Gökdelen, AVM yapılaşmasının yarattığı trafik sorununa getirilen düzenlemedeki rahatlığın hemen sonuna yeni imar alanlarını açan Belediyecilik anlayışı kısır döngü içinde bugünkü İstanbul’u yarattı.
Deprem toplanma alanlarından sadece mezarlıklar ayakta kalabildi.
Cumhuriyet Halk Partisinin İstanbul ile özel olarak ilgilenmesinin en önemli nedeni de bunlar.
Siyasi önemi dışında büyük bir tarafsızlıkla İstanbullulara daha iyi bir kent yaşamı sunmak için “Kim doğru aday olur”dan çok “Kim İstanbul’a en iyi hizmeti sunar” anlayışı ile hareket ediyor.
Şimdiden Büyükşehir Belediye Başkanlığı için adaylığını açıklayan isimlerin tamamı saygınlıklarının yanında İstanbul’un sorunlarını en iyi bilen isimler.
Cumhuriyet Halk Partisinin başarılı Belediyecilik örneklerine bakıldığında İstanbul halkının kesinleşecek adaya sahip çıkmaları İstanbul için yeni bir şans yaratacak.
Adaylar konusunda İstanbul için düşündüklerini değerlendirdiğinizde, İstanbullu olarak gelecek için umut görüyorum.
Aralarında siyasi deneyimleri dışında Belediyecilik deneyimi olan hatta yıllardır adeta “Gölge Belediyecilik” yaparak İstanbul için ciddi bir arşiv oluşturan ve her fırsatta yazılı ve görsel basında paylaşan İstanbul’un sorunlarını her fırsatta ekranlara taşıyan isimler de var.
2019 seçimleri sadece Türkiye için değil, en büyük metropolü İstanbul için de ayrı bir şans olacak.
Cumhuriyet Halk Partisi, İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı adayı seçimini hangi yöntemle yaparsa yapsın İstanbulluların gelecek için kaygılarına umut olacaktır.
Dürüst, deneyimli, liyakat sahibi, “halktan biri” olmayı başarmış yöneticilerle; Cumhuriyette, İstanbul da kurtulur...