MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin kalp rahatsızlığı nedeniyle cılızlaşan kongre kulisleri bu hafta itibariyle yeniden canlanıyor.
Bahçeli operasyon sonrası nekahet dönemini evinde geçirirken tarihinde ilk kez Meclis Grup toplantısının açılışını Grup Başkanvekili Oktay Vural gerçekleştirdi.
MHP liderinin grubu iptal yoluna gitmemesi de dikkat çekiciydi…
Vural’ın bu kararı kendi başına veremeyeceği, Bahçeli’nin talimatı ile kürsüye çıktığı açık.
Hemen ardından MHP Genel Merkezi, Bahçeli’nin sağlığının hızla düzeldiğini, yakında işinin başına döneceğini fısıldamaya başladı…
Kulislerde ise Bahçeli’nin geçirdiği operasyonun ciddiyetine dikkat çekilerek, eski performansını sergilemesinin zaman alabileceğinden söz ediliyor.
Gerçek nedir? Bahçeli ne zaman tam anlamı ile genel başkanlık görevine dönecek?
Yakında göreceğiz ancak,  son operasyon Bahçeli sonrasının daha yoğun tartışılmasına yol açtı.
 Seçim yenilgisinin ardından sahneye çıkan muhaliflerin yanı sıra bu kez Bahçeli’nin yakınında duran isimler de gelecek endişesine kapıldılar.
O kesimdeki kaygı Bahçeli’nin sağlığını tehlikeye atarak görevini sürdürmesi halinde daha ağır sonuçlarla karşılaşmasından kaynaklanıyor…
Ankara’da milliyetçi camianın kafasındaki soru şu:
Bahçeli sağlık sorunlarını dikkate alarak bir veliaht arayışına girişir mi?
Girişirse o isim kim olur?
***
Bahçeli’nin liderliğine ve politikalarına karşı seçim yenilgisini gerekçe göstererek ortaya çıkan Meral Akşener, Koray Aydın, Sinan Oğan’ın başını çektiği muhalif hareket olağanüstü kongre için 543 imzayı 15 Ocak’ta genel merkeze teslim etmişlerdi.
Başvurunun bir ay içinde sonuçlandırma zorunluluğu var. Genel merkez ise imzalara dönük kuşkular taşıyor.
Daha ilk elden yapılan elemede rakam 420 imzaya düştü.  Bunun için birden çok neden sıralanıyor.
Delege olmayan, üyeliği düşen, partiden istifa eden, eski delegelerin imza vermesi benzeri  gerekçelerle imzacı sayısı hızla eriyor.
Bir de imzasını çekenler var. Genel Merkezin bazı delegelerle bire bir görüşerek bunu sağladığı ileri sürülüyor.
Muhalifler bunu “zamana yayma” taktiği olarak görüyor.
MHP tüzüğüne göre olağanüstü kongre toplamak için 1220 delegenin beşte birinin imzası zorunlu.
Bu da 244 imzaya karşılık geliyor.  Genel Merkez muhaliflerin ulaştığı 543 imzayı bu rakamın altına indirebilir mi?
Mümkün olabileceğini iddia edenler var.  Pek çok delegenin özelikle de Bahçeli’nin rahatsızlığının ardından imzalarını çektiği bilgileri sızdırılıyor…
Muhalifler ise tehlikeyi görerek 30 günlük süreyi beklemeden önümüzdeki hafta başında mahkemeye gitmeyi hedefliyor.
Talepleri, Genel Merkezin biran önce olağanüstü kurultay çağrısı yapması.
Aksi halde sulh hukuk mahkemesine giderek kayyum atanmasını isteyecekler.
Diyelim yaşama geçti ve kongre toplandı. O koşuda ne olacak?
Tüzük olağanüstü kurultayda genel başkan seçimine imkân tanımıyor.
Muhalefetin 611 imzayı bularak tüzüğün ilgili maddesini değiştirmesi ve ardından seçime gidilmesi gerekiyor…
Muhalefeti hayli zorlu bir süreç bekliyor.
***
Bahçeli’den girişimleri boşa çıkartacak bir hamle gelir mi?
Sağlık sorununu öne sürüp, kendi rızası ile çekilerek bir veliaht gösterir mi?
Gösterirse o isim kim olur?
Bir süredir kapalı kapılar ardında bu tartışma da yürüyor ancak şimdilik bu teze güçlü destek yok.
Bahçeli’nin sağlığına kavuştuktan sonra 2018’e kadar devam edip, 2019 seçimi öncesinde bir ismi işaret ederek çekilme ihtimali daha güçlü bir seçenek olarak öne çıkıyor.
O koşulda koltuğunu kime emanet edebilir?
Öne çıkan birkaç isim var.
Bahçeli koltuğa Alparslan Türkeş’in ölümünün ardından oturmuştu.
Türkeş’in Genel Sekreterliğini yapmış,  ülkücü ideanın ideologlarından biriydi.
Bahçeli sonrası için daha önce Türkeş’in oğlu Tuğrul Türkeş’in adı veliaht olarak geçiriliyordu.
Ancak oğul Türkeş AKP’ye geçerek o şansını tümden yitirdi.
Peki, Bahçeli kime el verir?  Üç önemli aktör öne çıkıyor.
Oktay Vural, Şefkat Çetin ve Ümit Özdağ.
Vural’ın grupta Bahçeli’nin yerine kürsüye çıkarmasını mesaj olarak görenler oldu.
Bir diğer beklenti Ümit Özdağ’ın bir adım öne çıkabileceği yolunda.
Ancak derin MHP’nin gönlünde yatan isim başka.
Sivrilen o isim Şefkat Çetin.
Çetin Ülkü Ocakları Başkanlığı’ndan geliyor.
Türkeş’in de çekirdek ekibinde yer alan Çetin, aynı görevleri Bahçeli ile de sürdürdü.
Türkeş’in de Bahçeli’nin de sağ kolu, sırdaşı, olarak görev yaptı.
İki lider de teşkilatlarını ona emanet ettiler.
Otoriter yönetimi ve tabandaki etkisi biliniyor.
Bahçeli’nin sonrası için tercihleri arasında muhalefetten öne çıkan isimler Meral Akşener, Sinan Oğan, Süleyman Sazak’ın adı bile geçmiyor.
Peki, Koray Aydın’a omuz vermesi mümkün mü?

Bahçeli’nin ancak zorda kalırsa teşkilatı Şefkat Çetin’e genel başkanlığı Koray Aydın’a bırakabileceği öngörüsünde bulunanlar da yok değil.