CHP Beykoz İlçe Başkanı Mahir Taştan Özgün Haber'e konuştu. Röportajı tamamını aşağıda sunuyoruz.

Özgün Haber: Mahir Bey, öncelikle röportaj teklifimizi kabul ettiğiniz için Özgün Haber Gazetesi olarak teşekkür ediyoruz. Size ilk sorumuz şu şekilde; önceki dönem ilçe başkanlığı yapmış bir isim olarak neden tekrar adaysınız, bunu okuyucularımızlar kısaca paylaşabilir misiniz?

Mahir Taştan: Öncelikle mahalle ve delegelerin isteği ile tekrar adayım. Bunun temel noktası, mahallelerdeki siyasi önderlerle, eski ilçe başkanlarıyla, partimizde son dönemde belediye başkan adaylığı yapmış yapmış arkadaşlarımız ve mahallemizdeki siyasi büyüklerimizle yaptığımız görüşmeler neticesinde aday olmam önerildi. Ben de örgütün verdiği bu görevi üstlenmek istedim. Bunun için adaylığım söz konusu oldu. Herhangi bir yarış ya da herhangi bir neden için değil, Cumhuriyet Halk Partisini birleştirmek, bütünleştirmek, sevgi ve saygıyı ön planda tutmak üzere yola çıktık.

Ö.H: Şu anda sizin yapmış olduğunuz çalışmaya göre, tabii herkes kendini över neticede. “Ben öndeyim, tahminime göre şu olacak-bu olacak” der. Tabii daha önce bir İlçe Başkanlığı deneyimi yaşamış bir insan olarak daha böyle ayakları yere basan, daha iyi işler yapacaksınız. Sizin bu anlamda öngörünüz nedir?

M.T: Matematik konuşmak istemem, çünkü matematik her zaman her yerde doğruyu gösterir değil. Biz sevgi dili ile geliyoruz. Bizim örgütümüz bu sevgi dilini, saygı dilini, hoşgörülü dilini, seven-özleyen bir örgüttür. Ve bizim örgütümüzün bunu sahipleneceğine inancım tamdır ve sahiplenmiştir. Sadece burada bir isim etrafında birleşilmiş oysa örgütün dinamikleri, örgütün her kesimi ve sokaktaki vatandaştan dahi aldığımız birçok olumlu etki, olumlu yanıt vardır. Bizim seçimle ilgili bir kaygımız yok, bunu da net olarak söyleyebiliriz.

Ö.H: 2015-2017 yılları arasında ilçe başkanlığı yaptınız. Bir ilçe başkanının başarısı o ilçedeki belediye seçimleri ile daha doğrusu yerel seçimlerle daha çok ön plandadır.  Sizin döneminizde sadece bir seçim yani referandum seçimi olmuştu. Şimdi Aydın Düzgün döneminde bir de yerel seçim geçirdik. Ayrıca milletvekilliği ve Cumhurbaşkanlığı seçimi olmuştu. Bizim gazetemiz olarak kişisel görüşümüz, hangi parti olursa olsun, kim olursa olsun. Başaramamış bir insanın görevi etik olarak bırakması gerektiğini düşünmekteyiz. Kişisel kanaatim Aydın Bey’in, seçim kaybetmiş bir CHP ilçe başkanının bir daha aday olmaması gerekir. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

M.T: Ben yerel seçim ve diğer hususların basın önünde değil, basına kapalı bir yerde parti içerisinde tartışılması gerektiğinin daha uygun olduğunu düşünmekteyim. Kongrede Bununla ilgili düşüncelerimizi de zaten kongrede, gerek delegelerimiz, gerek üyelerimiz dile getireceklerdir. Ben her zaman şunu söylüyorum, bizim dilimiz sevgi dilidir, eleştiri dili değil. Biz bu dönemde hiç kimseyi eleştirerek yol yürümeyeceğiz, örgütümüzle kucaklaşarak bir bütün olarak yol yürüyeceğiz. Örgütümüzü 2024 seçimlerine ve olası erken seçime hazırlamak için yola çıktık. O yüzden geçmiş dönemde yapılanlar için ancak ben kendimi eleştirebilirim. Eksiklerimi, hatalarımı, yanlışlarımı… Ben bunları gördüm, bunları değerlendirdim. Biz sokağa yöneldik,  sokakta çalışmalar yürüttük, sokakta var olmayı tercih ettik ama bir eksiğimiz vardı, örgütü kucaklamayı unuttuk. Örgütü birleştiremedik. Siyasette de bu çok çok önemli bir olgudur. Eğer biz örgütü tek yürek, tek vücut haline getirebilirsek, hiçbir gücün bu örgütün önünde duramayacağını ve bu örgütün iktidar yürüyüşünün önüne geçebileceğine İnanmıyorum. Bu örgüt istediği zaman ki bunu geçmişte de başarmıştır Cumhuriyet Halk Partililer bunu istedikleri her anda bunu gerçekleştirmişlerdir. Bizim amacımız birleştirmek, bütünleştirmek ve birleştikçe kuvvetlenmek, birleştikçe halka daha kuvvetli şekilde inmektir.

Ö.H: Her adayın İlçe başkanı olduğunda “şunu yapacağım, bunu yapacağım” şeklinde mutlaka bir projesi vardır. İlçe başkanı olduğunuz taktirde, sizin somut anlamda söyleyebileceğiniz birkaç başlık var mıdır?

M.T: Bir değil birçok başlık var. Bunu zaten kongre gününde örgütümüzle de paylaşacağız. Öncelikle hedeflerimizden bir tanesi Büyükşehirle, çünkü Sayın İmamoğlu’nun Beykoz’u pilot bölge ilan edeceğini söylemişti seçim çalışmalarında. Ve İmamoğlu’nun verdiği sözleri bizler gerçekleştireceğiz. İmamoğlu ile eşgüdümlü şekilde buradaki üretilen ve üretilecek projelere katkı sunacağız. Bizimde önerecek olacağımız projelerimizi, Büyükşehirde, gerek meclis grubumuzda, gerek Büyükşehir meclis grubuyla da önerilerimizi sunacağız be hayata geçmesini sağlayacağız. Pilot çalışmalarımız hizmet anlamında diyoruz. Biz de bu hizmet anlamında nerelerde ne eksikler varsa, çalışma grupları oluşturarak bu eksikleri gidermek bu eksiklikleri takip etmek görevimiz olacak. Sonuçta siyasi partinin görevleridir bunlar. Bizler de bu eksiklikleri ve projeleri Büyükşehir Belediyesi’ne sunarak hayata geçmesine katkı sunup takipçisi olacağız. Gerçekleştireceğimiz projeler örneğin kreş projesi vardı. Beykoz’un sorunlarından bir tanesi hastanelerle ilgili sağlıkla ilgili projelerimiz var. Ayrıca engelliler ile ilgili projelerimiz olacak. Beykoz’da engelliler için neden bir rehabilitasyon merkezi olmasın. Beykoz da işsizlik sorunu ciddi bir şekilde had safhada. Beykoz neden bir turizm bölgesine dönüştürülmesin.  Yıllardır AKP’nin söz verip de yapamadığı metro projesi uygulanabilir mi-uygulanamaz mı? Bunu Büyükşehir Belediyesi ile koordineli bir şekilde çalışıp aksaklıkların neden kaynaklandığını bulup, aksaklıkların neler olduğunu araştıracağız. Beykoz’un halkı yıllardır bu proje anlamında kandırılıyor bunu sorgulayarak ciddi bir şekilde ekipler oluşturarak bu konunun takipçisi olacağız. Her Seçim döneminde insanlar birkaç projeyi öne atarak bazı şeyleri yapmak isteyebilir, onun için biz de bunların takipçisi olacağız.

Ö.H: 2015 Yılında da ilçe başkanlığı seçimi için delegelerle buluşmuştunuz. Kongreye az bir zaman kaldı. Toplamda kaç delege var?  Şimdi 2. Kez delegelerle bir araya geliyorsunuz. O zaman ki delege ile bu zamanda ki delegenin yapısı nasıl?..  “Seçime giren her ilçe başkanı şanslıdır. Çünkü delegasyon seçimleri çok önemlidir. Her ilçe başkanı kendi delegasyonunu oluşturur” denir.  Bu konu hakkında ne söylemek istersiniz?

M.T: Kongre 12 Ocak tarihinde gerçekleşecek. Toplamda  417 delege bulunmakta. Cumhuriyet Halk Partisi’nde kimse kendi delegesini oluşturmaz. Delegelerin kendi özgür iradesi vardır, kararı vardır, uygulayacağı yol vardır. Cumhuriyet Halk Partisi diğer siyasi partiler gibi masa başında yapılan delege seçimleri yaparak gitmez. CHP demokrasinin tam işlediği bir partidir, herkes aday olma özgürlüğüne haizdir ve şu anki delege yapısı da kendi kararını kendi verecek delege yapısına sahiptir. Geçmişte de bu böyledir, kimsenin söylemiyle inanmadığı bir şeyi yapacak bir delege yapımız yoktur bizim.

Ö.H: “CHP delegesi 2017’de kaybetmiş bir adaya bir daha neden oy versin?

M.T: Yine tekrar etmek istiyorum. Bizim dilimiz hoşgörü, bizim dilimiz kucaklaşma, bizim dilimiz sevgi. Biz “geçmişte hatalarımız ve ne eksikliklerimiz ne oldu?” diye kendimize sorduk.  “Bize bu görevi neden tekrar vermediler?” bunu da sorduk. Biz bu eksikliklerimizi gördük ve giderdik. Geçmişten aldığımız tecrübeyle, geçmişteki eksiklerimizi ve hatalarımızı yapmamak üzere tekrar yola çıktık. Bizim eksiğimiz, örgütü barıştırıp,  örgütle birlikte beraber yol alamadığımız ve bir bütünleşmeyi gerçekleştirememiş olmamız oldu. En büyük eksiğimiz buydu, bu eksiğimizi gidermiş olsaydık şimdi belki de Beykoz’da daha farklı bir tablo ile karşılaşmış olurduk. O yüzden kişi önce kendine eleştirmeli daha sonra başkasını eleştirmeli. Benim düşünce yapım budur. Kişi kendisinde gördüğü bir eksiği bir başkasında da varmış gibi  yansıtmamalı. Geleceğe daha parlak bakıyoruz.  Gelecekte Cumhuriyet Halk Partisi’ni Beykoz’da iktidar yapacak kadroları örgütümüzle beraber yetiştireceğiz. Benim bir tek hayalim vardı, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Beykoz’da iktidar yapan ilçe başkanı olmak  istiyorum. Benim belediye başkanı olmak gibi bir çabam yok.

Ö.H: “Sayın Taştan, Özgün Haber aracılığıyla Beykozlulara nasıl seslenmek istersiniz?”

M.T: Sevginin saygının hoşgörünün hakim olduğu bir yıl diliyorum, yeni yıllarını kutluyorum. Cumhuriyet Halk Partisi Büyük bir ailedir. Bu aile içerisinde güç birliği ile biz iktidara yürümeyi ve yaşanabilir erken seçim olması halinde, Cumhuriyet Halk Partisi kitlelerin umudu haline dönüşmüşken, biz bu umudu kucaklamaya ve biz bu umudu daha da yüceltmek için yola çıktık diyoruz.