Dikkat kar yağacak...

Emir yüksek yerden; Diyadin İlçe Jandarma Bölük Komutanı.           
Tekmili alan çevredeki 67 köyün seçilmiş muhtarı. Belki içlerinde, Saray'a davet edilip, “Milli İrade” konusunda söylev dinlemiş olanlar da var.

Komutan bu muhtarları toplayıp “1 Kasım'da kar yağacak” diyor.
Meteorloji Müdürlüğü ancak otuz günlük tahmin yaparken komutan emin.
Kar yağacaksa muhtarlar neden köylerinde değil, karda kışta yirmi otuz kilometre mesafedeki ilçe merkezinde oy kullanmayı arzuluyorlar?
Nedeni komutan düşünmüş; köylüler havalar soğuduğunda Diyadin merkezdeki “ikinci” evlerini tercih ediyorlar. Dolayısıyla köyde sandık kurmaya gerek yok.

Komutan bu arzuya göre bir örnek dilekçeleri hazırlıyor.
Muhtarlara düşen parmak basarak ya da imzalayarak İlçe Seçim Kurulu'na teslim etmek...

Maksat “taşımalı seçim”.
Tayyip Erdoğan'ın uçakta icad edip, AKP “kurmaylarının” Yüksek Seçim Kurulu'na taşıdığı, ancak AKP dışında bütün partilerin reddettiği bu sistem şimdi seçim hükümetinin “Bağımsız İçişleri Bakanına” bağlı Jandarma üzerinden sahneye konuyor.
Sandıklar değil, “seçmen” taşınıyor...
Muhtarlar “biz imzalamadık böyle bir şey” deseler de Yüksek Seçim Kurulu'na üç köy muhtarının dilekçesi ulaşmış. Köylüler “Kasımı bırakın, Aralık sonuna kadar buraya kar yağmaz” diyor ama nafile!
Seçim kurulları da en az İçişleri Bakanı kadar bağımsız, durumdan vazife çıkarmaya hazır.

Bir hafta boyunca sokağa çıkma yasağı uygulanan “Cizre”nin İlçe Seçim Kurulu ilçe merkezindeki üç mahalle ile 23 köy ve mezra için de “taşıma” kararı aldı. Bitlis Valiliği'nin başvurusu da yürürlükte. Görünen o ki, Bitlis Valiliği'ni Güney Doğu'daki bütün “bağımsız valililer” izleyecek.
Ve böylece demokrasi baş döndürücü bir viraj daha alacak.

Yetmiş yıl önce Burhan Apaydın, Ali Fuat Başgil, Osman Okyar, Ömer Lütfü Barkan, Nihat Erim ve Şemsettin Günaltay gibi aydın ve politikacıların girişimiyle yasalaşan “yargı denetiminde bağımsız seçim” tarihe karışıyor.
Sadece anayasa değil, uzlaşmaya dayanan bir siyasi gelenek çiğneniyor.
“Yargı denetiminde bağımsız seçim” trafolara giren kediler, içi boşaltılan sandıklar, sahte seçmen listeleri ve manipüle edilen elektronik sistemlerle adım adım yok edildi.

Fakat durum bu kadar basit değil.
Argümanlarını, dolayısıyla varlık sebebini kağıt üzerinde bile olsa “demokrasi” üzerine kuran AKP, ayağının altındaki halıyı tekmeliyor, kendi meşruiyetinin geriye kalan kırıntılarını dinamitliyor...
Valilikler istedi, sandıklar birleşecek.
Komutan emretti, Diyadin'e kar yağacak...
Ama o kar sadece Diyadin'e değil, bütün demokrasiye yağacak...

Önceki ve Sonraki Yazılar