıpkı İYİ Parti’de yaptıkları operasyon gibi. Parti içine kama sokacak birilerini bulmak zor değil ki... En kendini beğenmiş, en ‘güvenlikçi’ tipi ayartırsınız olur biter. Gerçi böyle tiplerin bir tabanı olmadığı için sadece İYİ Parti bölünüyormuş gibi bir algı yaratmak dışında bir faydası yok ama hiç yoktan iyidir, zira Cumhur İttifakı zorlu bir süreçteyken her türlü ‘maymuna bak’ taktiğine başvurmak zorundalar. Ama biliyorlar ki artık İYİ Parti’yi ele geçirmek neredeyse imkansız. Büyük olasılıkla bir dandik parti daha çıkacak ortaya hepsi o, Ümit Özdağ ve çevresindeki üç-beş kişini yer alacağı... 

Saadet Partisi’ne operasyon sürüyor
Şimdi de bir yandan HDP’yi şeytanlaştırmanın ötesine geçip CHP’ye yönelik saldırılarını artırırlarken öte yandan da ittifaklar açısından belki oy oranı olarak değil ama sembolik olarak önemi büyük olan Saadet Partisi’ne kumpas kurma peşindeler. Amaç, din istismarlarının önündeki en önemli engellerden birini ortadan kaldırmak. Eğer ki Saadet Partisi’ni Cumhur İttifakı’na dahil edebilirlerse, Milli Görüş’ün de temsilcisi pozunu takınıp mütedeyyin kitlenin bir bölümünde hızlı artan ‘münafık’ algısını durdurmaya çalışacaklar. Ama yine işleri kolay değil. Zira Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu kendine özgü sert bir muhalefet yapıyor ve AK Parti ile bir araya gelmesi güç. Bu sebeple partinin ayarlarını bozma komplolarının hız kazanacağını öngörmek abartılı olmaz. Bunun yanı sıra Saadet Partisi’ne oy veren kitlenin Kürt sorununa bakışı farklı ve MHP’ye karşı da net bir tavırları var. Yine de durmayacaklar ya parti içi bir darbe yaptırıp Saadet Partisi’ni yanlarına çekmeye ya da partiyi bölmeye çalışacaklar. AK Parti’ye hizmete hazır birkaç hain bulmaları yeterli ki dediğimiz gibi bu ülke siyasetinde hain bulmak hiç de zor değil!

Kurda kuşa faşist etiketi
Tüm da bu siyaseten ahlaksızlık sürerken bir yandan da AK Parti kurmayları herkesi faşist ilan etmeye çalışıyor. Sabah akşam başta AK Parti Genel Başkanı ve siyasal islamcı-ırkçı-güvenlikçi söylemin bir numarası İçişleri Bakanı faşist söylemlerini tekrarlarken, bir grup AK Parti görevlisi de cumhuriyet mirasını faşistlikle etiketlemek için iğrenç bir propaganda içinde. Bu ‘faşist gevelemesi'nin sebeplerinden biri geleneksel muhafazakar kesimi konsolide etmeye çalışmak, bir diğeri de HDP’yi her yenden sindirme ve yok etme çabalarından biri olan gerici-Barzanici Kürt partisi KDP’ye alan açmak, cumhuriyetin temel değerleri olan halkçılık ve laiklik karşıtı ayrılıkçı Kürtlere şirin görünmek amacını taşıyor. Ama burada da işleri çok zor. Artık Cumhur İttifakının ayak oyunlarına kanacak Kürt seçmen bulmak eskisi kadar kolay değil. 

Her türlü komployu bekleyin
Sonuç itibarıyla İhvancı-ırkçı şer kliği her türlü kumpası, manipülasyonu ve provokasyonu yapmak için kolları sıvamış durumda. Seçimlerde kaybetmemek için muhalefet blokunu parçalamak amacıyla ellerinden geleni yapacaklar. Bu arada pek çok irili ufaklı partinin kurulması için partileri içten çökertecek hainlerle işbirliğini artıracaklar. Bu hiç de zor değil, eyyamcı, ikbal peşinde, fırıldak siyasetçiler fink atıyor ortalıkta. Yine de sandıktan çıkamayacaklarını anlarsa bu şer ittifakı, işte o zaman çok daha tehlikeli taktikleri denemekten zerre imtina etmeyecek.