İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Rize-İkizdere gezisinde tatsız olaylar yaşandı.
Doğduğum ilçemi uzaktan izleyen birisi olarak provokasyona üzüldüm, saldırganların davranışlarından ötürü yerin dibine geçtim.
 
**
 
İkizdere’yi, ilçemde yaşayanları tanıyorum.
Geziyi provoke edenler bir-ikisi hariç bizden değildi.
Tıpkı Hürriyet gazetesinin baskınında olduğu gibi bindirilmiş kıtalarla yapılmış organize bir kötülüktü.
Alçaklıktı, Anadolu Türk geleneğine aykırıydı.
 
**
 
Hazırlıklı olduğu şundan da belli ki, Rize’deki üst geçitlere Meral Akşener aleyhine pankartlar asılmıştı; Rize Valiliği her türlü eylemi yasaklamasına rağmen…
“Burası Rize, laf ettirmeyiz Reis’e.”
“Reis’e atılan laf, bize atılan taştan daha ağırdır, sandıkta hesaplaşacağız.”
“Ey Akşener, bilesin ki, bir dirhem ilim, bin okka edebe muhtaçtır.”
“Misafire hoş geldin, sen hangi yüzle geldin.”
 
**
Pankartlarda edepten söz edenler, meydanlarda edepsiz davranarak, gelen misafire, Karadeniz gelinine soğan, armut ve benzeri maddeleri attılar.
Hem misafire hoş geldin dediler hem de Rize’yi babalarının malı sanarak, “Sen hangi yüzle geldin” diye sorguladılar.
TBMM’de gurubu bulunan, gelecekte bu ülkeyi yönetmesi ihtimal dahilinde olan bir siyasal lider, bir şehre izin alarak mı gidecek?
Yoksa Rize’nin ayrı kanunları mı var?
 
*
 
Kuşkusuz orada bu hareketleri yapanlar parayla tutulmuş askerlerdi.
Halkın büyük çoğunluğu, Çayeli dahil Meral Akşener’i bağrına bastı.
İkizdere Eşkencedere’de direnişteki kadınlar İYİ Partilileri çok iyi karşıladılar, birlikte şarkı türkü söylediler.
 
**
 
Tam bu noktada şu analizi yapmam şart oldu.
Ömrümün ilk 20 yılını İkizdere-Rize’de geçirdim.
İlkokul ile orta okulu İkizdere’de, liseyi Rize’de okudum.
12 Eylül öncesinde gerek Rize merkez, gerekse İkizdere’de sol düşüncenin ağırlığı vardı.
Genç ve eğitimli nüfusun göç etmesi nedeniyle dini duyarlılığı çok, eğitimi az kesimler kaldı ilçede…
Bundan dolayı toplumsal, ekonomik ve siyasal yapısı oldukça değişmiş bir ilçe haline geldi İkizdere…
 
**
 
Tekrar tekrar altını çizeyim, orada bindirilmiş, organize edilmiş, parayla tutulmuş kıtalar vardı (A haberin orada olmasını kimse izah edemez. İstanbul’da bile Meral Akşener’i takip etmeyen kanal İkizdere’ye muhabir gönderiyor, buna kargalar bile gülmez!).
Bir İkizdereli olarak kendi adıma, yapılan bu çirkin davranış nedeniyle misafirlerimiz İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile İkizdere’nin yeşil kalması için destek vermeye gelen İYİ Partililerden özür diliyorum.
 
**
 
Bu yazının dipnotu: Meral Akşener’in Netahyahu benzetmesini uygun bulmuyorum. Ancak uzun süredir CHP’lileri HDP üzerinden PKK’ye bağlamaya çalışan AKP’liler değil mi? Çoğu FETÖ’nün tezgahından geçtiği halde Meral Akşener’e FETÖ’cü muamelesi çeken bunlar değil mi? Kendileri istedikleri gibi hakaret edecekler, onlara yönelik ağır eleştiri yapılınca, feryat edecekler. Yok öyle yağma!