Pirus zaferi

Muhalefet ekonomik krizi, enflasyonu, hayat pahalılığını, mutfaktaki yangını sahaya yeterince yansıtamayınca, devletin bütün aygıtlarıyla siyaset alanını kuşatan siyasal iktidar, olayı beka meselesine indirgedi; seçimi bir tür referanduma dönüştürdü.

Bir dönem, (yasallığı değil) meşruiyeti her daim tartışmalı olan HDP’yi bir kenara bırakın PKK ile iş tutan siyasal iktidar, muhalefeti bölücülerle işbirliği yapmakla suçladı.

Satın alıp birer propaganda aygıtına dönüştürdüğü medya kanallarıyla halkı buna inandırdı.

Anlayacağınız iktidar muhalefetin dezavantajlı olduğu sahada top koşturdu.

Başarılı da oldu.

****

Yine de elde edilen Pirus zaferidir.

1,5 milyondan fazla Suriyelinin, Afganlının oy kullandığı düşünülürse (Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri’nde kaç oy kullanıldığını bilmiyoruz), aradaki 2 milyon 250 oy farkının ne kadar düşük olduğu ortaya çıkar.

Ayrıca devlet bütün haşmetiyle sahadaydı.

17 bakan, bakanlıklarının bütün olanaklarını kullanarak, devleti partileştirerek, vatandaştan oy devşirdi.

Liyakatle, yetenekle makamlara gelemeyecek zevat, Tayyip Erdoğan’ı iktidarda tutarak, kendi ikballerini garanti altına aldılar.

****

Yine de millet direndi, 25 milyon insan Tayyip Erdoğan’a oy vermedi.

Demokrasi için direndi, kadın hakları için direndi, dağıtılan nimetlere karşı direndi.

Ayrıca, Tayyip Erdoğan’a oy verenlerin tamamı, Erdoğan’ın politikalarını benimsediği için değil, ülkesinin bekası için oy kullandı.

****

Seçim sonuçları sonrasında medyadan çıktım, eve doğru gelirken zafer kutlaması yapan konvoya rast geldim.

Araçlarda bulunan gençler bozkurt işareti yapıyordu.

Başı ve göbeği açık genç kızlar da kutlamaya katıldı. Elbette haklarıdır ama unutmamak lazım ki, AKP iktidarının desteklediği tarikatların, cemaatlerin, kadına sokakta bile tahammül edemediklerini biliyorlar mı acaba?

HÜDAPAR’ın ‘Kadının sahiplendirilmesi’ konusundaki düşüncelerinden yanalar mı?

****

Çevremdeki bazı insanlara bakıyorum da morallerini bozuk olduğunu görüyorum.

Batı toplumlarında demokrasi mücadelesi yüzyıllar boyu sürdü. Türk demokrasisi henüz çocukluktan çıkmış gençlik evresinde…

Unutmayalım ki, mücadele edenler her zaman kazanamayabilir ama kazananlar ancak mücadeleyi bırakmayanlardır.

*****

Sonuç olarak, Kemal Kılıçdaroğlu ile popülizm yarışına girerek, har vurup harman savuran Tayyip Erdoğan bakalım bu dağınık ekonomiyi nasıl toplayacak? Etnik kimlik üzerine siyaset yapan HDP, Yeşil Sol Parti’nin TBMM’de kilit parti olmamasına sevinmiştim.

Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığında, MHP’nin desteğiyle terörle mücadelenin sekteye uğratılmamasına da mutlu olacağımı ilan ediyorum.

Üzüldüğüm şu ki, AHİM kararıyla suçsuz olduğu kanıtlanan Osman Kavala, Selahattin Demirtaş ile Gezi direnişi tutukluları, 28 Şubat mağduru generaller kin ve düşmanlığın hedefi olmaya devam edecekler.

****

Bu yazının dipnotu: Bütün adaletsizliklerine karşın göğüs geren Türk seçmeni demokrasi sınavından geçti.

PİRUS ZAFERİ NEDİR?

Vikipedia’da şöyle anlatıyor Pirus zaferi:

Pirus zaferi, yıkıcı büyüklükte kayıplar pahasına kazanılan bir zafer. Kazanılan zaferin verilen kayıplardan sonra anlamsız hale gelmesini ifade eder. MÖ 280 ve MÖ 279 yıllarında Grek kolonisi Tarentum Kralı Pirus Roma’ya saldırır ve ne pahasına olursa olsun savaşı kazanmak için her şeyini feda eder. Sonunda Pirus, savaşı kazanır; ancak 50 filin desteklediği ordusunun tamamını kaybeder. Savaşı kazanmıştır, ama yanında koskoca ordudan artakalan üç beş sefilden fazlası kalmamıştır. Pirus’un bu zaferin ardından “Tanrım, bir daha böyle bir zafer verme” dediği söylenir. Pirus Zaferi aslında yenilmeye mahkûm galibiyetleri anlatmak için kullanılır.”

ŞEYH EDEBALİ’NİN OSMAN GAZİ’YE ÖĞÜTLERİ

Şeyh Edebali’nin Osmanlı devletinin kurucusu Osman Gazi’ye öğütleri sadece devlet adamları için değil, makam sahibi herkes için geçerlidir:

“Ey Oğul,

Sabretmesini bil. Vaktinden önce çiçek açmaz. Şunu da unutma; insanı yaşat ki devlet yaşasın.

Çok konuşma, boş konuşma, kem konuşma.

Sevgi davanın esası olmalıdır. Sevmek ise sessizliktedir. Bağırarak sevilmez. Görünerek de sevilmez.

Gördün söyleme, bildin bilme.

Haklı olduğun mücadeleden korkma! Bilesin ki atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler.

Cahil ile dost olma: ilim bilmez, irfan bilmez, söz bilmez; üzülürsün.

Milletin, kendi irfanın içinde yaşasın. Ona sırt çevirme. Her zaman duy varlığını. Toplumu yöneten de diri tutan da bu irfandır.

Unutma ki, yüksekte yer tutanlar, aşağıdakiler kadar emniyette değildir.

Geçmişini bilmeyen, geleceğini de bilemez. Geçmişini iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın. Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini unutmayasın…

Geçimsizlikler, çatışmalar, uyumsuzluklar, anlaşmazlıklar bize; adalet sana.

En büyük zafer nefsini tanımaktır. Düşman, insanın kendisidir. Dost ise, nefsi tanıyanın kendisidir.

Bu dünyada inancını kaybedersen, yeşilken çorak olur, çöllere dönersin.

Öfken ve nefsin bir olup aklını mağlup eder. Bunun için daima sabırlı, sebatkâr ve iradene sahip olasın! Sabır çok önemlidir. Bir bey sabretmesini bilmelidir. Vaktinden önce çiçek açmaz.

Sevildiğin yere sık gidip gelme; muhabbet ve itibarın zedelenir…

Kişinin gücü günün birinde tükenir ama bilgi yaşar. Bilginin ışığı kapalı gözlerden bile içeri sızar aydınlığa kavuşturur.

Açık sözlü ol! Her sözü üstüne alma! Gördün, söyleme; bildin deme!

Faydalı ile faydasızı ayırt edebilenler, bilgi sahibi olanlardır.

Ham armut yenmez; yense bile bağrında kalır. Bilgisiz kılıç da tıpkı ham armut gibidir.

Güceniklik bize; gönül almak sana.

Açgözlü ile dost olma: ikram bilmez, kural bilmez, doymak bilmez; üzülürsün.

Suçlamak bize; katlanmak sana.

Durmaya, dinlenmeye hakkımız yok. Çünkü zaman yok, süre az!

Sabır kara bir dikeni yutmak, diken içini parçalayıp geçerken de hiç ses çıkarmamaktadır.

Üşengeçlik bize; uyarmak, gayretlendirmek, şekillendirmek sana.

Savaşı sevmem. Kan akıtmaktan hoşlanmam. Yine de, bilirim ki, kılıç kalkıp inmelidir. Fakat bu kalkıp-iniş yaşatmak için olmalıdır. Hele kişinin kişiye kılıç indirmesi bir cinayettir. Bey memleketten öte değildir. Bir savaş, yalnızca bey için yapılmaz.

Kimsenin umudunu kırma.”

Önceki ve Sonraki Yazılar