Süleyman Karan
Sağ popülizm: Manyaklık ve ahmaklığın modern hali
Sağ popülizmin ne menem bir şey olduğunu anlamak için pek çok örnek var dünyada. En belirgin olanlarından birini zaten 18 yıldır bizzat gözlemliyor ve bütün müptezelliğiyle yaşıyoruz. Türkiye, Brezilya, Macaristan, Polonya ve ABD en göze çarpan örnekler. LGBTİ düşmanlığından ırkçılığa ve en akıldışı yobazlığa kadar sağ popülist partiler ve liderleri halkın bir bölümünün desteğini alırken diğer bölümünün nefretini kazanıyor. Küreselleşme mağdurlarından din istismarına açık kesimlere, en akıldışı manipülasyonlardan etkilenenlere ve lümpen, eğitimsiz ve ahlaken düşük gruplara kadar bir kitle tabanı var bu tarz-ı siyasetin. İlginç olan bu az gelişmiş ülkelere özgü bir mesele değil, demokrasinin beşiği Avrupa’da ve Kuzey Amerika’da da normalde pek çoğu psikiyatrik tedavi görmesi gereken insan, bugün siyasetin ön saflarında yer alıyor. Türkiye’de siyasal islamcılar ve ırkçılar bazı durumlarda ABD’deki ve Avrupa’daki türdeşlerine göre çok daha aklıselim bile kalabiliyor. Gelin görün, müptezellik ve zeka sıkıntısı ne düzeylerde...
FETÖ gibi bir şeyler...
Büyük olasılıkla statükonun temsilcileri ve haber alma örgütleriyle Pentagon’un bilgisi dahilinde ve belki de gizliden gizleye destekledikleri bir darbe müsameresi yaşandı ABD’de... Biraz FETÖ darbe kalkışmasına benzer bir şey ama orada zaten herkes silahlı olabildiği için orduya gerek duymaksızın. Ve yine büyük olasılıkla Donald Trump’ın temsil ettiği sağ popülizmi tabuta çivilemek için bu darbemsi şeye göz yumdu iktidarı geri almak üzere olanlar. Böyle bir soytarılığa izin verip, Trump ve destekçilerinin ne denli meczup, ne denli tehlikeli olduğunu başta orta sınıf Amerikalar’a canlı yayınla göstermek için komplo içinde bir komploydu kanımca tüm bu darbe sirki.
Abuk sabuk bir hikaye
Bir meczuplar sirki olması için un, su ve şeker vardı. Darbe girişimine katılan gruplar öylesine akıldışı fikirlere ve yaşam tarzına sahipti ki, ortalama Amerikalı korkudan dilini yuttu! Alın size manyaklığın daniskası bir komplo teorisi üzerine inşa edilmiş bir grup: QAnon!.. QAnon, ABD’de aşırı sağcı komplo teorileri hareketi olarak biliniyor. Bu grubun üyeleri, Başkan Donald Trump’ın kötülere karşı gizli bir savaş yürüttüğünü düşünüyor. Grubun adı ilk olarak 2017 yılında duyulmuştu.
Kongre’yi basan Jake Angeli’nin üyesi olduğu QAnon grubu, ABD’de son yıllarda aşırı sağcı Proud Boys (Gururlu Çocuklar) ile birlikte en çok tartışılan oluşum. ABD Başkanı Donald Trump, ekim ayında QAnon isimli komplo teorisini onaylamadığını söylemekten kaçınmıştı. QAnon ile ilgili iddialar internet ortamında en çok konuşulan komplo teorilerinden olmayı sürdürüyor.
Şizofrenik hezeyanlar
2020 içerisinde, QAnon’un komplo teorileri sosyal medyada 100 milyondan fazla yorum, paylaşım ve beğeni topladı. QAnon grubu üyeleri, sıklıkla ABD’deki başkanlık seçimi ve adaylar, Trump yönetimi, Yahudi ve Asya karşıtı komplolarla Covid-19 gibi konularda haberler paylaşıyordu.
Savunduğu komplo teorisinin bir bölümü geçmişe dayansa da QAnon eski bir hareket değil. Hareket ilk olarak Ekim 2017’de 4chan adlı bir internet sitesinde imzasız bir mesajla ortaya çıktı. ‘Q’ rumuzunu kullanan bu ismi belirsiz kişi, yazdığı mesajda Trump’ın başkanlığındaki gizli bir soruşturma grubunun içinde yer aldığını iddia ediyordu.
Bu mesajın ardından, şifreli olduğu söylenen paylaşımlarla ilginç teoriler ortaya atılmaya başlandı. Mesajlarda Trump’ın politikalarını savunan ifadeler kullanılıyor ve faşizan düşünceler dile getiriliyordu. Kitle büyüdü, YouTube, Facebook, Twitter, Reddit gibi platformlarda yayıldı.
Kahraman Trump pedofillere karşı!
QAnon takipçilerinin temel tezine göre, Donald Trump, devletin içindeki ‘şeytani, pedofil ve insan kaçakçılarından’ oluşan elit bir gruba karşı savaş veriyor. Trump’a karşı komplo kurduklarına inandıkları Barack Obama, Hillary Clinton, Dalay Lama, George Soros, Papa Francesco, Tom Hanks, Oprah Winfrey ve Ellen DeGeneres gibi ünlü isimlerin çocukların kanını içtiklerini ve onları yediklerini iddia ediyorlar. QAnon’a göre, Trump bu suç komplosunu kırmak, siyaset ve medyanın gücüne son vermek için üst düzey generaller tarafından başkan yapıldı.
Paranoyak ve temelsiz komplo teorisi QAnon, Amerikalıları radikalleştirdi, eskiden beri var olan milisleri güçlendirdi ve Cumhuriyetçi Parti’nin radikalleşmesinde bir kilometre taşı oldu. Hareket tarafından bir kahraman olarak görülen Trump, QAnon aktivistlerini ‘ülkeyi seven insanlar’ olarak tanımladı.
QAnon taraftarları, bu teoriyi temellendirmek için ortaya hiçbir somut kanıt koyamamalarına rağmen hayli taraftar kazandılar. Bu ivmeyi siyasi başarıya bile tahvil ettiler. Hareketin ilk seçim zaferi Georgia eyaletinde geldi. QAnon’un Yahudilik ve İslam karşıtı görüşleriyle bilinen ırkçı önderlerinden Marjorie Taylor Greene, ABD Kongresi’ne girmeye hak kazandı.
Kadın düşmanlığı, LGBTİ nefreti
Şimdi biraz daha ayakları yere basan faşistlere gelelim... ABD’de tartışmalara neden olan aşırı sağcı, göçmen karşıtı ve erkeklerden oluşan oluşum Proud Boys, 2016’da sağcı aktivist Gavin McInnes tarafından kuruldu. Beyaz üstünlüğünü savunan gruplar arasında sayılan Proud Boys, Black Lives Matter (Siyahların Yaşamı Değerlidir) eylemlerinin karşısında, sık sık sokak çatışmalarında yer alıyor.
FBI, Proud Boys’u beyazların üstünlüğünü savunanlarla ilişkisi olan, aşırılıkçı bir grup olarak tanımlıyor. Grubun iki üyesi, Antifa aktivistlerini darp etmekten iki yıl hapse mahkum edildi. 2018’deki çatışmalarda muşta, bıçak, cop kullanan Proud Boys üyeleri, polis tarafından zorlukla kontrol altına alındı. Proud Boys’un lideri Enrique Tarrio... Irkçı olduğu ileri sürülmesine rağmen Tarrio’nun Küba kökenli bir siyah olması grubun sadece beyazlardan oluşmadığını gösteriyor. Nitekim bir kardeşlik cemiyeti olduklarını söyleyen grup içinde çok sayıda etnik kökenli insan yer alıyor. Manifestoları, ‘Trumpçı fikirleri ve onu yükseltmek, sınıra duvar örmek, herkesin silahlanması, sosyal yardımın sonlandırılması, geleneksel cinsiyet rollerine dönülmesi ve ev kadınına saygı gösterilmesi’ gibi maddeler içeriyor. Kabaca şovenist, vandal, milliyetçi, islamofobik, transfobik ve kadın düşmanı bir nefret örgütü...
Kıyamet, mehdi, o bu...
Gericilğin, ırkçılığın, kitlesel ahmaklığın yuvalandığı gruplar bunlarla sınırlı değil. ‘Stop the Steal’ isimli grup, güvenlik güçlerinin kendilerini engellemeleri durumunda kongre binasını işgal ederek şiddeti tırmandırma sözünü açıkça verdi. Sonradan asker kökenli çıkan bazı eylemcilerin Kongre üyelerini rehin almayı planladıkları, taşıdıkları plastik kelepçelerden anlaşıldı. Yani asker eskilerinden oluşan yapılar da var.
Hala Amerikan İç Savaşı’nın rövanşını almak isteyenler hiç de az taraftara sahip değil. Konfederalistler, o günden bu yana var ve genelde aşırı sağ liberteryen silahlı örgütlü oluşumlar olarak pusuda bekliyor. Söz gelimi 168 kişinin ölümüne sebep olan Oklahoma City bombacısı Timothy McVeigh bir sağ liberteryen örgütün üyesiydi.
Bunlar marjinal gruplar gibi geliyor belki size, o zaman kıyamet hülyalısı, Eski Ahit’i referans alan ve dünyanın kurtuluşunun bir dünya savaşıyla gerçekleşeceğine inanan Evanjelistler ne olacak? ABD nüfusunun neredeyse yüzde 25’i kendisini Evanjelist olarak tarif ediyor.
Bitmedi neo-naziler ve çeşit çeşit Ku Klux Klan eskisinin oluşturduğu ırkçılar var. Bunlar aynı zamanda polis içinde de örgütlü. Büyük olasılıkla ordu ve Ulusal Muhafızlar içinde de uzantıları var. Fırsat buldular mı Afrikalı Amerikalı öldürüyorlar!
Kübalı mafya, Vietnamlı vatan haini
Bir de ABD’nin küresel günahlarının tohumları var. Belki dikkat etmişsinizdir, sarı üzerine kırmızı çizgili bayrak dalgalanıyordu darbe saçmalığı sırasında, işte o bayrak Güney Vietnam’ın bayrağı... ABD işgaline destek veren vatan haini Vietnamlılar’dan yenilgi sonrası ABD’ye sığınanlar da işte bu faşizan gruplar arasında yer alıyor. Tıpkı başta Florida olmak üzere ABD’nin güney eyaletlerinde örgütlü bir güç olan karşı devrimci Kübalı göçmenler gibi...
İşte böyle bir dünyada, böyle bir akıldışılıkla mücadele etmek zorundayız. Tıpkı ülkemizdeki ırkçılar, yobazlar, mafyozi oluşumlar, lümpenler, LGBTİ düşmanları, kadın katilleri, çocuk istismarcılarıyla mücadele etmek zorunda olduğumuz gibi... İşte bu sebepledir ki cumhuriyet devrimlerine sahip çıkmak ve karşı devrimle durdurulmuş Anadolu aydınlanmasını yeniden başlatmak çok ama çok önemli. Zira iktidar ahmakları, yobazları, ırkçıları payanda olarak seçmiş ve bir gün benzer bir olayla karşılaşmak da an meselesi... 15 Temmuz darbe girişimi iktidar tarafından semirtilmiş böyle bir mikrobun eseriydi, şimdi o mikrobun pek çok mutasyonu var.